Gürkan Genç: “Bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübe”

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Ankara’da doğdum büyüdüm. İletişim Fakültesi mezunuyum. 2007 yılına kadar farklı sektörlerde özel kurumlarda çalıştım. Sonrasında 2 arkadaşım ile birlikte gıda sektörü üzerine şirket kurup 2010 yılında da şirket hisselerini devrettikten sonra bisikletimle gezmeye başladım. 35 yaşındayım. (Yaşımı söyleyince gülümsüyorum. Yolculuklara başladığımdan beri zamanın çok çabuk geçtiğini anlıyorum) 2010-2011 yılları arasında bisikletimle Türkiye’den Japonya’ya gittim (evet sadece bisikletle). 2012 yılında bisikletimle dünya turuna çıktım. Sorularınızı da 31000 km ve 26 ülke sonra Ürdün’den cevaplıyorum.

Gürkan Genç: “Bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübe”

Eylül 2012 tarihinde bisikletinizle çıktığınız dünya turunuzla ilgili bize neler anlatabilirsiniz; nereden çıktı bu fikir, süreç nasıl gelişti?
Bilmedim ne anlatsam? Bu yazıyı okuyan herkes eminim ki hayatında bir yerleri gezip görmüştür. O anlarda çok şey yaşandığını hepimiz iyi biliriz. Ben de bu anıların bir kısmını internet sayfamda anlatıyorum hakikaten çok hikâye var. Fikir nerden çıktı derseniz, yaş 12 bisikletimle uzun bir yoldan ana yola 10 km kadar bir yere gitmişim. Annem bunu öğreniyor “o bisiklet kitlenecek” diyor. “Bak bir gün dünyayı gezerim görürsün” cümlesi ağızdan çıkıyor. Tabii ki o zamanlar böyle bir hayal yoktu. Sistemin içinde kayboluyorsunuz. Dershaneler, üniversite, askerlik, iş hayatı derken fırsat bulup “yahu ben ne yapıyorum” derseniz bir ihtimal böyle bir maceranın içinde kendinizi bulabilirsiniz. Çok kilo aldığımdan iş yerime bisikletle gitmeye başlamıştım. Sonrasında anneye denen o söz canlandı akılda. Önce Türkiye-Japonya turu bir bakim olacak mı dedim. Güney Kore’ye vardığımda bir video çektim “eğer imkânları yaratırsam dünya turuna çıkarım” demiştim. Türkiye’ye döndüm 1,5 sene içinde o imkânları yarattım. İnternet sayfam bir gazete veya dergi gibi, her ülke ile ilgili farklı detaylar ve fotoğraflar var. Sonuçta bisikletle her ülkeyi geziyorum. Emek var ve bunun karşılığı da var. En neticede bir hayalim vardı onu gerçekleştiriyorum ve hedefler koyuyorum. Bu turla birlikte birçok projeyi de hayata geçiriyorum. 21. yüzyılda iletişim dünyasını kullanmak, bu olayın bir değer oluşturmasını sağlıyor. Girişimcilik mi dersiniz yoksa başka bir şey mi? Yazılan bilgiyi alıp, öğrenen ve hayal kuran, hayalini gerçekleştiren, destek olan herkes memnun.

Gürkan Genç: “Bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübe”

Gürkan Genç: “Bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübe”

Bisikletle yollarda olmanın avantajları ve dezavantajları neler?
Nerede uyuyacağım, bisiklet bozulursa, nerede duş alacağım, o yokuşları kim çıkacak, yağmurda, soğukta, sıcakta nasıl pedallanacak, suyu nerede bulacağım, yemek nerede yiyeceğim, güvenliğim ne olacak ve bu listeye bir dolu şey ekleyebilirim. Bunları sorun etmeyen seyyahlar için bisikletin hiçbir dezavantajı yok. Avantajı; direkt olarak halkın içindesiniz. Altınızdaki bisikleti köylerde satın almaya çalışırlar. Bu halkın içinde olduğunuzun en basit kanıtıdır. Çünkü onları ziyarete, çocuklarına satın aldıkları bir bisikletle gitmişsinizdir. Vardığınız noktaya ulaşmanızda emek vardır. Bir noktadan diğer noktaya gidebilmek için kaslarınızı kullanırsınız. Bu sırada yoldaki tırtılları karıncaları ezmemek için çaba sarf edersin. Çoban seni durdurur bir bardak su ister. Şehre geldiğinde bazen en gözde plazalarda oturan insanlar evlerine davet ederler. Kendini asansörde saçını başını düzeltirken görürsün kahkaha patlatırsın. Hâlbuki bombok durumdasındır. Hal böyleyken bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübedir. Bisiklete dünyayı gezmek için empati yapılabilir. Çok insan biliyordur bisiklete binmeyi… “Aman popom çok acır” diyenler oldu. Arkadaşlar poponuzun şeklini alan seleler var 1890’lı yıllardan beri üretiliyor. 100 km de gitseniz acımaz. Ayrıca yorulunca bırakırsınız aceleniz de yok, tabii seyahat etmeye çıktıysanız.

Gürkan Genç: “Bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübe”

Bu tur ne zaman sonlanacak belli bir tarih var mı?
Açıkçası bu turu ne zaman bitirirsem o zaman geri döneceğim, yavaş ilerliyorum acelem yok. 2019 Aralık gibi dönmüş olurum diye tahmin ediyorum. Avrupa kıtasında 20000 km bitti, Afrika ve Ortadoğu’da da 11000 km bitti. Güney Afrika’ya doğru ilerliyorum.

Gürkan Genç: “Bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübe”

Şimdiye kadar hangi ülkeleri gezdiniz, planda daha nereler var?
2020-2011: Türkiye Karadeniz, Gürcistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Tacikistan, Çin, Moğolistan, Güney Kore, Japonya.

2012-devam ediyor: Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Moldova, Ukrayna, Rusya, Finlandiya, İsveç, Norveç, Danimarka, Almanya Avusturya, İsviçre, İtalya, Monako, Fransa, Belçika, Hollanda, İskoçya, İngiltere, İspanya, Fas, Cezayir, Tunus, İsrail, Filistin, Ürdün…

Gezdiğiniz ülkeler arasında favoriniz hangisi oldu?
Japonya, Ukrayna, Cezayir, Güney Kore’yi bisikletle gezmek muhteşem bir deneyimdi. Aslına bakarsanız her ülke ilgili çok farklı detaylar ve güzel hikâyeler yol anılarımda yer alıyor. Hemen hemen her ülkenin köyü ve kasabasında mutlaka ilginç detaylar yakalamışımdır.

Gürkan Genç: “Bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübe”

Söyleşimizin gerçekleştiği sıralarda Ürdün’deydiniz, Ürdün’deki deneyimlerinizi anlatır mısınız?
Ürdün köy köy gezilecek bir ülke… Wadi Rum için güneşin en güzel doğduğu çöl derler : ) Tabii ki turistlik bir atraksiyondur bu cümle. Oradaki bedevi ne diyecek “baba gelin çöle iki takla atın dönün, jeep ile bir tur attıralım” mı desin? Mesela o çölde bir alanda asfalt var yolu kum ile kapatmışlar araçlar girmesin diye. Kendileri 170 TL karşılığında o turu yaptırıyor. O asfalt alanı bulursanız çölün bir kısmını rahat bir şekilde geziyorsunuz yoksa bisikleti 3 saat kadar itiyorsunuz. Tabii çadır için uygun bir yer bulmak isterseniz. Petra da kesinlikle görülmeli. Girişte yer alan o incecik vadisinde oturun sağınıza solunuza bakın bir şey fark edeceksiniz, sonra yanınızda interneti olan bir telefon varsa araştırın. Gördüklerinizi hayran kalacaksınız. Karak Kalesi’ni ve Dana Köyü’nü görmeniz lazım. Osmanlı askerlerinin kışlaları Ürdün içine serpilmiş durumda. Hah bir de kesinlikle Kızıldeniz’de suyun altına dalıp o tankı görün : ) Bisikletle gezerken bazı sıkıntılar oluyor özellikle köylerde çocuklar fazlasıyla taşlıyorlar. Plastik sandalyeler fırlatanlar da oldu. Durumun sosyolojik bir açıklaması var. Ürdün, anılarım içinde yer alacak.

Ülkelerin yeme-içme alışkanlıkları çok farklı olabiliyor, yemek yemek için nasıl yerler tercih ediyorsunuz?
Bisikletle dünyayı gezen biri olunca pek yemek ayrımı yapmıyorsunuz. Araca benzin alırken, şu markadan veya bu markadan alayım benzini muhabbeti pek yapmayız. Bitti mi gider alırız. Aynı durum acıktığımda da geçerli, ne yemek varsa yerim. Yemek seçme lüksüm yok. Öyle alanlar, köyler, şehirler var ki kabullendiğiniz yemek ve içecek alışkanlıklarınızdan ister istemez vazgeçmek zorunda kalıyorsunuz.

Gürkan Genç: “Bisikletle dünyayı gezmek eşsiz bir tecrübe”

Gezi deneyimlerinizi paylaştığınız blog ya da websiteniz var mı?
www.gurkangenc.com adresinde İngilizce,Türkçe yazıyor, Türkçe seslendiriyorum. Yine bu adres sayesinde sosyal medyadaki tüm hesaplarıma ulaşılabiliyor.

Dünya turunuzdaki ve gelecekti hedefleriniz nelerdir?
Dünya turuna çıkmadan önce;

7 sene 7 Kıta 84 ülke 115.000 km ve dünyanın en büyük 5 çölü, dünyanın en yüksek 5 araç geçiş noktası demiştim. Pedalı attığım ilk gün bunlar benim için bitmişti. Yolculuğum sırasında hepsini teker teker gerçekleştiriyorum.
Gelecekteki hedeflere gelince bakın bu yolculuk nereden başladı…
1993 - Anneme bisikletle dünya turuna çıkacağım dedim...
1995 - Lisede okurken hedefim İletişim Fakültesi’nde okumaktı - İletişim Fakültesi Mezunu oldum.
2002 yılında Japonya'ya gitmek istemiştim maddi imkânım olmadığı için gidememiştim.
2003'te hedefim kurumsal bir şirkette çalışmaktı  - Tav Holding bünyesinde çalıştım.
2006'da hedefim restoran sahibi olup işletmeciliğini yapmaktı - Ankara'da 2 ortağımla birlikte 2008'den 2010 yılına kadar restoran sahibiydim.
2009 yılında üniversite yıllarında kurduğum Japonya'ya gitme hayalimi bisikletle gerçekleştirmeyi hayal ettim - 2010-2011 yıllarında bisikletimle Türkiye'den Japonya'ya gittim.
2010 yılının aralık ayında Güney Kore'de bir video çektim "imkânım olursa bisikletimle dünya turuna çıkacağım" dedim.
2011 yılının Mayıs ayında Türkiye'nin dört bir yanında sunumlar vereceğim, fotoğraf sergileri açacağım dedim. Eylül 2011-Mayıs 2012 tarihlerinde Türkiye'de 100 kadar okulda sunum verdim.  4 fotoğraf sergisi açtım. Turun belgeseli Kanada Dağ Filmleri Festivali’nde, Türkiye dağ filmleri festivalinde gösterildi.
2011 Aralık ayında bisikletimle dünya turuna çıkacağımı ailem dostlarım ve sizlerle paylaştım O dönem hiç sponsorum yoktu ama yola çıkana kadar olacak dedim!! - 9 Eylül 2012 tarihinde 1993 yılında anneme ve 2010 yılında çektiğim videoda dediğim gibi dünya turuna 10 sponsorla başladım.  O tarihten bugüne kadar Türkiye'ye dönmedim hala yollardayım!!
2012 yılında dünya turuna çıktığımda her iki ayda bir bisiklet dağıtacağım, yabancı dil eğitim bursu vereceğim, gençlerin gezmesi için Gezgin Bursu adı altında projeler oluşturacağım, sporculara destek vermeye çalışacağım dedim. Tek tek hepsini gerçekleştirdim gerçekleştirmeye de devam ediyorum! 
2011 yılında sitemdeki yazıları seslendireceğim dedim. 2014 yılında yazılarımın hepsini seslendirmeye yavaş yavaş başladım!
2013 Mart ayında; dünya turum bittikten sonra 2020 yılından sonra neler yapacağımla ilgili videolar çektim.
Hayallerim ve hedeflerim daima var.
Türkiye’ye bulunduğum noktadan sevgiler…