Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım sanırım. İzmirliyim, Antalya’da yaşıyorum. Hekimim. Yıl boyunca gerçekten yoğun çalışıyorum fakat en az bir veya iki kez bir yerlere gidemezsem rahat edemiyorum. Ayrıca gezerken fotoğraf çekmekten çok keyif alıyorum. Bir de gidip geldikten sonra aklımda kalanları, öğrendiklerimi naçizane bloğumda paylaşmaktan.

Gezmek size ne ifade ediyor? Seyahatlerin hayatınızdaki yeri nedir?
Aslında ben seyahat etmeye  –maalesef- geç başladım. 30 yaşımı geçmiştim… İlk kez Hindistan’a gittiğimde hem Hindistan’ı çok sevdim hem de seyahat virüsünü kapmıştım. O andan itibaren hep bir sonraki seyahatimi düşündüm diyebilirim.
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Hindistan – Agra – Taj Mahal

Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Hindistan

Oysa öncesinde yurtdışına çıkmışlığım da vardı. Seyahatlerim hayatımı daha eğlenceli yapmanın ötesinde bana enerji veriyor desem abartmış olmam sanki. Bir de öncesinde ve gidip geldikten sonra blog yazarken yaptığım araştırma ve okumalardan hem çok keyif alıyorum hem de bir sürü şey öğreniyorum. Yeni yazarlar keşfediyorum, kaçırdığım önemli filmleri buluyorum. Hatta gidip geldikten sonra çektiğim fotoğrafları gözden geçirirken adeta yeniden gidiyorum. Eğleniyorum kısacası, önemli olan da bu sanırım.

Şu an kadar kaç ülke gezdiniz?
Pasaportumdaki giriş damgası çok fazla değil açıkçası. Fakat bu soru bana çok da anlamlı gelmiyor. Mesela Paris’e 2 kez gittim ama koskoca bir ülkenin sadece başkentini görüp, Fransa’yı gezdim diyebilir misiniz? Ya da ne bileyim Belçika’yı gezmekle Arjantin’i gezmek ortak paydada değerlendirilebilir mi? Üç kez Hindistan’a gittim ama hala bence görülecek çok fazla şey var. Ama kaç ülkenin ruhunu biraz olsun anlayabildiniz diye sorarsanız gittiklerimin bir kaçı için evet derim…
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Hindistan

Bugüne kadar gittiğiniz yerler arasında sizi en çok neresi etkiledi?
Çok sevdiğim, etkilendiğim 4 şehrim var; Peru’da Cusco, Laos’da Luang Prabang, Güney Amerika’nın en ucundaki Ushuaia ve kesinlikle favorim Varanasi… Bir de ülke olarak Bhutan Krallığını çok sevdim.
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Peru – Machu Picchu

Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Patagonya

Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Hindistan – Varanasi

Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Peru – Cuzco

Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Bhutan

Bize biraz seyahat etme mantığınızı anlatır mısınız? Genelde tek mi yoksa grupla mı seyahat edersiniz?
Farklı koşullarda sırt çantalı bir gezgin olmak isterdim. Ama yıl içerisinde tatil için ayırabildiğim süreler çok kısıtlı ve kesinlikle esnek değil. O yüzden, genellikle yine seyahatlerde tanıştığım, dost olduğum, güzel insanlarla seyahat ediyorum. Aylar öncesinden rota belirliyoruz. Sonra çalışıyoruz; kişisel blogları, seyahat rehberlerini inceliyor, zamanımıza ve bütçemize göre program yapıyor ve gidiyoruz. Duruma göre Türkiye’den veya gittiğimiz destinasyondaki yerel acentelerden destek alabiliyoruz.
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Bhutan

Rotanızı nasıl belirliyorsunuz?
Aslında ben dünya üzerinde her yere ayak basmak istiyorum. Bir seyahat planı bitip biletler alındığında bir sonraki rota ne olsa diye düşünmeye başlıyorum zaten. Ben düşünmesem de birlikte seyahat ettiğim gruptan birileri ortaya bir fikir atmış oluyorlar. Ama ben sanırım en çok filmlerden ve kitaplardan ilham alıyorum. Mesela Hindistan’a 3 kez gitmeme rağmen varlıklarından ancak Shantaram’ı okurken haberdar olduğum Ayakta Duran Adamlar’ın peşinden bir kez daha Hindistan’a gitmek istiyorum. Bir de Tanrıkent’i izlediğimden beri Rio’ya gitmek, hatta bir Favela’yı kendi gözlerimle görmek sürekli planladığım bir şeydir, ne zaman olur bilmiyorum ama eninde sonunda olacak...

Son olarak yaptığınız rota neresiydi?
En son birlikte seyahat ettiğim dostlarla Güney Amerika’ya gittim. Buenos Aires ardından Iguazu ve ardından da neredeyse tüm Patagonya’yı gezdik.
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Patagonya

Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Patagonya – Cerro Fitz Roy

Sırada neresi var?
Sırada eğer arada küçük bir kaçamak olmaz ise bir sonraki rota Namibya, Botswana ve Güney Afrika Cumhuriyeti.

Seyahat sırasında sizin gibi gezginlerle tanışıyor musunuz? Hiç enteresan anınız var mı?
Zaten gittiğiniz mekânların çoğu neredeyse tüm dünyadaki gezginler için adeta kutsal olduğundan ister istemez tanışıyorsunuz. Hâlihazırda gezilmiş ve gezilecek yerler hakkında sohbetler ediliyor, tavsiyelerde bulunuluyor, adresler alınıp veriliyor vs.
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Bhutan

Enteresan anı derken; bir keresinde Laos’da, Vientiane’dan Luang Prabang’a giderken uçağımızdaki teknik bir arıza nedeniyle 6-7 saat kadar havalimanında beklemek zorunda kalmıştık. Orada Laos’da yaşayan bir Brooklyn’li ile karşılaşmıştım. Vietnam savaşından geri döndükten sonra ülkesine uyum sağlayamayan, gemilerini yakıp Laos’da yaşamaya başlayan Robert isimli bir Amerikalı. Sohbetimiz boyunca bana sık sık Vietnam Savaşında Da Nang’a çıkartma yaparlarken Vietnam’lıları nasıl kuma gömdüklerinden söz etmişti. Üstelik de savaşın üzerinden onca yıl geçtikten sonra (Çıkarma 1965’de, Ben Laos’a 2008’de gitmiştim) eski asker Robert’in bunları anlatmasıyla ancak Amerikan filmlerinde gördüğüm Vietnam Sendromuyla karşılaşmıştım.
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Vietnam – Ho Chi Minh

Geçen yıl da Bhutan’da başkent Thimpu’da bir tapınağı gezerken Bhutan Televizyonu bizim grupla bir röportaj yapmak istedi. Grup adına ben konuştum. “Nereden geliyorsunuz? Bhutan’ı nasıl buldunuz?” gibi klasik sorular sordular. Bu röportajdan 3-4 gün sonra Tiger’s Nest’e girerken kapıdaki görevli beni tanımıştı. Bhutan’da meşhur olmuşluğum da vardır yani!
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Bhutan – Tiger Nest

Kalacak yer olarak tercihiniz genelde nedir? Otel, hostel, kamp vs.
Çok konfor aramasam da otellerde kalırım.

Bugüne kadar gittikleriniz arasında sizi hayal kırıklığına uğratan bir yer oldu mu?
Hayır. Ben bir gezginin ilk kez adım attığı hiçbir yerde hayal kırıklığı yaşayabileceğine inanmıyorum.

Farklı bir ülkeye yerleşmeyi düşündünüz mü? Düşündüyseniz neresi ve neden?
Ben ülkemi ve yaşadığım şehir Antalya’yı seviyorum. Açıkçası gördüğüm şehirlerden –şimdilik- Paris ve Buenos Aires çok “yaşanılası” şehirler gibi geldi. İkisi de bir ruhu olan, entelektüel anlamda sizi tatmin edecek her şeyi bulabileceğiniz şehirler. Ama yine de ülkemden çekip gitmeyi düşünmezdim. Bir de sanırım tek bildiğim iş olan hekimliği başka bir ülkede yapabilmek için gerekenler gözümde o kadar büyüyor ki hayal bile edemiyorum…

Eğer imkânınız olsa 1 sene izin ve limitsiz para verseler, haydi gez deseler, neler yapar nerelere giderdiniz?
Ne güzel olurdu… Hani lotoda büyük ikramiyeyi kazansan ne yapardın muhabbetleri vardır ya; işte bu soru bana sorulduğunda hep aynı şeyi söylerim; “Eğer büyük ikramiye bana çıkarsa size öyle bir yerden kart atarım ki Google’da zor bulursunuz”. Bu soru da böyle bir soru oldu.

Sanırım önce dersime iyi çalışır, güzel bir planlama yaptıktan sonra Kuzey Kore gibi sorunlu ülkeler dışında adım atmadık yer bırakmazdım ki Çelebi Alper oraya bile gitti, biliyorsunuz. Fakat sorumluluklarınız olunca hayal kurmakta bile zorlanıyorsunuz, sözgelimi bir kızım var ve ondan uzun süre ayrı kalmak kesinlikle hayallerim arasında değil… Yani yine yılda 1 veya 2 kez bir yerlere gitmekle yetinmek en doğrusu.
Çağlar Erözgen: “Gezmek için çalışan bir seyahat bağımlısıyım”
Patagonya

Gezmeye yeni başlayanlara tavsiyeleriniz nelerdir? Nereden başlamalılar?
İnternetin başına otursunlar, araştırsınlar. Orada her türlü gezmek isteyen için bir sürü bilgi var. Başka bir şeye gerek yok. Ama acele etsinler, Ben bu virüsü geç kaptım. Üniversitedeyken kapmış olsaydım, iyi bir “sırt çantalı” gezgin olurdum.