Dakka Gezilecek Yerler

Dakka, tarihi çok eski dönemlere dayanan bir şehirdir. Hem ülke tarihindeki birçok olaya tanıklık etmesi hem birçok etnik ve dini gruba ev sahipliği yapması onu turistik açıdan çok zenginleştirmiştir. Dakka’ya gidince görülmesi gereken 10 destinasyonu sizin için derledik. Bu turistik noktaları ziyaret ederken kimi zaman kendinizi geçmişe yolculuk yapıyor gibi hissedecek kimi zaman ortamın sunduğu maneviyat içinde derin duygulara yelken açacaksınız.

Dakka Gezilecek Yerler

Dakka’da görülmesi gereken en önemli 10 yeri sizin için araştırdık. Lalbagh Kalesi’nden Yıldız Camii’ye, Ahzan Manzil’den Şehit Minar Anadil Anıtı’na, Bangladeş Ulusal Müzesi’nden Parlamento Binası’na; Bangabandhu Anıtkabiri’nden Dhakeshwari Tapınağı’na kadar Dakka’da yılda milyonlarca turisti ağırlayan birbirinden güzel bu yapıları mutlaka not edin.

Adını andığımız bu yerlerle ilgili detaylı bilgiler aşağıda mevcuttur.

Lalbagh Kalesi

Lalbargh Kalesi, Babür İmparatorluğu yönetiminde, 17. yüzyılda inşasına başlanmış ve asla tamamlanmamış bir kaledir. Buriganga Nehri yanında yer alır ve Dakka’nın en önemli turistik noktasıdır. Kral Muhammed Azam devrinde inşasına başlanan kale bugün günde binlerce turisti ağırlar. Kalenin üç ana binası vardır: Kral Azam’ın karısı Pari Bibi’nin mezarının bulunduğu türbe, Shaista Khan Müzesi ve Lal Bagh Camii. Türbe, kalenin tam ortasındadır. Caminin toplam üç kubbesi vardır. Lalbagh Kalesi UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde yer alır. Babür İmparatorluğu yıkılınca unutulmaya terk edilen kale günümüzde turistler tarafından ilgi görüyor. Giriş için yerel halk 20 TAKA öderken, Güneydoğu Asya ülkeleri vatandaşları 100, bunun dışında kalan ülkelerin vatandaşları 200 TAKA ödemektedir.

Ahsan Manzil

Ahzan Manzil, Babür İmparatorluğu’nda imparatorun Dakka’nın yönetiminden sorumlu tuttuğu “Nawabın” yani general veya valinin kaldığı saraydı. Günümüzde müze olan Ahzan Manzil’i yılda yaklaşık 3 milyon turist ziyaret eder. 1859 yılında başlanan inşaat 1872’de tamamlanmıştır. 1879’daki büyük Dakka depreminde geniş çaplı hasar alan saray dönemin Dakka Valisi Khwaja Ahsanullah tarafından restore edilmiştir. Sarayın mimarisinde gotizm ve Hint-Babür mimari tarzının karışımı kolaylıkla fark edilir. Giriş ücreti, herhangi bir Güneydoğu Asya ülkesi vatandaşı olmayan her turiste kişi başı 75 TAKA’dır. Ahzan Manzil’i ziyaretinizde pembe ana binadan sonra en çok, geniş ve huzur dolu bahçelerine hayran kalacaksınız.

Yıldız Camii

19. yüzyılda Mirza Golam Pir tarafından inşa edilen Yıldız Camii günümüzde Dakka’ya giden her turistin mutlaka ziyaret ettiği özel bir camidir. Toplam 5 kubbe, 4 minare ve işlemeleri ile adeta görsel şölen sunar. Tamamen İslami mimariyle inşa edilen cami bahçesinde yıldız şeklinde havuzu vardır. Dakka’nın Armanitola bölgesinde bulunan ibadethaneyi 20. yüzyılda Ali Jan Bepari isimli bir işadamı baştan sona yeniletmiş, özellikle Cami içindeki “Chini tikri” denen Çin porselenleri özenle döşenmiştir. “Parlayan Camii” diye de bilinen bu cami adını hak edecek kadar göz alıcıdır ve ister ibadet ister turistik turlar için her gün ve günün her saati ziyaret edilebilir.

Parlamento Binası

Başkent Dakka’da bulunan Parlamento binası “ Jatiya Sangsad Bhaban” ünlü Amerikalı mimar Louis Khan tarafından inşa edilmiştir. 1961-1982 yılları arasında inşası tamamlanan bina geniş bahçe ve göllerle çevrelenmiştir ve toplamda 800 bin m2’lik alanı kaplar. Böylesi fakirlik çeken bir ülkede astronomik meblağ karşılığı yapılan bir parlamento binası hala eleştiri çekse de turistler ve Bangladeş halkı yapıya büyük ilgi göstermektedir. Parlamento’nun en önemli bölümü ise kütüphanesidir. 85 bini aşkın kitap arşiviyle ülkenin en büyük kütüphanesi, özel bölümleri dışında, tüm ziyaretçilere açıktır. Daha çok 17. ve 18. yüzyıl Avrupası’nda sarayları çevrelemesi moda olan geniş çim bahçeleri refahı ve zenginliği temsil ettiği için Bangladeş Parlamentosu’nun dış dekorasyonunda tercih edilmiştir.

Bangabandhu Anıtkabiri

Bangabandhu, Bangladeş’in bağımsızlık mücadelesinde önemli rol üstlenen Mucibur Rahman’ın halk arasındaki ismiydi ve “Bengallilerin dostu” anlamına geliyordu. Bangladeş’in önce ilk başbakanı oldu sonra devlet başkanlığı görevini üstlendi ve ülkeye laiklik ilkesini getirdi. Bangabandhu, Pakistan işgali boyunca kendi ülkelerinde Urduca’yı değil anadillerini konuşmak için de mücadele vermişti. Rahman, ülkenin bağımsızlığının henüz 4. yılında, 1975’te, gerçekleşen bir askeri darbe ile öldürüldü. Rahman’ın mezarı bu anıtkabirdedir ve Bangladeşliler milli kahramanlarını ziyaret etmek için buraya gelir. Dolayısıyla yabancı turistlerin de mutlaka ziyaret etmesi gereken bir yerdir. Rahman’ın mezarı dışında onun siyasi davasını ve mücadelesini öğrenebileceğiniz bir müzeyi de gezme fırsatı yakalayacaksınız.

Dakka Ermeni Kilisesi


 

Dakka’da günümüzde yok denecek kadar az Ermeni olmasına rağmen bu kilise çok önemlidir. Zira 17. ve 18. yüzyıllarda ülkede binlerce Ermeni yaşıyordu ve yaşadıkları mahalleye bir kilise inşa ettiler. Söz konusu Ermeniler kendi topraklarında hüküm süren İran yönetimince Bangladeş’e sürülmüşlerdi. O dönemde çoğu deri ticareti yapan Ermeni nüfusunun yaşadığı bölgenin adı hala Armanitola’dır. Bangladeş’teki toplam Hristiyan oranı nüfusun yüzde 0,5’i olsa da bugün birçok turist bu kiliseyi her gün ziyaret eder. Dakka’daki Ermeni topluluğunun o dönemki en önemli ve en varlıklı ailesi Pogose ailesi idi. Devlete hem bürokrat hem tacir mensuplarıyla hizmet eden Pogoseler Dakka’da okul kurdukları gibi bu kilisenin ve şehir dışındaki birçok Ermeni kilisesinin inşasına da katkıda bulunmuştur.

Dhakeshwari Tapınağı


 

Bangladeş Devleti’ne ait olan Dhakeshwari Tapınağı Dakka’da görülmesi gereken en önemli turistik yerdir. Hint inanışına göre Dakka Tanrıçası burada halkı korumaktadır ve bu yüzden tapınağı ziyaret eden her turistin çok saygılı davranması ve tapınağı ziyaret ederken kimsenin ibadetini bölmediğinize emin olmanız beklenir. Tapınak, Bangladeş sınırlarında yer alıp Hint nüfus için en önemli olan ibadethanelerden biridir. Tarihinin 11. yüzyıla dayandığı düşünülen tapınak Dakka’nın antik ve modern bölgelerinin tam ortasında yer alır. Halkın kahraman olarak benimsediği liderlerin doğum ve ölüm yıldönümlerinde, dini günlerde, milli bayramlarda bu tapınakta toplu dualar edilir.

Bangladeş Ulusal Müzesi

Dakka Müzesi olarak da geçen ancak 1983 itibariyle resmi olarak Bangladeş Ulusal Müzesi adını alan müze; etnografya, sanat, tarih, doğa tarihi, çağdaş dünya medeniyetleri gibi farklı temalarda hazırlanan sergileriyle her gün binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlamaktadır. Dakka’nın Shahbag ilçesinde bulunan müze ülkenin en büyük müzesidir. İlk kez 1913 tarihinde kapılarını açan Dakka Müzesi’ni inşa ettiren kişi koloni yanlısı İskoç Lord Carmichael idi. Toplam dört ana binası olan müzede kalıcı sergi salonları dışında, kütüphane, gözlem laboratuvarı, fotoğraf galerisi ve geçici sergi salonları da bulunmaktadır. 20 bin m2’lik alana inşa edilen müzenin tüm kısımlarını gezebilmeniz için bir tam gününüzü ayırmanız gerekebilir.

Mainimati Budist Tapınağı Harabeleri

Dakka merkezin 70 kilometre dışında bulunan ancak Dakka’ya gitmişken görmesi elzem olan yerlerden biri Mainimati Harabeleri’dir. Buraya gelen her turist ortamın maneviyatına kendini kaptırdığını söyler ve hala Budistlerin burada dua ettiği görülür. Budist inancının en önemli ibadethanelerinden olan bu tapınağın 7.-12. yüzyıllar arasında kullanıldığı düşünülüyor. Elde yapılıp pişirilen tuğlalarla örülmüş tapınak modern dönemde yerle bir olmuştur ve elde kalan kısmı korunmaktadır. Dakka merkezden (şoförle ücrette baştan anlaşarak) taksiyle harabelere kısa sürede varabilirsiniz. Harabelerin bir kısmının günümüzde askeriyeye ait arazide bulunduğunu ve o kısmı görmenizin özel izin almadığınız takdirde mümkün olmayacağını belirtmek isteriz.

Şehit Minar Anıtı

Bangladeş’te 1952 yılında patlak veren Anadil Hareketi’nde hayatını kaybedenlerin anısı için inşa edilmiştir. Bu hareket, Pakistan işgali sırasında halka dayatılan Urduca konuşma zorunluluğuna bir başkaldırış niteliği taşır ve Bangladeşliler kendi dillerini konuşmak için mücadele vermişlerdir. Milli ruha ve bağımsızlığa çok büyük önem atfeden Bangladeşliler bu anıtı yaparak anadil şehitlerine teşekkürlerini sunar. Tarihi ve siyasi anlamından dolayı yerli halk kadar turistler de bu anıtı mutlaka ziyaret eder. Bangladeş’teki olaylar akabinde UNESCO tarafından 21 Şubat olarak belirlenen “Uluslararası Anadil Günü”nde tüm halk bu anıta çiçek bırakır, dua eder.