İsfahan'da Bir Gezi

Güzel ve rahat bir yolculuk sonrası öğlen 13.00 gibi İsfahan'a vardım. İsfahan otogarında ilk defa burada karşılaştığım bir sistem ile karşılaştım. Taksilerin olduğu alana gidiyorsunuz, bu taksilerin hepsi resmi ve otogarın taksisi, bir kulübe var, orada bulunan görevliye gideceğiniz adresi veriyorsunuz, görevli o adrese göre parayı alıp fiş kesiyor ve bu fişi çağırdığı taksiciye veriyor. Taksici sizi adresinizin kapısına kadar bırakıyor. İsfahan turizm merkezli bir şehir olduğu için ingilizceyi çat pat konuşuyorlar. Ben de iran'da ünü çoktan tüm dünyaya yayılmış, sırt çantalıların gittiği tek adres olan Emir Kebir Hostel'in adresini verdim. Yaklaşık 15 dk'lık bir yolculuktan sonra hostele vardım. 

 

Hostele Yerleşme ve Şehri Keşif

Emir Kebir Hostel, İsfahan'a gelen tüm sırt çantalı gezginlerin tek konakladığı hostel. Fiyatı, ve gerçekten temizlik ve verdiği hizmet ile nefis bir hostel. İçeride dünyanın her tarafından gelmiş sırtçantalı gezginler ile buluşup sohbet edebilirsiniz. Fiyata kahvaltı dahil ve kahvaltısı gerçekten muhteşem. Sanki iran'da değilmiş gibi kadın gezginler şort, tişört ile dolaşabilir bahçesinde, içerisi başka bir cumhuriyet gibidir. Wc ve banyo ortak kullanımlı ama temiz. İsfehan merkezde bulunduğu için gezilecek her tarafa yürüme mesafesinde. Ayrıca bu hostelin özelliği kapısından çıkıp önündeki ana cadde olan Char Bagh Caddesi'nden adımlamaya başladığınızda şehri gezmek için tam başlangıç noktasında bulunması. Yani hostelin gerisinde kalan caddenin diğer yanında pek bir şey yok, aşağıya adımlamaya başladığınızda tüm eserler karşınıza çıkmakta.
 

İsfahan İran'ın en önemli turistik şehirlerinden biri. İsfahan'ı başından sonuna kadar ortasından tek bir cadde ikiye bölmekte; Char Bagh Caddesi. Bu cadde o kadar büyük ki şehri bir ucundan bir ucuna kadar bu caddeyi adımlayarak gezebilirsiniz.

Char Bagh Caddesi

Bu cadde gezginlerin ana yürüyüş noktasıdır. Şehri bir ucundan diğer ucuna kadar ikiye böler. Bu caddenin ortasında başlangıcından bitişine kadar yaya yürüyüş yolu vardır ve trafik derdi olmadan bu yaya yürüyüş yolunu kullanarak tüm şehri gezebilirsiniz. İsfahan'ı turlarken göreceksiniz, tüm şehir dut ağaçları, gül bahçeleri ile bezenmiş ve yemyeşildir. Temiz caddeleri ve her dakika burnunuza gelen gül kokuları ile bu caddede yürümek bir keyiftir. Bu caddenin uzunluğu yaklaşık 5 km ve genişliği 51 metre. İsfahan halkı bu caddeyi üç bölüme ayırmış, yol tarifi alırken şaşırmayın, aslında tek bir caddeyi uzunluğundan dolayı üçe ayırmışlar.
 


Char Bagh caddesi

Bu yukarda gördüğünüz bisikletler bedava, turizm polisine pasaportunuzu gösterip, fotokopisini veriyorsunuz ve 6 saat süreyle bedava bisiklet kullanarak şehri turluyorsunuz.

Heşt Beheşt Sarayı

Hostelden çıkıp Char Bagh caddesinde yürümeye başladığınızda yaklaşık 5 dk sonra büyük bir meydan çıkar karşınıza; İmam Hüseyin Meydanı. Bu meydanın hemen karşısında İsfahan'ın belki de en büyük parklarından biri olan şehir parkı bulunur. Bu parkın içinde Şah Süleyman Döneminde yapılan Heşt Beheşt Sarayı bulunur.
 


İmam Hüseyin Meydanı
 


Heşt Beheşt Sarayı

Bu sarayın ahşap oymaları ve süslemeleri zarif ve çok estetiktir. Gerçi saray şimdi harap halde ama sadece o ahşap oyma ve işlemeleri görmek için bile gidilebilir.

Char Bagh Medresesi

Parktan dışarı çıkıp yaklaşık 5 dk yürüdükten sonra masmavi çinilerle bezenmiş kapısı ve güneş ışığında ışıl ışıl işleyen renkleriyle bir medrese göreceksiniz, şu anda bile aktif olan ve İsfahan üniversitesine bağlı bu medrese Char Bagh Medresesidir. Kapısı eşsiz çinilerle işlenmiş ve muhteşem bir mavi renk tonuna sahiptir. İçeriye giriş yasaktır ama kapının o eşsiz çini işlemeleri için kesinlikle görmelisiniz.
 

Char Bagh Medresesi

Si-o Se Pol Köprüsü

Char Bagh caddesinden yine dümdüz devam ettiğinizde şehri ikiye bölen bir nehir ile karşılaşırsınız. Bu nehrin adı Zayende Nehridir. Zayende Nehri İsfahan'ı ortasından ikiye böler ve iki parçaya ayırır. İşte bu nehir üzerine kurulmuş olan tarihi köprü Si-o Se Pol Köprüsü'dür.
 

Si-o Se Pol Köprüsü

1602 yılında Şah Abbas tarafından yapılan bu köprüye Si-o Se Pol denmesindeki amaç köprüde bulunan 33 adet sütundur. Uzunluğu 300 metre ve genişliği 14 metredir. Sadece yaya trafiğine açık olan bu köprü tartışmasız tüm İsfahan halkının gelip çay içtiği, toplandığı, akşamları müzik dinletisinin olduğu bir buluşma noktası.

Khaju Köprüsü

Si-o Se Pol Köprüsünden devam ettiğinizde yaklaşık 2 km sonra karşınıza çıkar.2. Şah Abbas tarafından yaptırılan bu köprü araç trafiğine açık.
 

Artık akşam olmuştu ve ben daha hiçbir şey yemedim. Karnım çok acıkmıştı ve daha önce iran gezisine başlamadan not ettiğim İsfahan'ın meşhur yemeği Büryani Kebabını yemek ve sonrasında hostele gitmek istedim. Tekrar Char Bagh caddesine çıkıp açık lokantalara bakmaya başladım. İsfahan turizm şehri olduğundan geç vakitlere kadar açık lokanta, bakkal, parfüm, fırın gibi esnaf dükkanları bulabilirsiniz. Bende et reyonları olan bir lokantaya girdim ve siparişi verdim.

Büryani Kebabı

Yoğun baharat karışımıyla marine edilmiş koyun ve akciğer karışımı olan, ufak ufak kıyılmış bir et kütlesi bu kebap. Kokusu ve tadıyla benim damak zevkime tam hitap etti ama seven sever, sevmeyen sevmez tabi. Sadece İsfahan'da yiyebilirsiniz bu kebabı.

Akşam yemeğimi de yedikten sonra iyice yorgunluk çöktü. Caddeyi takip ederek 45 dk içinde hostele vardım ve vakit geçirmeden bir duş alıp yatağa attım kendimi.

İsfahan'da İkinci Gün

Sabah erkenden kalkıp güzel bir kahvaltı sonrasında tekrar adımlamaya başladım İsfahan'ı. İsfahan'da her parkta aşağıda gördüğünüz güzellikler var ve prizler bedava. Yani adamlar yapmış arkadaş, bizde 1 TL istiyor adamlar, burada tak takabildiğin kadar.

Yine Char Bagh caddesini takip ediyorum ve hemen yolun sol tarafında gözüken dev tabelanın gösterdiği yöne sapıyorum, esas hedefimiz burası çünkü; İmam meydanı..

İmam Meydanı

1612 yılında Şah Abbas tarafından yaptırılan ve1979 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne alınan, rivayete göre dünyanın en büyük meydanı burası. 163 metre eni ve 512 metre boyu ile gerçekten bu rivayet doğru olabilir dedirtiyor.

İmam Meydanı yapıldığında, Şah Abbas polo oynarmış bu meydanda ve polo oyunlarını izlermiş. Bu polo direkleri halen muhafaza ediliyor meydanda.

İmam Cami

İmam Meydanı'nda en başta bulunan bu cami 1612 yılında yapılmış. Eşsiz çini işlemeleri ve mimarisi ile muhteşem bir eserdir. Caminin 2 minaresi var ve bunların yüksekliği 30 metre.

İmam Cami

Cami içinde büyük bir avlu ve ortasında büyük bir havuz var. Diğer açık alan ise medrese olarak yapılmış ama şimdi tüm bunlar tadilattaydı. İmam Cami'nin çok ilginç bir özelliği var; namaz kılınan kümbet bölümünde ne kadar kısık sesle konuşursanız konuşun kümbetin her tarafından konuştuğunuz duyuluyor. O kadar çok kısık sesle konuştum ki kendimi bile duyamadım ama bir zaman sonra kümbetin her tarafından benim sesim geldi. Dilimi falan yutuyordum az daha; ama daha bitmedi; namaz kılınan alanın tam ortasında bir taş var, tam bu taşın ortasına gelip bağırdığınızda kümbetin her tarafından hepsi birbirinden farklı eko sesler geliyor. Hatta elime bir kağıt para aldım ve pıt pıt diye vurmaya başladım, her yerden farklı eko sesler gelmeye başladı. Tam bu noktadan 10 cm. uzağa gidin, bağırın, ses falan gelmiyor. İlla bu noktaya geleceksiniz. Adamlar kafayı yedirtti bana, nasıl olur diye beynimi yedim durdum.

Tam bu resimde ayağımı bastığım nokta insana beynini yediren nokta


İmam Meydanı


İmam Cami

Bazaar ve Kayseriye Kapısı

İmam Meydanı'nda meydanın ana giriş bölümünde bulunur. Bu kapı ile meydanın o devasa çarşısı içine girer ve çarşı içinde kaybolabilirsiniz. Kapı ince ince el işçiliği ile işlenmiş ve duvarlarda Şah Abbas'ın yaptığı savaşlar resmedilmiş.


Kayseriye Kapısı

Bizim Kapalıçarşı'nın daha ufağı olan bu çarşı içinde farklı esnaf grupları farklı bölümlerde yer alıyor. Baharatçısından kuyumcusuna kadar her şeyi bulabilirsiniz.


Bazaar

Şeyh Lütfullah Cami

İmam Meydanı'nda havuzun karşısında bulunan bu cami 1602 yılında yapılmış. Bu cami o kadar muhteşem turkuaz taşlarla işlenmiş ki mavi renkler içinde adeta bir rüyada gibi hissediyorsunuz kendinizi. Mozaik ve çini işlemeler muhteşem ve güneş ışığı vurduğunda o parlamasını kesinlikle görmelisiniz.


Şeyh Lütfullah Cami

Ali Gapu Sarayı

Bu saray 48 metre yükseklikte ve meydanda Şeyh Lütfullah Cami'nin hemen karşısında yer almakta. 6 kattan oluşan bu saray zamanında ihtişam ve lüksün bir göstergesiymiş. Şimdi harap vaziyette ve tadilatta. Duvarlarında yer alan mozaik ve duvar resimleri yağmalanmış.


Ali Gapu Sarayı

Sarayın en tepesine çıkıp İmam Meydanı manzarası izlemek gerçekten çok keyifli.


İmam Meydanı

İmam Meydanı'nı adım adım gezip tadına varmanız yaklaşık 5-6 saat sürmekte, bu 4 gezilecek eser, çarşının içinde gezmek, oturmak, çay içmek, soluklanmak.. O yüzden bu meydanı gezmeye erkenden gelmenizi tavsiye ederim.

İmam Meydanı gezisi sonrası tatlı cenneti olan bu memlekette yine İsfahan'a özgü bir tatlı olan, "Gez" yemek için ufak bir mola verdim. Kesilmiş dondurma parçaları, limon suyu ile harmanlanıyor ve ayaküstü yediğiniz buz gibi bir tatlı oluyor.


Gez Tatlısı

Bir de yine aynı adı taşıyan; helva benzeri, kutularda satılan tatlıları var ki onun adı da Gez. Yani Gez dediğinizde karşınıza çıkacak olan tatlı seçeneği 2 tane, seçim size kalmış.

Chehel Sütun - Kırk Sütun Sarayı

İmam Meydanı'ndan ayrılıp yine geldiğiniz yön olan İmam Hüseyin Meydanı'na yürüdüğünüzde karşınızda bir alan içinde sizi selamlayan sarayın adı Kırk Sütun Sarayı. 1650 yılında Şah Abbas tarafından yaptırılmış. Sarayda kırk sütun yok, bu adı almasının sebebi sarayda bulunan 20 sütunun yansıması havuzda görüldüğü içinmiş, bu sebepten Kırk Sütun Sarayı olarak adlandırılmış. Şimdi gelelim bu sarayın önemine; içerde devasa büyüklükte duvarlarda 6 adet resim bulunmakta. Bu resimler İran tarihinin kısa bir özetini geçmekte bizlere. İsterseniz gelin sıra ile bakalım fotoğraflara..


Kırk Sütun Sarayı


Avlu ve Havuz


Kırk Sütun Sarayı


Resim 1: Türkistan Kralı, misafiri olan Şah Abbas için bir tören yapıyor.


Resim 2: Şah Abbas, Moğol Hükümdarı ile konuşuyor.


Resim 3: Şah İsmail, Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim ile Çaldıran Ovası'nda savaşıyor.


Resim 4: Şah Abbas sarayda eğlence yapıyor.


Resim 5: Nadir Şah, Hindistan'da Hint ordusu ile savaşıyor.


Resim 6: Şah İsmail, Özbek Kralı ile savaşıyor.

Duvarda bulunan bu resimler gerçekten etkileyici. Genel olarak İsfahan halkı da bu tip yerlere çok sık ziyarette bulunmakta. Bu saray öyle bir saray ki tüm duvarları, tavanı, sütunları, odaları baştan başa resim ile dolu ve her yerde yapılmış duvar resimleri bize başka bir hikayeden söz ediyor. Yine sarayın içinde 14. ve 15. yüzyıldan kalma eserler, el yazmaları ve kapı örnekleri sergileniyor.

Kırk Sütun Sarayı gezisi sonrası artık saat 19.00'a yaklaşmakta ve hostele dönüş vakti. Akşam hostelde diğer sırtçantalı arkadaşlarla sohbet ettik. İsfahan'da gece hava sıcaklığı çok güzel, Tebriz gibi soğuk değil burası. Çok rahat yatabiliyor ve terlemeden uyuyabiliyorsunuz. Günün yorgunluğu ile bende uyku moduna geçtim.

İsfahan'da Üçüncü Gün

Sabah kahvaltısı ardından hostelden çıkıp bu sefer her zamanki istikametin tersine yürüyoruz. Yani hostel kapısını arkamıza alıp yolun karşı tarafına geçiyoruz ve 5 dk yürüdükten sonra karşımıza çıkan Takhti kavşağından sağa dönüyoruz. Bu caddenin adı Cemalud-din Rezzag Caddesi. Bu cadde boyunca yaklaşık 45 dakika yürüdükten sonra bir Kapalıçarşı girişi çıkar karşımıza. Burası daha önce bir çok defa örneğini gördüğümüz İran kapalıçarşılarından bir tanesi. Bu çarşıya girin ve adımlamaya başlayın.

Çarşı içinde ilerlerken kavşak noktalarında tabelalar göreceksiniz, medrese, çeşme ve Jameh Mosque tabelası.

Jameh Mosque-Cuma Camisi

Çarşı içinden ulaşabileceğiniz bu cami İsfahan'daki en eski camilerden biri. Unesco Dünya Mirası Listesi'nde olan bu caminin en büyük özelliği İsfahan'da hakimiyet kurmuş Selçuklular, Moğollar, Safeviler'in bu camiye hep bir eyvan eklemiş ve eski yapılanları da korumuş olmalarından kaynaklanıyor. Bu caminin avlusu yaklaşık olarak 20.000 metrekare ve devasa büyüklükte.


Cuma Cami Girişi

Avluda 4 adet eyvan bulunmakta ve her biri birbirinden farklı özellikler taşımakta. Bu dört eyvanda Moğollar, Safeviler, Selçuklular ve İran kendi tarzını yansıtmakta.


Avlu

Bunlardan 1. eyvan olan Moğollar zamanında yapılan eyvandır. Mozaikler ve süslemeler 15. yüzyıldan kalma.


1. eyvan

2. eyvan ise Selçuklular Dönemi'nde yapılmış ve Kufi hat sanatı ile süsleme ve yazılar yazılmış.


2. eyvan

3. eyvan ise Safeviler zamanında yapılmış.


3. eyvan

Cuma Cami içinde en muhteşem ve gezilebilecek olan eyvan, Moğol eyvanı. Moğollar zamanında yapılan bu eyvan ve içi tam bir görsel zevk. Yapılan her sütun birbirinden farklı desenler içermekte, ışık oyunları muhteşem.

Cuma Cami çıkışını yine aynı yerden çarşı kapısından yapın. Çarşı içine girdiğinizde Süpürgeciler Pazarı'na doğru adımlayın. Yaklaşık 30 dakika boyunca çarşı içinde yürüyeceksiniz. İsterseniz 1 saatte yapabilirsiniz, gezin, dolaşın, soluklanın, çay için. Süpürgeciler pazarına çıktığınızda telaşlanmayın, burası İsfahan'ın arka sokakları ama emin olun güvenilir ve tehlikesiz bir sokak. Özellikle bu saatlerde.


Buraya geliş amacımız ise İsfahan'da her yerde gözüken, yüksek minaresi ile dikkat çeken Ali Cami'yi görmek.

Ali Cami

12. yy'da yapılmış olan bu cami hakkında net bir bilgi yok. Minaresinin yüksekliği 48 metre. İçerde tadilat var. 2 yıldan beri bu tadilat sürüyormuş. Farklı tuğlaların kaynaştırılması ile yapılan bu minare tüm İsfahan'dan gözüküyor. Minare üzerinde firuze tekniği ile yazılmış Kelime-i Tevhid yer almakta ve ikinci kısmında mozaik tuğla tekniğiyle yazılmış bir kitabe bulunmakta. Bunları bana cami imamı anlattı. Ne yazık ki detaylı bir katalog ya da broşür bulunmamakta.


Ali Cami ve Minaresi


Ali Cami ve Minaresi

Haruniye Camisi

Ali Cami ile aynı sokakta bulunan bu cami, şii inanışında çok önemli bir yer tutar. Burada her yıl şii törenlerinde toplanan binlerce şii geleneksel ibadetlerini yapar, onun dışında zaten ibadete açık bir camidir.


Haruniye Cami

İçeriye girme fırsatım olmadı çünkü burada da tadilat vardı. Anladığım kadarıyla yaz mevsimi başlamadan genel olarak tüm camiler ve müzeler tadilattan geçiriliyor.

Tekrar aynı dönüş istikametinden Cemalud-din Rezzaq Caddesi'ne çıkıp yaklaşık 45 dakikalık bir yürüyüşten sonra hostele varabilirsiniz. Bu arada bu cadde üzerinde outdoor mağazaları var, Lafuma, Millet, North Face gibi bir çok markayı buradan bulabilir ve satın alabilirsiniz.

İsfahan günlerimi bitirdim artık. Gezmek ve görmek istediğim yerleri tam anlamıyla gezdim dolaştım. Yarın Şiraz yolculuğum başlayacak. Otogar'a gidip Şiraz için otobüs bileti aldım. İsfahan-Şiraz arası yaklaşık 8 saat. Hostele döndüm ve tüm günümü dinlenerek, notlarımı alarak geçirdim. Yarın sabah 10.00'da Şiraz yolculuğum başlayacak.

#Makedonyadan yazılar alanında göster
Kapalı