Gezmenin en keyifli yanlarından biri yeni tatlar denemek olsa gerek. Merak edenler için hangi ülkede ne içilmeli veya içilmemeli işte cevapları!
Tüm dünyada popüler olan bir içkiyle başlıyoruz. Bira! Biranın babasını Almanya olarak gösterebiliriz, yüzlerce çeşit enfes biraya sahip olan Almanlar bu işin nasıl yapılacağını gerçekten biliyorlar. Eğer Almanya’ya gittiyseniz bir puba oturup güzel Alman biralarının aromasını denemeden dönmeyin, bizden söylemesi.
Sırada Japonya var. Bizim için rakı neyse Japonlar içinde ‘sake’ odur dersek yanlış olmaz. Pirinç ve tahıl tozundan yapılan sake ağızlarda güzel bir aroma bırakan içkilerden fakat bunu yanlış yorumlamamakta fayda var zira içinde % 18 – 20 oranında alkol bulunuyor.
Limon ve tuzun buluşmasıyla harikalara dönüşen, çılgın anların, unutulmaz fotoğrafların ve kopuk anıların ustası tequila ve Meksika. Ülkemizde pekte ucuz olmayan fiyatlara satılan tequila Meksika’nın olmazsa olmazlarından eğer bu ülkenin sınırları içindeyseniz şatlarınızın masaya çarpma seslerini duymaya başlamalısınız.
Fransa; bir nevi sanatın ve aşkın ülkesi. Burada içeceğiniz şey tabii ki şarap. Hiç boşuna başka bir şey aramayın! Ev şarapları, yıllanmış şaraplar, özel koleksiyonlar, şarap mahsenleri ve yüzlerce yıllık fıçılar. Rakı ne kadar adamsa, şarapta burada o kadar kadındır!
Belçika ve yine bir bira gurmesi ülke. Belçika’da da mutlaka biraların tadına bakmalısınız özellikle başkent Brüksel’de ‘Beer Planet’ adlı bir kaç yer bulabilirsiniz. Raflar dolusu çeşit çeşit aromaya sahip ucuz güzel biralar buraların olmazsa olmazlarından.
Sırada Çek Cumhuriyeti ve bir kaç çeşit içki var. Bunlardan ilki tarçınlı ve karanfilli bir aromaya sahip olan shot halinde, günde 2 – 3 kez içilen becherovka. Becherovka tatlı aroması ve kolay içimiyle sizi kandırabilir ve biraz ipin ucunuz kaçırdığınızda sizi masanıza mıhlayabilir çünkü bu güzel aromalı içiki yaklaşık olarak %38 oranında alkole sahip, aman diyoruz.
İkinci bir Çek Cumhuriyeti içkisi ise pek çok yerde satışı yasak olan alkol oranı % 70’leri bulan ‘’absinthe’’ nam-ı diğer yeşil peri. Absinthe alkolün varlığını beyin hüclerinizde hissettirebilecek, mideniz ve ağznızın arasindeki yolu ortaya çıkaracak ve size halüsinasyonlar dahi gösterebilecek kuvvette bir içki. Bu yüzden bunun daha düşük oranlı alkol içeren çeşitlerini bulup şekerli, ateşli kombinelerle zevkli hale getirmeniz toplum düzeni açısından tarafımızdan önerilir.
Sırada Küba ve ünlü Mojito’su var. Şeker, nane, misket limon, kırık buz ve karbonatlı suyun birleşimi sonucu ortaya çıkan daha çok yaz günlerinde masaları süsleyen yeşil rengiyle gözü, rom tadıyla ağızları doyuma ulaştıran güzel içki. Fiyatları göz önüne alındığında içmeden dönmeyin diyoruz. Ve Küba’da oldukça ucuz olduğunu belirtmekte fayda var.
Guinnees biralarını ve whiskiyi sevenler için İrlanda tek adres. Dublin’de bulunan Guinness bira fabrikası hala aktif ve günde 2,5 milyon fıçı kara, köpüklü enfes bira üretiyor.
Bundan daha önemlisi İrlandalıların yaşam suyu diye tabir ettiği whiski. İrlanda whiskilerinin pahalı ve enfes tatları olduğu düşünülürse kaçırmak olmaz.
Yakından tanıdığımız Rusya ise tabii ki votkasıyla ünlü.
Biraz daha yumuşak bir içki yani sangria, eğlenceli bir millet olma özelliğine sahip olan İspanyolların gözde içeçeklerinden biri. Şarap, bal, şeker ve meyve parçacıklarından oluşan genelde her deneyenin beğendiği sangriayı sizlerde mutlaka denemelisiniz.
Macaristan yerel içkisi ise palinka. Genelde yemeklerden önce shot halinde içilen palinka meyve likörümsü tadına rağmen oldukça sert ve yakıcı. Masaya mıhlanmak istiyorsanız bir kaç shot yeterli olacaktır.
Son olarak Türkiye ve rakısına değinmeden olmaz. Ağır, anasonlu ‘aslan sütü’ diye tabir edilen, yıllardır masalarımızdan eksilmeyen, mezeleriyle, muhabbetleriyle samimiyet ölçüsü kabul edilen rakı. Afiyet olsun!
