Kalk Gidelim Batum'a

Kurban Bayramı için halen programınızı yapmadıysanız size çok çekici bir önerim var. “Yurtdışına gitmek istiyorum ama vize işleri çok vakit alıyor” diyorsanız, Batum tam size göre. Üstelik vize işleriyle uğraşmayı bırakın, pasaporta bile ihtiyacınız yok Batum’a giderken; nüfus cüzdanıyla giriş yapabiliyorsunuz. Sadece Türkiye’den çıkarken adınız – soyadınızı yazıp imzaladığınız kâğıda damga vurduruyor ve dönene kadar kaybetmiyorsunuz. Ayrıca yurtdışı çıkış harcı da ödemiyorsunuz. O zaman haydi kalkın, Batum’a gidiyoruz.

Acara Özerk Bölgesi’nin başkenti olan Batum, İstanbul’a 1 saat 55 dakika mesafede. Havaalanından kent merkezi ise sadece 15 dakika sürüyor. Doğu Karadeniz’de oturuyorsanız araba yolculuğu ile Sarp Sınır Kapısı’na ulaşmak da çok kolay.Karadeniz kıyısında yer alan Batum Shota Rustaveli’nin vatanı, leziz lezzetlerin durağı, şehir hayatı ile doğanın buluşma noktası. Avrupa’ya kadar gitmeden kendinizi Avrupa’da hissedebileceğiniz, gün içinde doğa yürüyüşleri yaparken akşam saatlerinde renkli gece hayatını keşfedebileceğiniz, hatta dilerseniz casinolarında şansınızı deneyebileceğiniz, yabancı diliniz olmasa bile Türkçe konuşarak anlaşabileceğiniz, Gürcü halkının misafirperverliği nedeniyle hiç yabancılık çekmeyeceğiniz turistik bir yer.

Suprada Tamada Olmak
Gürcüler’de de yemek yemek çok önemli. Sofraya “supra” diyorlar ve zamanlarının büyük bölümünü supra etrafında geçiriyorlar. Supranın en önemli konusu ise kimin tamada yani sofranın lideri olacağı. Tamadanın görevi sağ eline kadehini alıp supradaki diğer kişilerin dikkatini toplayarak dostluk, barış, sevgi, arkadaşlık üzerine konuşmalar yaparak “hoş geldiniz” mesajını vermek.

Gürcü mutfağı
Gürcü mutfağı zengin bir mutfak. Supradan Gürcü peynirleri ve Saperavi şarabı eksik olmuyor. Tereyağı sosunda servis edilen peynirin adı borano ki bana göre sofranın şahı. Et ve sebzelerle hazırlanan bir çeşit güveç olan chashushuli, ıspanaklı turplu lahanalı sebze topları pkhali, kızarmış patlıcan arasına cevizli bir ezme sürülerek servis edilen badrijani nigzvit, tanesi bir kaşığı dolduran bir çeşit mantı olan hinkal, ıslatılmış yufka üzerine peynirden oluşan sinori ve bir çeşit peynirli pide olan Acara haçapurisi mutlaka denenmeli. Alkollü içecek kullanmıyorsanız meyveli gazozları denemelisiniz.
Karadeniz söz konusu olunca balığı atlamamak lazım. Kalkan, palamut, lüfer favoriler arasında. Fiyatları ise İstanbul ile kıyaslandığında neredeyse 3’te biri fiyatına.

Batum’da Gezilecek Yerler
Karadeniz’e paralel uzanan Batum Bulvarı boyunca çok güzel düzenlenmiş park alanı ve bisiklet yolu görünüze çarpacak. Fırsatınız olursa bisiklet kiralayarak bulvar boyunca gezebilirsiniz. Bulvarda göreceğiniz yapılar arasında en etkileyicisi Gürcü alfabesindeki 33 harfin yazılı olduğu, yaklaşık 130 metre yükseklikteki Alfabe Kulesi.

Sahilde yürürken İzmir Saat Kulesi’ne benzeteceğiniz kulede yaz akşamları saat 19.00 – 19.05 arasında 5 dakika boyunca ücretsiz olarak milli içkileri olan chacha ikram ediliyor.

Bulvar boyunca devam ettiğinizde dünyanın çeşitli yerlerinden esinlenilerek yapılan yepyeni komplekslerle karşılaşacaksınız. Tepetaklak duran White House, Pisa Kulesi’nin farklı yorumlanmış biçimi, Kolezyum’dan esinlenilerek yapılmış bir otel ve daha pek çoğu oldukça ilgi çekici.

Düzenlemesini Fransız asilzade ve bahçeci Michael D’Alfons tarafından yapılmış olan sağlı sollu müzisyen çocuk heykelleri ile çevrelenmiş park alanı, mini bambu ormanı, tiyatro-opera binası, 1934 senesine tarihlenen Colonnades görülmeye değer.
Rustavi Caddesi’nde yer alan farklı sanatsal çalışmaların uygulandığı binaları fotoğraflayabilirsiniz. Caddenin bağlandığı Avrupa Meydanı ve meydanın ortasında yükselen Yunan mitolojisinde bir prenses olan Medea’nın elinde altın post tutan heykeli ise kesinlikle görülmeli.

En kalabalık meydan ise Piazza Meydanı. Kendinizi İtalya’da hissedeceğiniz meydanın ortasındaki mozaik ve çevresinde kafeler uyum içinde. Bu ufak meydanda kurulan sahnede kış döneminde her cumartesi, yaz aylarında her akşam canlı performans oluyor. Meydanın çaprazında ise yuvarlak hatları ile bir Ortodoks kilisesi yer alıyor.

Dünyanın en büyük ikinci botanik parkı olan Batum Botanik Bahçesi için en az yarım gün ayırmalısınız.

Batum Çevresi
Roma döneminden kalma Gonio Kalesi Batum merkezinin 15 kilometre güneyinde ve Çoruh Nehri’nin ağzında yer alıyor. 2. yüzyılda küçük bir Roma kenti olan bölge daha sonra Bizans hâkimiyetinde kalmış ve 1547 yılında Osmanlı’ya geçmiş. 1878’de yapılan Ayastefanos Anlaşması ile ise o tarihlerde Rusya’ya dâhil olan Gürcistan’a bırakılmış. On İki Havari’den biri olan Aziz Matthias’ın mezarının da burada olduğu inancı hâkim.

Keda bölgesinde yer alan Makhuntseti Köprüsü 19,5 metre uzunluğunda ve tamamen volkanik taşlardan yapılmış. Buraya çok yakın mesafede yer alan Makhuntseti Şelalesi ise 57 metre yükseklikten dökülüyor ve Batum’un en çok fotoğraflanan yerlerinden.

Ali ve Nino Heykeli
Yedi metre yükseklikteki Ali ve Nino heykeli, Kurban Said’in romanından ilham alınarak yapılmış. Hikayeye göre heykel, Bolşevik ihtilali öncesi Azeri gençle Gürcü genç kızın imkânsız aşkını anlatıyor. Tamara Kvesitadze tarafından tasarlanan heykel müzik eşliğinde hareket ediyor. Her 10 dakikada bir buluşup sonra yeniden ayrılıyorlar.

 

TUĞÇE YILMAZ

Yazar Hakkında

TUĞÇE YILMAZ

 Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni