arup.com
Bükreş’in Tarihi Şehir bölgesi dediğimiz yeri 1459’da Prens Valad ya da bilinen adıyla Kont Drakula tarafından Dambovita Nehri kıyısında kurulan yerdir. Şehrin diğer yerleri prens için yapılan sarayın çevresinde yavaş yavaş büyüyüp genişlenerek meydana gelmiştir.
Günümüzde ise Tarihi Şehir yani Lipscani; kafelerin, restoranların, barların, eğlence yerlerinin, alışveriş dükkanlarının, antikacıların ve sanat galerilerinin sıralandığı trafiğe kapalı geniş bir alandır. Caddeye Lipscani isminin verilmesinin nedeni ise Bükreş’in en ünlü caddesinin isminin uygun görülmesinden kaynaklanmaktadır.
Şehrin Doğu’nun Paris’i denmesinin bir numaralı nedeni olan Barok, Neo Klasik, Art Nouveau tarzlarındaki yapılar Tarihi Şehir bölgesinde yer almaktadır. Binaların bazıları özsellikle devrim zamanında yıkılmış bazıları ise yapılan restorasyon çalışmaları ile ayakta kalmayı başarmıştır.
Bölgede birçok anıt bulunmaktadır. Bir şehir haritası edinerek bu anıtları yürüyerek gezebilir ayrıca bölgenin ara sokaklarını keşfedebilirsiniz. Tarihi şehirde 2 adet Türk lokantası da bulunmaktadır. Sizi özlediğiniz tatlarla buluşturacak bu restoranlarda oturup yemeğinizi yiyebilir ardından başka bir mekanda güzel bir Bükreş limonatası içebilirsiniz.
** Şehir merkezinden 5 dakikalık yürüyüş mesafesindedir.
