Dominika

Dominika, ya da diğer bir deyişle Dominika Milletler Topluluğu, Küçük Antiller'de yer alan bir ada ülkesidir. Karayip Denizi’nde yer alır. Kuzeyinde Guadeloupe, güneyinde Martinik Adası vardır.

10 bölgeye ayrılmış olarak yönetilen ülkenin başkenti, en kalabalık nüfusa sahip olan Roseau’dur. Ülkenin toplam nüfusu 72,660 kişiyken, başkentte yaşayanların sayısı 16,571’dir.

3 Kasım 1493 yılında Kristof Kolomb tarafından keşfedildikten sonra uzun bir kendi haline kalabilen Dominika’ya Avrupalılar 1600’lerde gitmeye başladı. Uzun bir süre Fransa, ardından da BirleşikKrallık hâkimiyeti yaşanan Dominika’da, 3 Kasım 1978 tarihinde bağımsızlık ilan edilmiştir.

Bu sömürge durumlarının da etkisiyle ülkenin resmi dili İngilizce’dir. Fransızca ise halen nüfusun büyük bir kısmı tarafından konuşulmaktadır.

Yine aynı sebeplerden ülke nüfusunun yüzde 80’i Katolik’tir. Ancak son yıllarda Protestan kiliselerinin sayısında artış görülmektedir. Dominika’da yaşayan Müslüman bir kesim de mevcuttur. İlk cami, Ross Universitesi yakınında inşa edilmiştir.

Dominika ekonomisinin büyük bir kısmı tarıma dayalıdır. Özellikle muz üretimi ön plandadır. Bu durum, yemek kültürlerinde sıkça muz kullanmalarını sağlamıştır.

Tropikal iklime sahip olan Dominika’ya gitmek için en uygun zaman Şubat-Mayıs ayları arasıdır. Bu dönemde ülkedeki fırtına ve yağış miktarı azalırken, festivaller kutlanmaya başlar.

Dominika, 10 bölgeye ayrılmış olarak yönetilmektedir. Başkenti, ülkenin en kalabalık nüfusa sahip şehri olan Roseau’dur. Diğer önemli şehirleri ise şöyledir: Portsmouth, Marigot, Berekua, Mahaut, Saint Joseph, Wesley, Salisbury, Castle Bruce, La Plaine.

Dominika’da iki ana havalimanı vardır: Douglas-Charles (önceki adı Melville Hall) ve Canefield. San Juan, Antigua, Barbados, St. Maarten, Martinik’ten uçakla gidilebilmektedir.

Tropikal iklime sahip olan Dominika’ya gitmek için en uygun zaman Şubat-Mayıs ayları arasıdır. Haziran-Kasım ayları arasında ülkede fırtınalar görülebilmektedir.

Geleneksel Dominika kıyafetine “wob dwiyet” denir. Üst üste giyilmiş pek çok parçadan oluşur. Ancak nesil değiştikçe, bu muhafazakarlık da yavaş yavaş değişmeye başlamıştır. Örneğin, geleneksel kıyafetler daha çok festival zamanı ya da özel günlerde giyilmektedir.

Dominika halkı müziği ve dansı çok sever. En sevdikleri spor ise krikettir.

Dominika mutfağı ve yemek kültürü, diğer Karayip adaları ile benzerlik gösterir. En önemli öğünleri kahvaltıdır. Yemek kültürlerinde tuzlu balık ve kızartmalar ön plandadır. Özellikle kızartmaları fast-food gibi kullanırlar. Sokak tezgahlarında kızartılmış tavuk ya da balık satanları görebilirsiniz. Bunu kahvaltı da tüketmeyi severler. Bir diğer kahvaltıları mısır unu ve sütle hazırladıkları lapadır. İngilizlerden kalma bir alışkanlık olarak yumurta, domuz pastırması ve ekmek de tüketirler.

Öğle ve akşam yemekleri için sebzeyi tercih ederler. Muz, yer elması, tatlı patates, pirinç ve bezelye sıkça kullanılan malzemelerdir. Et olaraksa en çok tavuğu severler, balık ve sığır etini de tüketirler. Etleri daha çok soğan, havuç, sarımsak, zencefil ve çeşitli baharatlarla birlikte haşlarlar.

Dominika’da zanaat gelişmiştir. Yüksek kaliteli el işi ürünlerini kolaylıkla her yerde bulabilirsiniz. Güve otu ve muz ağacından yapılan el dokuması kilimler, çantalar ve şapkalar ilk dikkat çeken ürünlerdir.

Toprak kaplar, yerel desenli tişört ve elbiseler, ahşap biblolar, kahve ve şifalı bitkiler de alınabilecek hediyeler arasındadır.

Büyük alışveriş merkezlerinin olmadığı Dominika’da yerel halkın işlettiği mağaza ve tezgahlar sabah 8’den akşamüzeri 4’e kadar açıktır.

Adanın en önemli etkinliklerinden biri Karnaval’dır. Her yıl, Paskalya'dan önce gelen büyük perhiz süresinin ilk çarşambasından önceki hafta kutlanır. Diğer Karayip ülkelerine göre çok ticari olmayan festivalde, yerel kültürle ilgili pek çok şeyi yakından görebilirsiniz.

Dominika’da her yıl Nisan-Haziran ayları arasında SanatFestivali vardır. Bu dönem boyunca galerilerde ilginç sergiler açılır, tiyatrolar yeni gösteriler sergiler ve adanın pek çok noktasında konserler düzenlenir.

Her yıl Nisan ya da Mayıs ayında Karayip Endemik Kuş Festivali düzenlenir. Amacı, kuşları korumaktır. Özel kuş gözlem turları düzenlenir.

Dominika’da adanın dışı kadar deniz altı dünyası da harikadır. Bu sebeple her yıl Temmuz ayında 9 gün boyunca Dalış Festivali düzenlenir. Yarışmalar yapılır, eğitimler verilir.

Karnaval

Epifani

Paskalyadan Önceki Perşembe

Kutsal Cuma

İşçi Bayramı (1 Mayıs)

Katolik Yortusu

Anneler Günü

Babalar Günü

Kurtuluş Günü (1 Ağustos)

Bağımsızlık Günü (3 Kasım)

Kamu Hizmetleri Ulusal Günü (4 Kasım)

Noel (25-26 Aralık)

*Yanında tarih belirtilmeyen tatillerin günü yıla göre değişmektedir.

Dominika’da tropikal iklim hakimdir. Yağmur ormanlarının da etkisiyle özellikle Haziran-Kasım ayları arasında oldukça yağışlıdır. Yıllık sıcaklık ortalaması 28 derecedir.

Adayı 3 Kasım 1493 yılında Kristof Kolomb keşfetmiştir. Ve buraya Dominika adını kendisi vermiştir. Uzun yıllar izole bir şekilde kalmayı başaran adaya 1600’lerde Fransızlar hakim olmuştur. Paris Antlaşması’nın ardından 1800’lerin başında ise İngilizlerin hakimiyetine geçmiştir. 3 Kasım 1978’de Dominika bağımsızlığını ilan etmiştir.

Dominika ekonomisinin büyük bir kısmı tarıma dayalıdır. Özellikle muz üretimi ön plandadır. 1994’teki kasırgalar ülkenin muz üretiminin 1/4'ini, 1995’te meydana gelen Louis kasırgası ise muz üretiminin çoğunu mahvetmiştir. Sonraki yıllarda ekonomi inşaat sektörü, sabun üretimi ve turizm gelirleri ile ayakta kalabilmiştir.

Ülkenin başlıca ihraç malları muz, sabun, sebze ve narenciyedir. İthal edilen ürünler ise makine, teçhizat, gıda ve kimyasal maddelerdir. Muz ihracatının ekonomide önemli bir yer tutması ve üretimin iklim değişikliği ve kasırgalardan etkilenmesi Dominika ekonomisini zaman zaman olumsuz etkilemektedir.

Dominika’da nüfusun yüzde 80’i Katolik’tir. Ancak son yıllarda Protestan kiliselerinin sayısında artış görülmektedir. Dominika’da yaşayan Müslüman bir kesim de mevcuttur. İlk cami, Ross Universitesi yakınında inşa edilmiştir.

Dominika’nın resmi dili İngilizce’dir. Bunun dışında ülkenin geçmişinin de verdiği etkiyle halkın büyük bir kısmı Fransızca da konuşmaktadır.