Annecy’de Gezilecek Yerler

Château d'Annecy restore edilmiş eski bir kilisedir. Haute-Savoie bölgesinde bulunan eski bir Fransız şehri olan Annecy’de yer alır. Belediye tarafından satın alınmış, restore edilmiş ve bir müzeye dönüştürülmüştür, Le musée-château d'Annecy. Fransız Kültür Bakanlığı tarafından koruma altındaki bir kültür ve tarih varlığı olarak sınıflandırılmıştır. 12-16. yüzyılyy arasında inşa edilmiştir. Geneva Kontları ve

Genevois-Nemours dDüklerinin ikametgahı olarak hizmet vermiştir. Pek çok kez yanan kale 17.yyüzyıl’da kaderine terk edilmiş. Daha sonra tadilat görerek kışla haline çevrilmiş ve 1947 yılına kadar bu şekilde hizmet vermiştir. Annecy şehir yönetimi kaleyi 1953 yılında satın almıştır. Monuments Historiques, onarılmasını sağlamış ve buraya bir müze kurmuştur. Tour de la Reine (Kraliçenin Kulesi) kalenin en tarihi kısmıdır. Yapımı 12. yüzyılyy’da gerçekleşmiş olan kilisenin duvarları 4 metre kalınlığındadır. Avlusunun dibinde yer alan kule ve Logis Perrière 15. yüzyıla tarihlenir. Kalenin diğer önemli parçaları Vieux Logis, Logis Nemours, Logis Neuf’tür. Kalenin terasından eski şehir görünür.

Müze, Logis Vieux ve Logis Nemours kısımlarında yer alır. Kule ve Logis Perrière kısımlarında ise bir gözlem evi vardır.

Palais de L’isle, ya da daha doğru yazılışı ile Palais de l’Île, şehre gidip de görmemenizin imkanı olmayan kuleli bir saraydır. Görmemeniz imkansız diyoruz çünkü Annecy şehrinin tam kalbinden akan bir kanal üzerinde bulunan küçük ve üçgen biçimli bir adacık üzerinde tek başına yükselmektedir.

Yapılışı 12. yüzyıla dayanan kilise, şehrin simgesi olmakla beraber, en çok fotoğraf görüntüsü alınan turistik çekim noktası olma özelliğine de sahiptir. Hatta bu özelliği ile tüm Fransa’da ilk sırada yer almaktadır.

Palais de L’isle bir geminin pruvasına benzer. Sanki Canal du Thiou isimli kanalda sabit yükselmek yerine onun üzerinde ilerleyen bir gemi hissi verir. Canal du Thiou gibi kanallar şehre Alpler’in Venedik’i ünvanını kazandırmıştır.

Geceleri, Palais de L’Isle’in ve Annecy sokaklarının, kanal boyunun ışıkları bu kanal suları üzerinde yansımakta, gündüzleri ise sarayın duvarları ve kulelerinde güneş ışığı dans etmektedir. Masallardaki saraylara benzeyen yapı, Annecy şehrinin ortaçağdan kalan mirasını günümüze taşımaktadır. Tüm ziyaretçileri güzelliğiyle büyülemektedir.

1422 yılında Kardinal Jean de Brogny tarafından St Maurice kanalı üzerine yapılan bu gösterişli bina Dominiken keşişliğine ait eski bir şapeldir (küçük kilise). Annecy’de yer alan en eski kilise Aziz Maurice’e, Annecy ve Savoy’un koruyucu azizine,, adanmıştır. Binanın büyük asma çatısı tipik Savoy Gotiği tarzını yansıtmaktadır. 15 ve 16. yüzyılları arasında Aziz Maurice’in kazandığı merkezi konum zanaat birliklerini ve asilzade aileleri kilisenin civarına benzer şapeller yapmaya teşvik etmiştir. St François de Sales ilk komünyonunu bu kilisede almıştır. Daha sonra da burada papazlık yapmaya başlamıştır. Çan kulesi 1450 yılında yapılmıştır. Ama Fransız Devrimi esnasında kısmen sökülmüştür. 1827 yılında restore edilerek mevcut şeklini almıştır.

Annecy Gölü’nün etrafı Alp Dağları ile çevrilidir. Fransa’nın üçüncü büyük gölüdür. Kendisinden önce gelen diğer iki göl ise Lac du Bourget ve Lac de Grand-Lieu’dir. 1960 yılında yürürlüğe giren son derece sıkı çevre düzenlemeleri sayesinde Avrupa’nın en temiz gölü uünvanına sahip olmuştur. Deniz sporları konusunda sunduğu imkanlardan sayesinde çok popüler bir turist destinasyonudur. Göl bundan 18 bin ,000 yıl önce Alp buzulları erirken oluşmuş, kendisine bağlayan pek çok küçük nehrin beslemesiyle canlı kalmıştır. Bu nehirler gölü çevreleyen Ire, Eau morte, Laudon, Bornette ve Biolon dağlarından akmaktadır. Ayrıca son derece kuvvetli bir yer altı nehri olan ve 82 metre derinlikten akan Boubioz da bu gölü beslemektedir.

St. Pierre Katedrali, Notre Dame de Liesse Kilisesi, St. François de Sales Kilisesi.