Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Memnuniyetle, ismim Filiz Çapan 1975 İstanbul doğumluyum, İstanbul’da yaşıyorum. 2 yıldır Josef Çapan ile evliyim, eşimin Ermeni oluşu bu kültürü daha iyi tanımama ve sevmeme vesile oldu. 6 yıl özel bir kurumda eğitim koordinatörlüğü yaptım. 2 yıldır süregelen bir görme kaybı yaşadığım için işimden ayrıldım. Bu durum hayata daha da sıkı bağlanmama neden oldu. Eşim ve ben seyahat etmeyi ruhani bir arınma ve yenilenme şekli olarak görüyoruz. Eşim tüm Orta Avrupa ülkelerini gezmiş, ben ise sadece Türkiye’de farklı şehirleri gördüm. Evlendikten sonra rahatsızlığım nedeniyle 2 yıl boyunca ne yurt içi ne de yurt dışına seyahat edemedik. Eşim doğma büyüme Kınalıadalı’dır. Bu vesileyle yazlarımız Kınalı’da geçiyor; ev deniz kenarında olduğu için her daim dalga, martı ve tekne sesleri ile huzur buluyoruz. Rutin olarak da minik teknemizle tüm adaların etrafını ve plajlarını dolaşıyoruz, fotoğraf ve videolar çekiyoruz. Artık seyahat planları yapmaya başladık, yakın zamanda İtalya seyahatimizi gerçekleştireceğiz.
Gezmek size ne ifade ediyor? Seyahatlerin hayatınızdaki yeri nedir?
Gezmek bana göre; eşsiz güzellikleri keşfetmek ve o kültürün içinde kendini bulmak demektir. Aslında yaşamımız yaşadığımız alanla sınırlı değildir, dünya insanlığa bahşedilmiş ve bizler nereyi gezmek istiyorsak imkânlar dâhilinde gidip keşfedebiliriz ama nedense bu hakkı kendimizden esirgiyoruz. Gezmek hayatın bir parçası olmalı. Farklı kültürleri bulundukları ortamda yaşayarak anlayabiliriz.
Bugüne kadar gittiğiniz yerler arasında sizi en çok neresi etkiledi?
Hiç düşünmeden söyleyeceğim yer Bozcaada ve Assos’tur. Arabayla gidildiğinde her köşesini keşfedebiliyorsunuz.
Bugüne kadar gittikleriniz arasında sizi hayal kırıklığına uğratan bir yer oldu mu?’
Bodrum-Turgut Reis’tir. Kız kardeşimle birlikte gitmiştim, kaldığımız otelin plajı marinanın yanı başındaydı ve temiz değildi. Kaldığımız süre zarfında sadece otelin havuzuna girebildik.
En son nereye gittiniz?
Çanakkale, Bozcaada ve Assos’a gittim. Çanakkale’nin misafirperver insanları ve doğası beni çok etkiledi. Bozcaada’da arabayla içlere doğru gittiğinizde bakir doğal güzellikleri keşfedebilirsiniz. Assos’un antik kentine hayran kaldım.
Sırada neresi var?
Birkaç ay sonra İtalya’ya gideceğiz; oradan da Milano, Roma, Floransa ve Venedik’e gideceğiz. Son olarak Avusturya’da eşimin kuzenine gidip, dönüş yapacağız.
Rotanızı nasıl belirliyorsunuz?
Eşim birçok Avrupa ülkesini gördüğü için seçimi bana bırakıyor, görmeyi çok istediğim yerlere sırasıyla gideceğiz, öncelik sırası doğal süreçte gelişecek.
Gezi deneyimlerinizi paylaştığınız blog ya da websiteniz var mı?
www.filizcapan.blogspot.com
Ülkelerin yeme-içme alışkanlıkları çok farklı olabiliyor. Siz gezilerinizde bu durumu nasıl belirliyorsunuz, yemek yemek için nasıl yerler tercih ediyorsunuz?
Eşim kültürü gereği damak tadına ve yemek yenilecek mekâna çok fazla önem veriyor, bu vesileyle kararı ona bırakıyorum. Farklı kültürlerin lezzetlerini denemeyi seviyorum, özellikle Ermeni ve İtalyan mutfağını çok seviyorum. Bu tarz yemekleri her yerde koşulsuz yiyebilirim.
Eğer imkânınız olsa 1 sene izin ve limitsiz para verseler, haydi gez deseler, neler yapar nerelere giderdiniz?
Eşimle ve kız kardeşimle Türkiye’de görmediğim yerleri ve tüm Avrupa ülkelerini görmek, bol bol anı biriktirmek isterdim.
