Zeytın Ağaçlarının Koruduğu Bır Kasaba : Küçükkuyu

Tarihi yüzyıllar öncesine dayanan zeytin ağaçlarının süslediği, oksijen yoğunluğunun çılgına döndürdüğü antik yerleşim yerleri, şelalesi, tertemiz denizi ile cennet vatanımızın saklı cennetlerinden biri, Ege’nin başladığı yer; Küçükkuyu.

Küçükkuyu, balıkçılık ve zeytincilik ile uğraşan bir sürü güzel insanın yaşadığı bir kasaba. Şehir merkezinde o kadar güzel tekneler var ki karnınız acıktığın da balık bulmak hiç zor olmuyor. Zeytin ağaçlarını yalayan rüzgârın yapraklarına vurduğu anda çıkardığı sesin verdiği huzuru henüz anlatmıyorum bile.

Küçükkuyu, Altınoluk'a 10 km (batısında) uzaklıktadır. Aynı zamanda Assos'a (20 km) da yakın olduğu için turistlerin ilgisini çekiyor. Bölgede farklı farklı kültürlerden gelen misafirleri ağırlamak için birçok turistik yer bulunuyor. Bunlardan biri Küçükkuyu'nun üst tarafındaki ufak bir tepede bulunan Zeus Altarı.

Efsaneye göre Tanrı Zeus'un yaşadığı yer olarak biliniyormuş. Burası Kaz Dağları'nın uzantısında bulunan bir mağara. Yüzlerce ziyaretçinin akınına uğrayan Altar'a akşam saatlerinde gitmek bence daha uygun oluyor. Bölgenin bir diğer önemli yeri ise kasabanın su ihtiyacını karşılayan Değirmenbaşı Şelalasi.

Küçükçetmi köyünde bulunan Afrodit kaplıcalarıda şifalı su kaynağı olup birçok hastalığa faydalı olduğu söyleniyor. Eklemekten zevk alacağım bir diğer ayrıntı ise Afrodit Kaplıcaları adını mitolojideki güzellik tanrıçası olarak bilinen Afroditten almış.

Hikayesi ise şöyle;  İlyada Destanı'na göre Zeus hastalanan güzellik tanrıçasını yanından uzaklaştırır. Afrodit İda Dağı'nda bir mağaraya konur. Bu mağarada 42 derece sıcak suda yıkanan Afrodit, eski güzellğine kavuşur. Ancak Zeus'un yanına bir daha dönmez. O gün bu gündür Afrodit Kaplıcası, güzelleşmek ve şifalı yeraltı sularından yararlanmak isteyenlerin hizmetine sunulmuş.Assos ve Altınoluk arasında bulunan Küçükkuyu'da zeytinyağının Türkiye'nin en kaliteli zeytinyağlarından oluşu uzmanlar tarafından ayrıca kanıtlanmış. Zeytin beldenin en önemli geçim kaynağı olup, belde birçok zeytinyağı fabrikasına ev sahipliği de yapıyor. Doğa gezileri dışında bu fabrikaların kapıları meraklı ziyaretçilerine ardına kadar açıyor.

Birçok acıklı aşk hikâyesine konu olan Küçükkuyu çevresi ise Halkını Oguz boylarından Olan Türkmenler ve Yörükler'in yanı sıra, Girit ve Midilli mübadilleri oluşturuyor. Bu hikâyeleri herkesten dinlemek mümkün.

Tarihi

İda yani günümüzdeki adıyla Kaz dağlarının eteklerinde kurulmuş olan Küçükkuyu'nun eski adı Gargaron idi. Bir süre Lidya, Pers ve Bergama Krallıkları sınırlarında olan Gargaron, daha sonraları Bizans hakimiyetine girmiştir. Uzun bir süre Bizans hakimiyetinde kalan Gargaron doğa güzellikleri, denizi ve stratejik konumu ile birçok kez istilaya uğramıştır. Rumların kültüründen izler taşıyan gargaron Cumhuriyet kurulduktan sonra 1924 yılında Girit ve Midilli de yaşayan Türklerin mübadeleyle buraya verilmesi, ayrıca yörük ve Türkmen boylarının buranın çevresinde köyler kurmasıyla bugünkü halini almıştır. Ayrıca Karadeniz'den gelen balıkçılarında bu süreçte etkileri olduğu bilinmektedir.

Ulaşım

Edremit havaalanına 40 km Çanakkale havaalanına 120 km mesafededir.

Küçükkuyu, Balıkesir'e yaklaşık 125 km uzaklığındadır. Balıkesir yolu düz ve geniştir ancak Çanakkale ve Ayvacık'a giderken dağları üzerinden aşmak gerekir. Üstelik tek gidiş tek geliş yön vardır. Özellikle de kamyonlar ve tırlar geçtiği için trafik biraz aksamaktadır.
Küçükkuyu, aynı zamanda Çanakkale'den İzmir'e gidişte tek bir yol olma özelliğine de sahiptir. Çanakkale'den İzmir'e gitmek isteyenler Küçükkuyu'dan geçmelidir. İzmir'e 240 km uzaklıkta bulunmaktadır.

Turizm

Bölgede Kaz Dağı Milli Parkı ve Akçay Altınoluk gibi tatil yöreleri bulunduğu için turizm açısından Türkiye'nin en iyi yerlerinden biri. Akçay ve Altınoluk'a göre denizi daha temiz olan Küçükkuyu'da daha az otel bulunmaktadır.Ciddi Turizm yatırımı olmadıgından Bu bölgede daha çok çadır kampları ve çarpık yapılaşma yoğunlaşmış durumdadır. Altınoluk'ta hemen hemen hiç bulunmayan çadır kampları, Küçükkuyu'da ise adım başı kampa dönüşmektedir.

Nerede kalınır?

CRPDM Bungalow Hotel favori mekanım. Kütük evlerden oluşan yeşilliklerin arasına kurulan bir yerleşim. Kazdağından gelen oksijene, tabiatın sesine çağıran bir mekan.  Evcil hayvanlarınızda kabul ediyor. Ben dinlenmek isterken aynı zamanda keşfetmeyide istiyorum diyorsanız adresiniz burası.

Merak edilecek yerler ve hikâyeler

Kazdağları , Behramkale – Assos, Kadırga Koyu, Zeus Atları, Başdeğirmen – Mıhlı Şelalesi Afrodit Kaplıcaları, Adatepe Zeytinyağı Müzesi, Şahindere Kanyonu, Hasanboğuldu, Sarıkız Efsanesi

 

AYŞE CEMRE TATLICI

Yazar Hakkında

AYŞE CEMRE TATLICI

Uzaklar yakın olsun gözlüğümle her şey bana daha yakın... 1983 yılında Karadeniz’in en uç noktası olan Sinop’ta dünyaya geldim.