Büyük Kırmızı Ada:Madagaskar

Milyonlarca yıl önce Afrika anakarasından ayrıldığı söylenen Madagaskar, dünyanın dördüncü büyük adası. Başkenti Antavarino. “Büyük kırmızı ada” anlamına geliyor.

Burada yaşayan insanlara Malgaş deniyor. Bu nedenle adanın bilinen diğer adı ise Malgaş Cumhuriyeti.Konuştukları dile de Malgaş deniliyor. Malgaş dili, Endonezya dillerini andırıyor.

Buraya ilk olarak yerleşenlerin Endonezyalı ve Malezyalılar olduğu düşünülüyor. Haliyle Endonezya Malezya karışımı bir ırk. Bu ırka verilen isim ise “Marina”. Marina yüksek bir ırk. Madagaskar’da da kast sistemi mevcut. Ama son yıllarda biraz yumuşamış.

Diğer ırk ise, “Bestineo”. Arica, Endonezya, Malezya ve Arap karışımına Betsineo ırkı deniliyor. Burada yüksek ırk, alçak ırkla evlenebiliyor.

Ortalama yaşam süreleri 55 yıl.

Günlük yaşamı belirleyen inanç şekline “fady” deniliyor. “Tabu” anlamına geliyor ve farklı gruplara ayrılıyor. Evdeki iki kapıdan sadece birinin kullanılması, diğerini sadece ölen kişiyi evden dışarı çıkartmak için kullanılması, aile büyüklerinin dediği herşeyin koşulsuz kabul edilip uygulanması bunlardan sadece bazıları. Bu fady’lere kesinlikle ters düşmüyorlar ve hayatlarını bunlara göre şekillendiriyorlar. Ailenin ölmüş büyüklerinin yaşayanlar üzerindeki etkisine “Razana” deniyor. Ülkenin güney kısmı bu fady’lere kuzeyine göre daha bağlı.

Fady’ye uygun olacak şekilde gerçekleştirilen bir Sünnet etme gelenekleri var, buna da “Sambatra” deniliyor. Sünnet ancak Cuma ile başlayan yıllarda yapılıyor. Eğer uzun seneler Cuma ile başlamazsa Çarşamba ile başlayan yıllarda da yapılabiliyor. Ancak sünnet öyle yarım saatte falan bitmiyor, tam tamına 1 hafta süren törenler ile yapılıyor. Daha öncelerde ise 1 ay sürüyormuş. Bir de Ölüleri mezardan çıkartma törenleri var.

Madagaskar uçsuz bucaksız pirinç tarlalarına sahip. Her öğünlerinde mutlaka pirinç yer alıyor. Pirinçsiz yoksa sofrada onu yemekten saymıyorlar. Pilavı da yağsız, tuzsuz lapa gibi pişiriyorlar.

Madagaskar’daki inek ve öküzlere “Zebu” deniyor. Zebu’ların nüfusu insan nüfusundan çok bu adada. Zebu bir zenginlik ölçütü olarak kullanılıyor aynı zamanda.

Fransa, Almanya, Amerika ve Çin, Madagaskar’a siyasi ve ekonomik yaptırım uyguluyor.

Toplam nüfusun %80’i Hristiyan. Burada yaşayan müslümanların siyasi ve ekonomik durumu çok kötü. İslam bu adaya 11.yy’da geliyor. Bu nedenle bazı gelenek ve görenekler benzeşiyor. Takvimleri kameri aylar. Aylar arapça yazılıyor.

Bu adada yaşayan canlıların %95’i endemik, dünyanın başka bir yerinde görmeniz mümkün değil.
35 türü olan Lemurlar da bu adaya özgü olan hayvanlardan. En küçükleri 25cm’den başlıyor. Çok büyüklerine ise “indiri” adı veriliyor. Siyah lemurlar su içerken, beyaz lemurlar içmiyor. Ancak siyahlar içtikten sonra içiyorlar. En çok bambu filizi yiyorlar. Soyları tükenmesin diye ‘Lemur’lar koruma altına alınmış.

“Aye aye” dedikleri kedi büyüklüğünde sincaplar da sadece bu adaya özgü. Bir de ışık saçan kaplumbağalar (Geochelone radiata) çok değişik. Kahverengi kabuklarının üstünde geometrik sarı şekiller var ve çölde yaşayıp, kaktüsle besleniyorlar.

Faunası da çok zengin. Burada yetişen madagaskar menekşesi kan kanseri için çok etkiliymiş.
Ada halkı için Boabab ağaçlarının özel bir anlamı var. “çok tohumlu meyve” anlamına gelen bu ağaçların ömrü 2.000 ila 5.000 sene arasında değişiyor. Bu ağaçlara, şişe ağaçları veya tepetaklak ağaçları da deniyor. En önemli özellikleri ile ateşe karşı dayanıklı olmaları. Bu nedenle pirinç ekimi için arazi açmak istendiğinde ormanlar yakıldığı zaman sadece bu ağaçlar ayakta kalıyormuş.

MADAGASKAR’IN UNUTULMAYACAKLARI:Fakirlik ve sefalet, kadın ve çocukların elleri ile taş kırması. Yılang yılang ağaçları, ince derme çatma kanolar, sazlardan yapılmış çok bakımsız evler. Kızların yüzündeki motifli boyalar, çeşit çeşit masa örtüleri. Lemur, indiri, bulunduğu zeminin rengini alan iguanalar, aye aye, kırmızı kola ağacı, vanilya ağacı, kırmızı kurbağa, devasa ölçülerdeki banyan ağacı, Zebu, Fady

HÜSEYİN YILMAZ

Yazar Hakkında

HÜSEYİN YILMAZ

 1942 Sinop Ayancık doğumluyum. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezunuyum. Mecburi hizmet nedeni ile Hakkari, Yüksekova, Siirt’te görev yaptım.