Bestami Köse: “Mutluluk kavramı geniş bir kavram, bunu keşfetmem yollarla oldu”

Kendinizden bahseder misiniz?
24 yaşında İstanbul Üniversitesi son sınıf öğrencisiyim. Hatay'ın Hassa ilçesinde doğdum. Türkiye içinde 81 ili seyahat ettim. Bununla beraber Avrupa ve diğer kıtalarda gezilerime devam ediyorum. Türkiye’de insanları seyahate teşvik amaçlı yurt içi ve yurt dışına arkadaş grubu ve seyahati teşvik temalı, kazançsız geziler ve konferanslar düzenliyorum. Ayrıca Interrail Türkiye Facebook Grubu yöneticiliğini yapıyorum.

Gezmek size ne ifade ediyor? Seyahatlerin hayatınızdaki yeri nedir?
Yola çıkmak; hayatında belli bir gerginliğe, monotonluğa sahip çoğu insan gibi rutin hayatımdan sıkıldıktan sonra süreklilik halini aldı. 2 senedir sürekli, son 10 senedir ise aralıklarla devam ettiğim seyahat mantalitesinin bana öğrettiği ş;  yolun insanlar üzerindeki karakteristik kattıklarının eğitimden, kişisel gelişim kitaplarından ya da tavsiyelerinden çok daha faydalı olduğunu keşfetmek. Mutluluk kavramı geniş bir kavram, bunu keşfetmem yollarla oldu. Şu an insanlara ifade etmeye çalıştığım şey bununla bağlantılı. Yaptığımız seyahatlerin plansız olmasından, her an başımıza gelebilecek bir olumsuzluklara hazır olun temalı olması, mutluluk kavramını olumsuzluklarda bile hatırlamamız gerektiğini öğrenmek, öğretmek. 600'den fazla gündür aralıksız geziyorum, hayatımda önceliklerini seçen bir insan haline geldiğimden beri seyahat, yaşam biçimim halini aldı. İnsanlara, ben kendi iç dünyamda hayatın bug'ını buldum, sizlere tavsiyem istediğiniz şey ise “Fırsat bulsam da özgürlüğe adım atsam, hayatınız zaten huzursuz ise bu huzursuzluğu bir keşif haliyle yok etmeye çalışsam gibi düşüncelere sahipseniz, yapmanız gereken; sizi bekleyen köyler, gözlemeci teyze, imam amca, gece yıldızları bu kadar net görebileceğin bir kayanın tepesi, göl kenarında romantik bir çadır varken orda öyle durmayınız” diyorum. İnsanlar Into The Wild'ta da geçtiği gibi monoton bir hayata sahipler ve korkuları yüzünden hiçbir şey yapmıyorlar. Ben en azından kendimce bir şeyler yaptım ve şu anda hayatımdaki yeri mutluluk ve huzurun adıdır.

Bestami Köse: “Mutluluk kavramı geniş bir kavram, bunu keşfetmem yollarla oldu”

Rotanızı nasıl belirliyorsunuz?
Blogumda da bahsederim bundan; yolda olmak benim için kaybolmaktır. “Rota”dan daha çok orada olmaktır. Zaten bir kaçış olarak başlayan seyahatte rotayı çok düşünmüyorum. Önce kabataslak haritada gözüme kestirdiğim yerlere gitmek amacıyla çıkıyorum. Yol üzerinde gördüğüm ama bilmediğim çokça köy, göl veya hiç tanımadığım insanların selamları onların rotası halini alıyor. İliklerime kadar işler haline gelen özgürlük temasının karşılığıdır aslında plansızlık. Sana iç dünyanda huzuru bulan bir dosta sırtını dönemezsin ve koca gezegende rota yaptığımda düşündüğüm; “yanından geçerken seni gördüm ama uğramadım diyebileceğim her toprağı yüzüstü bırakmış hissediyorum. Hiçbir zaman yaptığım rotaya uymadım. Uymamanın beni götürdüğü tatlı yerler, insanlar, anılar o kadar mutlu ediyor ki beni her gün güneşi farklı yerden görebilmeyi düşünmek. Aman Allah’ım!

Şimdiye kadar kaç ülke gezdiniz?
37 ülke gezdim.

Bestami Köse: “Mutluluk kavramı geniş bir kavram, bunu keşfetmem yollarla oldu”

Bugüne kadar gittiğiniz yerlerde sizi en çok ne etkiledi?
Aldığımızdan eğitime, yaşadığımız ülkede ya da toplumda, yetiştiğimiz kapalı karakterin kişisel olarak bende yaşattığı hüzünler ve oturmamış düşünceler vardı. Yolda yaşadığım her şey beni etkilemeye ve yetiştirmeye başladığı zamanlarda Fransa'nın Cannes şehrinde tanıştığım Jerome ve eşinin, bize öğretilen bir Fransız önyargısını hayatımdan kırmasıyla başlayan hikâyeler zinciri beni etkilemiştir. Son 2 senedir yollarda olmamı ve bu mutluluğu gözlerimde gördüğünü, asla buna ihanet etmemi gerektiğini söyleyen ve bana hala destek olan bu güzel adam beni etkilemiştir. Bir diğeri ise; Norveç benim çocukluk hayalimdi. Evimizdeki ansiklopediden gördüğüm Karadenizimsi hayal ettiğim bu muhteşem ülke ve Pulpit Rock ile ilgili düşünceler beynimi kurcalayıp duruyordu. Bu yaz, yüzümde aptal sırıtışla uzun bir tırmanış yaptım. Pulpit Rock'ın fiyortlar arasından göründüğü anda hissettiklerimi ve orda iç dünya romantizmimle bağırarak söylediğim Pablo Neruda'nın “Yavaş ölürler seyahat etmeyenler. Yavaş ölürler alışkanlıklarına esir olanlar. Yavaş ölürler her gün aynı yolu yürüyenler. Yavaş ölürler rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar” sözünü çılgınca bağırdığım an ve o muhteşem güzellik beni hala etkilemektedir. Şu an neden orada olmadığımı her gün sorguluyorum.

En son nereye gittiniz?
En son yurtdışına 2 aylık bir tur yapmıştım. Güney İtalya Amalfi'den başlayıp Fas Norveç ve Yunanistan’ı aynı anda gezdim. Türkiye için de hala yoldayım gezilerime devam ediyorum.

Bestami Köse: “Mutluluk kavramı geniş bir kavram, bunu keşfetmem yollarla oldu”

Sırada neresi var?
1 Aralık’ta Budapeşte'den başlayan kış temalı Avrupa’yı trenle kışın gezmek ve hep tepesinde gördüğüm Alpler’in karlarını eteklerinde de görüp dönmek istiyorum.

Gezi deneyimlerinizi paylaştığınız blog ya da websiteniz var mı?
plansizgezgin.wordpress.com ve interrailturkiye.org adlı iki sitede bilgilerimi paylaşıyorum.

Bestami Köse: “Mutluluk kavramı geniş bir kavram, bunu keşfetmem yollarla oldu”

Gezilerinizde yemek yemek için nasıl yerler tercih ediyorsunuz?
Seyahatlerimde çok para harcamamaya çalışıyorum. Yanıma ülkeden yük ağırlığı yapmayacak bazı yemekler alsam da çoğu ülkeye ait yemekleri maddi konulardan dolayı tatmakta zorlanıyorum. Seyahat ettiğim yerlerde mutlaka bulunan Türk kafe veya restoranlarına oraya ait yerel tatları ucuz alabileceğim yerleri öğrenip oralara gitmeye çalışıyorum. Mutlaka yerel bir şeyler yemeye çalışıyorum ama önceliğim olmuyor. Çok yemek ayırt eden insan iken, yemek ayırt etmemem gerektiğini de bana yol öğretmiştir.

Kalacak yer olarak tercihiniz genelde nedir? Otel, hostel, kamp vs.
Avrupa'ya çadır götürmek uzun gezilerde eziyet haline gelebiliyor. Konaklamayı yaz aylarında genelde dışarda yapmaya çalışıyorum. Mat ve Tulum bu konuda büyük rahatlık sağlıyor. 3 günde ya da 4 günde bir hostele giderek hem farklı insanlarla tanışmak hem de duş gibi ihtiyaçlarımı gideriyorum. Eğer bir şehirde 3-4 günden fazla kalacaksam genelde şehir dışında olan kamp alanlarını tercih ediyorum.

Bestami Köse: “Mutluluk kavramı geniş bir kavram, bunu keşfetmem yollarla oldu”

Eğer imkânınız olsa 1 sene izin ve limitsiz para verseler, haydi gez deseler, neler yapar nerelere giderdiniz?
Uçsuz bucaksız yollar, dağlar, ovalar, yeşillik… Tarif edilemez derecede yorgunluğunu hissettirmeyen şeritler, hayvanlar ağaçlar… Hep sistemden kaçışın sonunda, insanların kucaklaştığı yerler olmuştur. Şu an çılgınlar gibi Norveç’te Trolltunga'dan aşağı ayaklarımı sallandırmak, kafamı yukarı kaldırıp gülmek istiyorum. Hindistan’a gitmek, Nepal’i keşfetmek ayağıma kara sular inmesini, bu tatlı yorgunluğu yere serdiğim tulumla ısınarak atmak istiyorum. Hayatında bir şeyler üreten bir insan olduğum halde buna engel olan maddi manevi her şeyi sorgulamaya başladım.

Bestami Köse: “Mutluluk kavramı geniş bir kavram, bunu keşfetmem yollarla oldu”

Gezmeye yeni başlayanlara tavsiyeleriniz nelerdir? Nereden başlamalı, nelere dikkat etmeliler?
Gezmeyi düşünen bir insan önce hayallerinde zaten başlamıştır gezmeye. O insanlar eğer henüz yola çıkmamışlarsa hayal kurmaya devam etsinler. Bir seyahate çıkmadan önce beni en çok heyecanlandıran zamandır o an. Düşünmek, hayal kurmak hiç gitmediğin baharat kokulu sokakları düşünmek büyük bir adımdır. Eğer benden bir tavsiye isteniyorsa, yıllarca kurduğunu o hayalleri yapamayacağınızı düşünerek kapatmayın gözlerinizi. Hiç “ben kim ora nere” tarzı şeyler söylemeyin. Yolların çok güvenli olduğunu unutmayınız. Burada herkese yola çıkın asla diyemem, eğer hayatınızda yola aitlik hissettiğiniz bir şey varsa önceliklerinizi seçip sonra tercih edin. Yolda şunları alın tarzı şeyler kişisel ihtiyaçlara göre değişir. Benim yol felsefemde dikkat ettiğim birkaç şey vardır onlar da; o akşam ne yiyeceğimin planını yapmaktan daha çok yorulduğum yerde doymaya çalışıyorum. Sıkıntıya ve başıma gelecek her olumsuzluktan doğacak huzursuzluğa katlanmayı öğrendim. Yırtılmış bir tül gibi savrulup durmaktaysa zaman;

Hereke’den çıktım yola,
Selam verdim sağa sola
Haydi benim bu dünyaya garip gelmiş şairim
Yolun açık ola!