Nevin Salman: "Gezmek bir tutku ise her tür fedakarlık yapılır"

Gezmek size ne ifade ediyor?  Seyahatlerin hayatınızdaki yeri nedir?
Gezmek bana göre yaşamın önemli bir parçası, gezip görmek insan hayatına yepyeni bilgiler, olgular katar, kişinin ufkunu, kültürel bilgilerini genişletir diye düşünüyorum.
Benim için ise gezmek başlı başına büyük bir zevk, keyif, hayatımın olmazsa olmazlarından, gezi dönüşü ise anılarımı, gördüğüm güzellikleri, edindiğim bilgileri ve fotoğraflarımı paylaşmak ise ayrı bir keyif.
Nevin Salman: "Gezmek bir tutku ise her tür fedakarlık yapılır"
Son yıllarda gezilerime yeni bir kavram girdi, gittiğim ülkelerdeki Dünya Mirası listesinde yer alan yerleri görmeye gayret ediyorum, hatta gezi programımızı yaparken rotamızı bu doğrultuda belirliyoruz.

Şu an kadar kaç ülke gezdiniz?
50’yi geçti, 55-56 ülke ve belki 500 + şehir.

Bugüne kadar gittiğiniz yerler arasında sizi en çok etkileyen, en beğendiğiniz yer neresi? Neden?
O kadar güzel ve enteresan yerler, tabiat olayları, şehirler gördüm ki.. secim yapmak hayli güç, ama her zaman Venedik şehrinin ben de ayrı bir yeri olmuştur. Çok severim, defalarca gittim, tekrar giderim.
Tabiat olarak Çin diyebilirim  (Jiuzhaigou, Huanglong, Yangsu, Stone Forest, ..). G. Amerika’da Iguasu Şelalesi, Arjantin'de Perito Moreno buzulları, Bolivya’da Uyuni Tuz Çölü, Machu Picchu ve Maya Medeniyetleri de beni çok etkiledi. G.Kore’de Türk Şehitliği, Vietnam’da tüneller ve Kamboçya’da yüzen şehirdeki yoksul çocuklarla çok hüzünlendim.
Nevin Salman: "Gezmek bir tutku ise her tür fedakarlık yapılır"
Nevin Salman: "Gezmek bir tutku ise her tür fedakarlık yapılır"

İlk gezim dediğiniz gezi hangisidir?
Çocukken yaz tatillerinde deniz tatilinden önce babam bizi mutlaka bir ören yerine götürürdü. Sanırım seyahat sevdam o zamanlarda başladı. İlk yurt dışı seyahatimi ise 18 yaşımda İsviçre’ye yaptım.
Ama benim için ilk GEZİ diyebileceğim seyahat 1983 senesinde Trinidad&Tobago, Barbados, Puerto Rico ve Florida’yı kapsayan seyahattir.

Hangi tarz gezi sizi daha çok tatmin ediyor? Maceracı mısınız? Yoksa gittiğim yerde sakin sakin gezer, tatilimi yaparım diyenlerden misiniz?
Maceracı olduğumu pek söyleyemem, ama gittiğim yerlerde tırmanmam, uzun uzun yürümem, ıslanmam gerekse de enteresan ve görmeye değer yerleri görmeden dönmem. O yörenin görülmeye değer her noktasını zaman ve olanaklar elverdiğince görmeye çalışırım. Ama seyahat sadece gezmek değil, elbette keyfimi de yapmalıyım. Deniz, güneş, alışverişi de ihmal etmem, insanlarını, yerel yemek ve içkilerini de tanımalıyım.  Bazı sabahlar çok erken kalkmam gerekirse kalkarım ama bazı sabahlarda keyifli bir kahvaltı yapmak isterim doğrusu. Tüm gün tembelliğe ise hayır.

Kalacak yer olarak tercihiniz genelde nedir? Otel, hostel, kamp vs.
Kesinlikle otel, 3. dünya ülkelerinde mutlaka 5 yıldızlı oteller (ki çoğu 5 yıldız olmasına karşın standartlar oldukça düşük). Avrupa, Amerika ülkelerinde ise 4 hatta 3 yıldızlı yada "Inn" dedikleri oteller gayet güzel, temiz ve lüks olabiliyor. Oteli beğenmezsem o geceki paramı hiç düşünmeden yakar otel değiştiririm.

Bugüne kadar gittiğiniz yerler arasında sizi hayal kırıklığına uğratan ve  sakın gitmeyin diyeceğiniz bir yer var mı? Neden?
Gidip de tümüyle beğenmediğim bir ülke olmadı ama bazı ülkelerde gidip görmesem de olurmuş dediğim yer çok oldu, hatta bizim ülkemizdeki falanca yer çok daha güzel ama bu kadar turist çekmiyor diye üzüldüğüm de çok olmuştur.

Seyahatleriniz sırasında başınıza gelen en ilginç olay nedir?
Fotoğraflarda gördüğüm ve oralara gidebileceğimi hayal bile edemediğim yerlerde buldum bir gün kendimi.. Bu benim için yeterince ilginçti bazen de inanamadığım oldu :)
Nevin Salman: "Gezmek bir tutku ise her tür fedakarlık yapılır"
Seyahatlerim sırasında çok ilginç olaylar da yaşadım elbette, Machu Picchu da sevdiğinin önünde diz çöküp evlenmek istediğini haykıran gencin yankılanın sesi... Küba'da bize yasadışı puro satmak isteyen kişilere istakoz yemek istediğimizi (çok ucuz olduğunu duymuştuk) söylediğimizde bizi istakoz yemek için restoranlarına götürmelerini beklerken gecekondu mahallesindeki evlerine götürmeleri ama sonuçta kendimizi muhteşem bir ziyafet sofrasında bulmamız ve 15 $ ödememiz (bu fiyata otelden bizi 60 model Amerikan arabalarıyla alıp bırakmaları da dahil).... ama ilginç değil belki ama beni çok etkileyen olay Uganda'da sefalet içinde yaşayan Kasubi Kraliyet ailesinin yırtık elbiseler içindeki minik çocuklarının verdiğimiz şekerlemeleri alıp nazikçe reverans yaparak teşekkür etmeleri...

Seyahatleriniz sırasında sizin gibi gezginlerle tanıştınız mı?
Evet hemen her yerde rastlıyoruz, sohbet ediyoruz, Türkiye’den geldiğimizi duyanlar ilgi gösteriyorlar. Yaşları oldukça ilerlemiş gezginlere rastlamak de hoş oluyor, o yaşlara geldiğim de ben de sağlıklı olup yine gezebilmeyi umuyorum. Yabancıların çoğu gezgin, dünyayı ve Dünya Mirası yerleri gezen insanlar. Türkler ise genellikle bir turla gelmiş ve sadece turun götürdüğü yerleri gezen insanlar.

Hiç farklı bir ülkeye yerleşmeliyim diye düşündüğünüz oldu mu? Yoksa gezmek için gitmeyi mi tercih ettiniz her zaman?
Ben 6 sene İngiltere'de yaşadım, uzun yıllar da kalabilirdim ama her zaman ülkemi çok özledim. İngiltere, Avrupa'nın birçok ülkesi ve Amerika ülkelerindeki düzen, kurallara uyum, insana saygı, tabiatı koruma gibi olgular bana hep "neden biz böyle olamıyoruz.." dedirtmiştir.
Yine de, zamanım ve maddi olanaklarım olsun, sık sık seyahat edeyim, gezeyim ama güzel ve kıymetini bilirsek cennet ülkemde yaşamak isterim.
Nevin Salman: "Gezmek bir tutku ise her tür fedakarlık yapılır"

Ben de artık dünyayı görmek, gezmek istiyorum diyenler için tavsiyeleriniz var mı?
Hiç zaman kaybetmeden başlasınlar, hatta genç yaşlarda başlamak, henüz sağlık yerindeyken, yürüme, tırmanma gibi zorluklar yaşamayacağımız yaşlarda gezmek gerekli. Elbette bunun için zaman ve maddi olanak gerekli, ancak son yıllarda turizm acentaları çok uygun fiyat ve taksitlerle tur yapıyorlar, son yıllarda moda olan "fırsat" firmaları var. Gezmek istenirse, başka şeylerden fedakarlık yapılır ve gezilebilir diyorum.

Türkler açıkçası ekonomik şartların da etkisiyle gezmek, seyahat etmek konusunda dünyanın bir hayli gerisinde. Bu durumu aşmak için önerileriniz var mı?  
Dediğim gibi artık taksit yapmayan tur firması yok gibi, uygun fiyatlarla gezilebilir, birkaç tura katıldıktan sonra zaten bu zehir vücuda girer :) ayrıca ille de yurt dışına gitmek de şart değil, ülkemizde gezilesi görülesi o kadar güzel beldeler ve tarih zenginliği var ki bunları gezmek için belki de bir ömür yetmez. Belki de dünyayı gezmeye başlamadan yada maddi olanaklar elvermiyorsa ülkemizdeki Dünya Mirası listesine girmiş yerleri gezerek başlayabilirler, ülkemizin dört bir yanı tabiat güzellikleri ve tarihle dopdolu, her şehirde yaşayan insanların yakınlarında mutlaka gidilmesi ve görülmesi gereken yerler var, çok daha az masrafla bu yörelere seyahat edilebilir.

Türkler nasıl daha genç yaşta gezmeye nasıl yönlendirilebilir veya genel olarak Türkiye’de böyle bir merak nasıl yaratılabilir?
Sanırım gezmeye meraklı talebeler ve gençler için ucuz tren biletleri ve hosteller tüm dünyada mevcut, bunları araştırıp gezen bazı gençler tanıyorum. Belki okullarda, üniversitelerde bu bilgileri veren ve hem Türkiye’de hem dünyadaki ilginç gezi noktalarını tanıtan standlar, klüpler kurulabilir, televizyon ve radyo kanalları gençleri seyahate heveslendirecek programlara ağırlık verilebilir, büyük firmalar, holdingler, TV kanalları, seyahat ile ilgili firmalar, gençlere destek verebilir, belki gezi yazıları yazmaları, güzel fotoğraflar çekmeleri vb. gibi şartlarla seyahate gönderebilirler.
Nevin Salman: "Gezmek bir tutku ise her tür fedakarlık yapılır"