Almanya Dünya Mirasları (L-Z)

Lorsch’daki Manastır ve Altenmünster

Muhtemelen 9. yy ortalarında inşa edilmiş olan bu manastır geç Karolenj dönemine ait. Döneme ait kalıntıları ve etrafındaki yapılar nedeniyle kompleks UNESCO tarafından 1991 yılında koruma altına alındı.

Lübeck Hanseatik Şehri

Ortaçağ havasında olan Lübeck İkinci Dünya Savaşı’nda neredeyse tamamen yıkılmış olmasına rağmen tekrar usülüne uygun olarak yenilendi. 1987’de koruma altına alınarak listeye dahil edildi.

Magravial Opera Binası

18. yy’ın Barok tarzda inşa edilen en ünlü sahnesi olarak görülen ve saygı duyulan Magravial Opera House Giuseppe Galli-Bibiena ve oğlu Carlos tarafından yapılmış. Geçmişten günümüze ziyaretçilerini kendine hayran bırakan ve ilham kaynağı olan bina 2012’de listeye dahil edildi.

1

Maulbronn Manastır Kompleksi

Maulbronn Manastır Kompleksi, Ortaçağ izleri taşıyan ve günümüze kadar en iyi şekilde korunmuş kompleks olmasıyla biliniyor. 12 ve 16. yüzyıllar arası inşa edilmiş olan ana binanın yanında bazı yapılar Gotik üslupla inşa edilmiş. Bu hareketin Gotik üslubun kuzeyden merkez Avrupa’ya yayılmasına yardım ettiği söyleniyor. Tüm bunların yanında kompleksin ayrıntılı bir su idare sistemi olduğunu söylemek gerek. Kompleks 1993 yılında koruma altına alınmış.

Messel Pit Fosil Bölgesi

 Messel Pit Fosil Bölgesi dünyanın en zengin fosil bölgelerinden biri. Buradan elde edilen bulgular dünyanın 47 milyon yıl önceki halini ve evrimi anlatıyor. Memeli evriminin erken dönemi, memeli fosilleri ve tam haliyle hayvan iskeletleri bize günümüze kadar süregelen dramatik değişimleri gösteriyor. Bölge 1995 yılında korumaya alındı.

Museumsinsel

Berlin’de yer alan ve 5 müze içeren Museumsinsel 1824 ve 1930 yılları arasında inşa edildi. Bunlar birbirinden ayrılmış değiller fakat müze koleksiyonları ve binaları farklı-çeşitli içeriklere sahip. Her müze koleksiyonuyla bir uyum içinde ve yapıldığı dönemin güzelliğini sunar nitelikte. Museumsinsel 1999’da listeye eklendi.

2

Monastic Adası

Bu bölge manastırlar –St. Mary and Marcus, Benedictine Monastery, St. Peter and St. Paul..-ve dini motifler açısından son derece dikkat çekici ve etkileyici bir yer. 9 ve 11. yüzyılların yansımasını gördüğünüz duvar boyamaları ve dekorasyonlar etkileyici bir sanat aktivitesini işaret ediyor.

Muskauer Parkı

Prens Hermann von Puckler-Muskau tarafından 1815-1844 tarihleri arasında yapılan Muskauer Parkı kendi kulvarının en güzellerinden biri şüphesiz. Dizaynında adeta bitkilerle boyanan park 2004 yılında UNESCO’nun listesine dahil edildi.

Rammelsberg Madenleri

Rammelsberg madenleri kompleksi 1988 senesinde kapılarını kapatmadan önce aralıksız olarak 1000 yılı aşkın bir süre aktif olarak çalışmıştır. Bu uzun süren çalışma hayatı onu diğer madenlerden ayıran önemli özelliklerden bir tanesidir. Bakır, çinko, gümül ve altın gibi madenler de bu bölgede keşfedilmiştir. Rammelsberg de Goslar’la beraber 1992’de koruma altına alınmıştır.

3

Regensburg ve Stadtamhof Eski Şehri

Bu Ortaçağ kasabaları dikkat çekici binalarla dolu adeta. Romanesk ve Gotik üslupla inşa edilen yapıların yanı sıra öne çıkan özellikler uzun binalar ve duvarlarla çevrili kasabadır. Bunların yanında aristokrat evleri, geniş kiliseler ve manastırlar da önemli yapılar arasında yer alıyor. Regensburg ve Stadtamhof 2006 yılında korumaya alınarak listeye dahil edilmiştir.

Roma İmparatorluğu Sınırları

İngiltere’den Almanya’ya, İskoçya’dan Sırbistan’a kadar uzanan sınırlar ve geriye kalanlar UNESCO tarafından koruma altına alınmış durumdalar.

Speyer Katedrali

1981 yılında UNESCO’nun listesine eklenen, Romanesk üslupla inşa edilmiş bu katedral görülmesi gereken kutsal mekanlardan biri. Kurulduğu zamandan bu yana pek çok badire atlatan katedral buna paralel olarak defalarca restore edilmiş. Bu restorasyonlar esnasında dönemin havası ve kişilerin etkisine göre farklı mimari üsluplara bürünmüş, şekli neredeyse her yüzyılda bir değişmiş.

Stralsund ve Wismar’ın Tarihi Merkezleri

Bu iki merkez 14 ve 15. yüzyılda Hansa Birliği’nin önemli ticaret merkeziydi. Mimari olarak bakıldığında da döneminin özelliklerini sağladığı görebilirsiniz. Hala ilgi çekici olan merkezler 2002 yılında listeye dahil oldular.

St. Mary Katedrali ve St. Michael Kilisesi

Hildesheim’de yer alan bu iki kilise Romanesk üslupla inşa edilmiştir ve 1985’te koruma altına alınmıştır. Kiliselerin ağaç işleri, kaplamaları ve iç dekorasyonu, tarihinin yanında ayrıca dikkat çeken bir diğer özelliğidir.

4

Trier’deki Roma Devri Anıtları

 St. Peter Katedrali ve Our Lady Kilisesi Trier, imparatorluk bölündükten sonra önemli bir merkez haline gelmişti. Burada döneme ait çok sayıda eser bulabilirsiniz. Bölge imparatorluğa dair çok sayıda nadir yapıyı barındırıyor köprü, amfitiyatro, güçlendirilmiş duvarların kalıntıları gibi medeniyete atılan adımları izleyebilmeniz mümkün. Alan 1986 yılında katedraller ve kiliselerle beraber koruma altına alındı.

Upper Middle Rhine Valley

Bu bölgenin dünya mirasları listesi içine dahil edilmesinin sebebi doğasının çok güzel olması, muhteşem manzaralara ev sahipliği yapması ve yeşilin verimliliğin kucası olması değil sadece. Bunların yanında bölge kalelerin, üzüm bağlarının ve tarihi kasabaların bulunduğu bir hazine. Bu yüzden de 2002 yılında koruma altına alınmış. Fotoğraf: en.wikipedia.org

Völklingen Demir İşletmeleri

Demir ve çeliğin altın çağı denilen 19 ve 20. yy’lardan geriye kalan, orjinalliğini kaybetmemiş tek yer aslında Völklingen Demir İşletmeleri. 600.000m2 gibi devasa bir alanı kaplayan Völklingen UNESCO’nun listesine kaydedilen ilk endüstriyel kuruluş olma özelliğine sahip.

Waden Denizi

Waden Denizi Kuzey Denizi’nin güneydoğusunda yer alan gelgit bölgesidir. Çamurlu ve sulak alanlardan oluşan bölge canlı çeşitliliği açısından son derece verimlidir. Bu sebeplerden ötürü 2009 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınmıştır. Wadden Denizi yaklaşık 500 km uzunluğundadır ve 10.000 km²’lik bir alanı kaplamaktadır.  Kuş göçünde de önemli bir rol oynayan Wadden Denizi UNESCO’dan önce Almanya-Hollanda ve Danimarka tarafından korumaya alınmıştı.

Wartburg Şatosu

Wartburg Şatosu, Eisenach kasabasının 410m kadar yukarısında kayalık bir bölgede yer alıyor. Ortaçağ’dan izlere sahip olan kale 19. yy’da restore edildi ve 1999 yılında UNESCO tarafından koruma altına alındı.

5

Weimar ve Dessau’daki Bauhaus

Sanat Okulu 1919’da Weimar’da açılan ilk Bauhaus okulu mimarideki modern sanatta önemli bir rol oynamıştı. Politik sebeplerden dolayı 1925’te kapatılmasına rağmen Walter Gropius aylar sonra ikinci kez Dessau’da okulu kurdu. Okul tekrar 1933’te kapatılana kadar yenileme, mimari ve dünya alanındaki gelişmeler hakkında eğitim vermeye devam etti. 2008’de koruma altına alındı.

Wies Hac Kilisesi

1983 yılında listeye dahil edilen Wies Hac Kilisesi Rokoko tarzı mimari dokusuyla biliniyor. Geçmişi 1700’lere dayanan kilise freskleri ve ustuka işleri ile de dikkat çekiyor.

Würzburg Konutu ile Bahçeleri ve Konut Meydanı

Büyük ve son derece şaşalı, Barok tarzda inşa edilmiş bu saray prens Lothar Franz ve piskopos Friedrich Carl von Schönborn gözetimi altında yapılmış. Almanya’nın en büyük saraylarından biri olma ünvanına sahip. 1981’den itibaren koruma altında.

Zollverein Kömür Madeni

Endüstriyel Kompleksi 150 yıldan fazla geçmişi olan Zollverein Kömür Madeni zamanında dünyanın en büyük ve işlevsel madeniydi. Günümüzde bütün ekipmanları ve donanımıyla tarihi bir yapı olan kuruluş 2001 yılından itibaren korumaya alınmış durumda.