Rodos'ta Mutlaka Yapılması Gereken 10 Şey

1. Anthony Quinn Bay

1961 yapımlı Navarro’nun Topları filmini çekilirken bu koya aşık olan Anthony Quinn, filmden yıllar sonra da buraya gelmeye devam etmiş, hatta bu koyun müptelası olmuş. Siz de bu koya gelip de kayalıkların arasından ayağınızı denize uzattığınız da ünlü aktöre katılmadan edemeyeceksiniz. Yalnız lütfen ayağınızla beraber fotoğraf çekmeyin, modası geçeli çok oldu. Lütfen! :)

2.Şövalyeler Sokağı’nda Yürümek

Minik çakıl taşlı yolu ve sağlı sollu tarihi binalarıyla Üstatlar Sarayı’ndan eski kentin kapısına kadar giden Şövalyeler Sokağı’nda yürürken sanki her köşebaşından bir atlı şövalye çıkacakmış gibi hissedeceksiniz.

3.Müslüman Mahallesini Ziyaret Etmek

Rodos uzun yıllar Osmanlı topraklarında kaldı. Haliyle de eski kentin içinde bir Müslüman mahallesi, o mahallede de tarihi camiler var. Camilerin ve diğer binaların bir kısmı zaman içinde hasar görmüş olsa da özellikle Kanuni Sultan Süleyman Cami mutlaka görülmesi gereken bir yer.

4.Tarihi Casino Rodos’ta Konaklamak

100 yıl once Yunan adaları İtalyan işgali altındayken İtalyanlar’ın yaptırdığı bu eski otelin asıl ismi Grande Albergo delle Rose, yani Türkçe mealiyle “Güllü Büyük Otel”. Odanızdaki dekordan tutun, yemek salonundaki freske kadar herşey tarihten bir parça. Otelde Winston Churchill’den Papandreu’ya kadar herkes kalmış. 1988’de Avrupa Komisyonu Toplantısı da burada yapılmış. Ama otelin en önemli özelliklerinden biri de adanın tek casino’suna sahip olması. Biz şahsen aşkta kazananlardanız ama buraya gelmişken bir tek atıp şansınızı denemek de isteyebilirsiniz.

5.Eski kentin Ara Sokaklarında Kaybolmak

Üstadlar Sarayı, Müslüman Mahallesi, Arkeoloji Müzesi bitti, fotoğraflar da çekildi mi? Hah! Şimdi tam zamanı. Hemen Arnavut kaldırımlı yollardan eski kentin merkezine doğru yürüyorsunuz. Sağlı sollu hediyelik eşya dükkanlarından zeytin ağacından yapılmış küçük heykellerden, tasarım şile bezi gömleklere, şövalye zırhı replikalarından, hediyelik küçük uzo şişelerine kadar alabileceğiniz çok şey var.  

6.Lindos’a Gidip Eşeklerle Akropole Çıkmak

Büyük İskender’den tutun Truvalı Helen’e kadar bir çok tarihi şahsiyetin ziyaret ettiği antik kent Lindos’u siz mi ziyaret etmeyeceksiniz? Adanın merkezi Mandraki limanından 45 dakikalık bir araba yolculuğuyla varabileceğiniz Lindos’un alamet-i farikası ise akropole çıkarken 5 Euro karşılığı size bir yolculuk yaptıran sevimli eşekler. Tepeye çıktığınızda göreceğiniz manzara ise paha biçilmez!

7.St Paul Beach’te Güneşlenmek

Lindos’a gittiniz, eşeklere zulmedip akropole çıktınız, döne döne aşağı inen sokaklarda dondurma da yediniz. Ee ne duruyorsunuz? Tam kendinizi denize atmanın sırası. Lindos meydanından yukarı akropole değil de merdivenlerden aşağı inerseniz yol sizi enfes bir plaja indirir. İşte orası St Paul plajı. Günün her saati kalabalık ama suları pırıl pırıl, kumları tiril tiril. Her giden Türk’ün “Neden bizim halk plajları da böyle temiz değil?” diye hayıflanması şart.

8.Yunan Tavernasında Eğlenmek

Yunan adasına gidip de tavernaya gitmeyeni zaten dövüyorlar. Taverna gitmeyeni bir, ahtapotlu tabak fotoğrafı paylaşmayanı iki! Ama nasıl gitmesinler, nasıl ahtapot paylaşmasınlar kardeşim? Enfes donatılmış bir masa, fonda buzukili tatlı bir müziki, karafakide az bir uzo, masaya konmuş koca bir ahtapot kolu. Üstelik de Bodrum’da 50 liraya lahmacun yemiş Türk seyahatseveri tüm bu masadakilerin hepsini toplam 20 euro’ya kapatınca sevinçten Instagram’a yağdırıyor haliyle. Efendim? Rodos’ta nereye mi gidilsin? E tarihi Koukos zaten şart, üzerine bir de Türk işletmeci Nigar Hanım’ın Nikki’s tavernasını da tavsiye edelim

9.Büyük Üstadlar Sarayı’nı Gezmek

Eski kentin neresinde olursanız olun yeteri kadar çok yokuş yukarı çıkarsanız Üstadlar Sarayı’nı mutlaka bulursunuz. Bu tarif yeterli değilse o zaman müslüman mahallesindeki en büyük camiden sağa dönün diyelim de tam Türk tarifi olsun bari. St Jean Şövalyelerinin hem merkezi, hem de sarayı olan Büyük Üstadlar Sarayı (Grand Masters Palace) gotik tarzda inşa edilmiş bir bina. Özellikle Osmanlı’ya karşı senelerce şövalyelerin Rodos’u savunmak için üs olarak kullandığı bu bina adanın tarihini size solutuyor. Gerçi şövalyeler güzel filan da sonunda almış adayı işte bizim atalar.

10.Arkeoloji Müzesi’ni Ziyaret Etmek

Diyeceksiniz ki “Yunan Adaları’nda yaz günü keyif yapmaya gelmişim, bu ne müzesi, neyin arkeolojisi?”. Tamam haklısınız biraz fazla entellektüel bir tavsiye ama Rodos’un Antik Yunan’daki önemini hatırlarsanız bu müzede göreceğiniz eserlerin de size adanın o dönemdeki havasını solutacağını da tahmin edebilirsiniz. Sonuçta dünyanın yedi harikasından bir tanesi olan Kolossos Heykeli bu adadaydı, unutmayın. Üstelik bu sıcakta biraz klimalı ortam da fena olmuyor hani.