Şangay'da Nereleri Gezmeli?

Şangay; Çince Pinyin versiyonu Shanghai, Çin Halk Cumhuriyeti’nin kalbinin en hızlı attığı şehir… Şehir yapısı, koşturmacası, iş temposu, popüler yaşam ortaya bambaşka bir kent çıkarıyor. Şangay, Çin devlet sınırları içerisinde kesinlikle diğer şehirlerden farklı ve apayrı bir medeniyetin simgesi olmuş durumda… Şangay’a gelmiş iseniz ve bütün Çin’in böyle olduğunu düşünüyorsanız bütün düşüncelerinizi silmeye çalışın çünkü burası için, küçük New York demek çok da yerinde bir tabir olur. Biz, Çin sınırları içerisinde yaşadığımız için birçok kez Şangay’a gitme şansımız oldu. Bunların hemen hepsi iş ile alakalı olduğu için de gezme işi akşam vakitlerine kaldı. Eğer yolunuz bir fuar ya da iş görüşmesi için Şangay’a düşmüş ise bu yazım sizler için… İlk yapmanız gereken, yorgunluğunuzu bir kenara bırakıp kendinizi bu hareketli şehrin kollarına bırakmak ve kalacağınız süreye göre 1 gün, 3 gün ya da daha fazla gün için metro kartı edinmek… Şangay’da 1 gün ve 3 gün için sınırsız geçiş metro kartları (one day pass) var; büyük rahatlık ve ekonomik… 
Yu Yuan Garden

Buraya şehrin her noktasından metro ile ulaşabilirsiniz. Line 10’da Yuyuan Station’da inip Exit 1’den çıkıp, parkın içinden geleneksel evleri görene kadar yürümelisiniz.

Hava kararmamış ise havuzdaki balıklara bakabilir, bahçeye bilet karşılığı girebilirsiniz. Hava kararmış ise yine havuzların yanına kadar gelebilir ve ışıl ışıl mağazaların arasında dolaşabilir, ucuz alışveriş yapabilirsiniz. 

Fiyatlarda mutlaka pazarlık yapmalısınız. Çünkü burada da Pekin’de olduğu gibi fiyatlar ilk bakışta yüksek… Yu Yuan Garden’da enteresan yiyecekler bulabilirsiniz. Yurt dışından gelip Türkiye’ye ait bir şeyler bulmak isteyenler için ise çarşının tam ortasında Maraş dondurmaları satan bir dondurmacı var. Yu Yuan Garden filmlerde gördüğünüz Çin mimarisinin Şangay’daki tek örneğidir.

Shanghai World Financial Center
 
Burada, dünyanın en uzun 2. gökdeleni olarak inşa edilen 101 katlı ve görüntüsü gazoz açacağına benzeyen gökdeleni görebilirsiniz. 

Etrafındaki diğer gökdelenlere göz atabilir ve Oriental Pearl TV Tower altında fotoğraf çektirebilirsiniz.

Gazoz açacağı binası; şehir efsanesi midir bilemiyoruz ama gökdelenin tepesindeki şeklin yuvarlak olması planlanırken Japon bayrağını anımsatacağı için vazgeçilmiş ve şu anki görüntüsüne karar verilmiş. Subway Line 2 - Dongchang Road Station, çıkış Exit 4 ya da Lujiazui Station, çıkış Exit 6 olarak; iki şekilde de bu bölgeye ulaşabilirsiniz.

People’s Square - The Bund
 Akşam gezilebilecek en eğlenceli yer burası sanırım… Boylu boyunca uzanan bir cadde ve her yer ışıl ışıl… Gecenin ortasında, gündüz diyebileceğiniz aydınlıkta sokaklar… New York’taki Times Meydanı’nı hatırlatıyor bu bölge…

Trafiğe kapalı olan bu caddede insanlar yer yer dans ediyor, korolara eşlik edip şarkı söylüyor ya da karaoke yapıyor. Her yer alışveriş mağazası, küçük dükkânlar, ilginç gıdaların satıldığı şarküteriler… Hepsi yan yana çalışıyor. Bahçesi olan tek yer burada da Starbucks... Yolunuzu çevirip Rolex saatlerin ya da pahalı marka çantaların sahtelerini satmaya çalışan insanlar, bu sokaklarda cirit atıyor. Paten satıcıları ellerindeki patenleri size satabilmek için tüm hünerlerini sergiliyor. Günün yorgunluğunu alacak ve yüzünüzde hoş bir gülümseme bırakacak bir yer… Buraya ulaşmak için; Subway Line 1, Subway Line 2 veya Subway Line 8 People’s Square Station’da inmeniz ve Exit 6’dan çıkmanız yeterli…

People’s Square Caddesi’ni sonuna kadar yürüdüğünüz zaman, meşhur Şangay siluetini izleyebileceğiniz terasa çıkacaksınız. The Bund adı verilen terasta, Şangay için önemli olan bütün yapıları bir arada görebilirsiniz. Şangay’da gezilecek daha bir dolu yer var. İş için gidip akşamları vakit ayırabildiğimiz yerler bu kadar oldu. Fakat bir gün seyahat etmek için yolumuz Şangay’a yeniden düşecek, o zaman Şangay’ı yeniden yazacağım.

Özge Alsancak

Yazar Hakkında

Özge Alsancak

Selamlar, Seyr-u Seyahat gezmek isteyip de cesaret edemeyenlerin yol haritasıdır.Nereye giderim, nasıl giderim yerine, daha da nerelere gidebilirimin derdiniz olması ümidiyle yazıyorum...