Güney Avrupa’da yer alan Arnavutluk’ta gördüğünüzde ilginizi çekecek birbirinden güzel miraslar bulunuyor. Hazırladığımız içerikte sizler için bu yerleri derledik. Keyifli okumalar.
Butrint Butrint
Arnavutluk’un Yunanistan sınırı yakınında bulunan Antik Yunan ve geç Roma dönemi etkisinde bir şehirdir. Burası günümüzde antik bir alan olarak tanımlanan bölge Vivari Kanalı’na bakan bir tepe üzerinde konumlanıyor. Bölgenin tarih boyunca birden fazla uygarlığa ev sahipliği yapması onu zenginleştirmiş ve günümüzde dünya mirası olarak kabul edilmesindeki en önemli etken olmuştur.
Bölgede yapılan kazılar esnasında bulunan eserler ve parçalar döneme hakim olan uygarlığın, imparatorluğun yansımaları gibi adeta. Antik Yunan döneminden kalan objeler, tabaklar ve seramikler son derece etkileyici olmasının yanında, heykellere dair olan kalıntılar dönemin ideal güzellik anlayışını da gözler önüne seriyor
Romalılar dönemine bakıldığında ise banyolar, çeşmeler ve dekorasyon amaçlı mozaikler göze çarpıyor. Bizans ve son olarak Osmanlı dönemine bakıldığında ise şehrin gittikçe sessizleştiği ve terkedildiği görülüyor.Bu noktadan sonra bölgenin misafirlerinin bitkiler, toz ve kaybolmak olduğu anlaşılıyor.
20. yüzyıla gelene kadar sessizliğini koruyan bölge 1944’te yapılan kazılarla ortaya çıkarıldı. Ve görüldü ki zamanında onu gizleyen bitki örtüsü, çamur birikintisi aynı zamanda koruyucu bir rol üstlenmiş. Doğanın kamuflajları sayesinde Butrint insan ve zaman etkisinden olabildiğinde az etkilenerek günümüze taşınmış ve 1996 yılında listeye dahil edilmiş.
Berat ve Gjirokastra Tarihi Bölgeleri
Berat ve Gjirokastra bölgeleri aslında tipik Osmanlı kültürünü yansıtan nadir örneklerden ikisi.
Berat’ta günümüze taşınan eserler arasında, bölgede Kala olarak bilinen bir kale, Bizanslardan kalan kiliseler ve sığınaklar bulunuyor. Bunlara ek olarak Osmanlı’nın hakimeyetinden kalan camiler ve evler de son derece güzel ve korunmuş haldeler.
Berat’tan sonra Arnavutluk’un güney kesiminde yer alan Gjirokastra bölgesine geldiğimizde dikkat çekici ve güzel mimarili 2 katlı evler göze çarpıyor. Bunların yanında 17 ve 18. yüzyıl etkisinde inşa edilen, çarşı, camiler ve iki adet kilise de bölgede mevcut.
