Struga

Struga Hakkında Bilinmesi Gerekenler 

Struga, Makedonya’nın turistik açıdan ilgi gören şehirlerinden biridir. Ohri Gölü’nün kıyısında yer alan şehrin nüfusu, yaklaşık 15.000’dir. Ohri Gölü’ne bağlı olan Kara Drin Nehri ise şehri iki yakaya ayırmaktadır. Şehir, sakin atmosferi, güzel doğası, kumsalları ve mağara kiliseleriyle dolu dolu bir tatil deneyimi sunmaktadır. Yakınında bulunan bir diğer turistik şehir olan Ohri’nin biraz gölgesinde kalsa da, Struga sahip olduğu doğa manzarasıyla ilgi görmektedir.

 
Birçok eski gezginin seyahat notlarında aktardığına göre Struga, büyük bir pazara, canlı ticaret ortamına sahip, zenginlerin yaşadığı bir şehirdir. Struga’nın tarihinin, 6.-7. yüzyıla kadar dayandığı söylenmektedir. Bu dönemde bölgede Berezit adlı bir kavmin yaşadığı bilinmektedir. 9. yüzyıldaki Roma İmparatorluğu hâkimiyetinde ise bölgede özerk yönetimler oluşmuştur. 893-927 yılları arasında Bulgar idaresine giren şehir, 1390’larda Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılmıştır. 1912 yılına kadar Osmanlı yönetiminde gelişim gösteren bölge, ardından Yugoslavya Krallığı’na bağlanmıştır. 1943’te Krallık ortadan kalkmış, Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti yerini almıştır. 1991 yılında da Makedonya’nın Yugoslavya’dan bağımsızlığını ilan etmesiyle Struga Makedonya Cumhuriyeti içinde yer almıştır.
 
Struga, doğal güzelliklerinin yanı sıra kültürel açıdan da aktif bir yaşantıya sahiptir. Şairler Konstantin ve Dimitar Miladinov'un doğum yeri olan şehirde her yıl ağustos ayında, Şiir Köprüsü’nde, dünya çapında şair, yazar ve sanatçılar tarafından ilgi gören, Struga Şiir Akşamları adlı etkinlik düzenlenmektedir.
 
Struga, daha kalabalık olan Ohri’den biraz daha sakin ve huzurlu bir şehirdir. Eski Struga çarşıları, yüzyıllardan beri duran cami ve kiliseleriyle Makedonya’nın önemli bir kültür şehridir. 

Struga Nerededir? 

Struga, Balkanlar’da yer alan Makedonya Cumhuriyeti’nin güneybatısında yer almaktadır. Ohri Gölü’nün batı yakasında, Ohri Gölü’nden kaynak alan Kara Drin Nehri’nin etrafındaki düz arazide kurulmuştur. Ülkenin başkenti Üsküp ile arasındaki mesafe yaklaşık 187 kilometre, Ohri ile ise 15 kilometredir. 

Struga’ya Nasıl Gidilir? 

Üsküp’ten Makedonya’nın diğer şehirlerine olduğu gibi Struga’ya da doğrudan otobüs seferleri bulunmaktadır. Struga’nın yakınında bulunan Ohri’den de otobüsle şehre ulaşmak mümkündür. Ohri’den bir diğer seçenek ise taksidir.
 
Struga’da aynı zamanda Avusturya, Almanya, İsviçre, İtalya ve Slovenya arasında otobüs seferleri düzenleyen bir acente de hizmet vermektedir. 

Struga’da Yapılacaklar 

Struga sahip olduğu doğal alanlarla birçok doğa aktivitesine imkân sağlamaktadır.
 
Dağcı ve ekolojik topluluk olan Zakamen, Ohri ve Struga çevresinde dağcılıkta en popüler ve aktif olan gruptur. Amacı dağcılığın korunması ve geliştirilmesi, doğal güzellik ve zenginliğin korunması, ekolojinin tanıtılması olan Zakamen, zorlu ve oldukça tatmin edici bir deneyim olan dağcılık konusunda gittikçe gelişim göstermektedir. Amatör ve profesyonel her katılımcıya açık olan bu aktivite, yaşam boyu unutulmayacak bir deneyimdir. Doğanın muhteşem yönlerini keşfetme ve kolektif iş yapma imkânı sunan dağ tırmanışı, Struga’da ilgi gören bir aktivitedir.
 
Ohri Gölü kıyısında olan Struga, bu imkânını dalış yoluyla değerlendirmektedir. Gölün berrak sularında, deneyimli dalış ekibiyle su altını keşfetmek mümkündür.
 
Struga ve Ohri’yi kuşbakışı izlemek içinse paraşütle gökyüzünde gezinti yapma imkânı bulunmaktadır. Bölgeyi tanıma fırsatı sunan bu deneyim unutulmaz anlar yaşatmaktadır. 

Struga’da Görülecek Yerler 

Struga’nın merkezinde bulunan, 16. yüzyıldan kalma bir yapı üzerine 1835 yılında inşa edilen St. George Kilisesi, 19. yüzyıldan kalma freskleri bünyesinde barındırmaktadır. Fakat kilisenin asıl hazinesi, 13. ve 19. yüzyıllardan kalma ikonları ve 1267’de yapılmış St. George’un resmidir. Geçtiğimiz yüzyılın ortalarında araştırmacıların ilgisini cezbenden Struga’nın kültürel mirası içinde St. George Kilisesi’nin ikonaları da önemli bir yer edinmiştir. 1990 yılında kilisenin çatısında yapılan yenileme esnasında 16. ve 19. yüzyıllardan kalma, ellinin üzerinde ikon keşfedilmiştir. Bu keşif, kültür ve bilim camiasında büyük bir sürpriz olarak karşılanmıştır. İkonlar, korundukları ve sergilendikleri bir galeride görülebilmektedir.  
 
Başmelek Mikail Mağara Kilisesi, Radozda Köyü’nün kayalıklarındaki doğal mağaralarda inşa edilmiştir. Kilise bugünkü görünümüne, içindeki fresklerle birlikte 14. yüzyılda kavuşmuştur. Bulunan fresklerin bir kısmının tarihi ise çok daha eskilere, 12. yüzyıla dayanmaktadır. Tüm Hristiyan tarihinde en eski fresk örneklerinden olan bu boyalar, uluslararası alanda dikkat çekmiştir. Bu fresklerden biri olan “Hona Şaşkınlığı” kompozisyonu, oldukça ilerici ve yenilikçi olarak nitelendirilmektedir.
 
Etnoloji, arkeoloji ve doğa bilimi olarak üç bölüme sahip olan Dr. Nikola Nezlobinski Müzesi ise zengin bir koleksiyona sahiptir. Bölgenin kültürü, tarihî ve doğal yaşantısı ile ilgili ayrıntılı ve aydınlatıcı bilgilere bu müze aracılığı ile ulaşmak mümkündür.