Koper’de Gezilecek Yerler

Özellikle yaz aylarında ve haftasonları sıklıkla Koper Limanı’ndan kruvaziyer gemileri hareket etmektedir. Buradan kalkan gemiler, Adriyatik ve Akdeniz’deki limanları dolaşır. Kruvaziyer turuna katılmak istemezseniz, limanı şöyle bir gezdikten sonra, yürüyerek birkaç dakika içinde eski kent merkezine ulaşırsınız. Alışveriş yapacak bir yerler ararsanız, liman çıkışında sağa sapın ve 5-10 dakika yürüyün. Hemen ileride, Piranska Caddesi ile Pristaniska Sokağı’nın kesiştiği noktada bir pazar göreceksiniz. Burada alışveriş yapabilirsiniz. Aynı zamanda Piran’a giden otobüsler de buradan kalkmaktadır. Kruvaziyer gemilerinin yanaştığı limanda bulunan alanda çok sayıda tur şirketi vardır. Bunlar, jubljana, Bled, Trieste, Postojna Caves, Piran ve Skocjan Caves gibi turistik alanlara günübirlik turlar düzenler. Fiyatları uygundur. Sadece, yetişmeniz gereken bir otübüs veya trenininiz varsa, sizi zamanında Koper’e geri getireceklerinden emin olun.

Koper, Adriyatik kıyısında çok özel bir hatta bulunuyor. Adriyatik kıyısındaki pek çok Sloven ve İtalyan şehri ile kasabasında burayı merkez alarak günübirlik gidip dönebilirsiniz. Bled, Piran, Portoroz ve Trieste bu şekilde ziyaret edilebilecek şehirlerin bazılarıdır. Özellikle Piran, her görenin büyülendiği muhteşem bir şehirdir. Bu kadar yakınına gitmişken ve yeterli zamanınız varsa mutlaka günü birlik turlarla Piran’a uğramanızı tavsiye ederiz

Koper’e gelen turistlerin mutlaka ziyaret ettiği bu kilise şehrin merkezini oluşturan ana meydan olan Tito Meydanı’nda yer alır. Kilisenin tarihi 12. yüzyıl Roma Antik Dönemi’ne kadar uzanır.

Kentin kendi psikoposluk bölgesini kurduğu dönemde inşa edilen Assumption Katedrali, gotik ve rönesans mimarisinin özelliklerini taşır. Katedralin içinde, başta 1516 yılında Vittore Carpaccio tarafından yapılan Tahtta oturan Çocuklu Madonna, olmak üzere, sayısız sanat eseri vardır.

Koper’e ister demir yolu, ister kara yolu isterse deniz yolu ile gidin, kentte göreceğinizi ilk yapı 54 metre yüksekliğindeki Çan Kulesi’dir (Bell Tower). Tito Meydanı’nda yer alan ve artık Assumption Katedrali’nin bir parçası okarak hizmet veren olan bu kule orijinalinde Roma surlarının bir parçasıdır. 15. ve 17. Yüzyıllar arasında ayin yeri olarak kullanılmış olan bu kule aynı zamanda kentin panoramik manzarasına sahiptir. Yalnız Bell Tower’ın gözetleme platformuna ulaşmak için 204 merdiven çıkmanız gerekiyor. Burası aynı zamanda şehirde yönünüzü bulmak için kullanabileceğiniz bir merkez noktasıdır. Bir haylı küçük bir şehir olan Koper, daracık kıvrılan yollarla denize açılır. Şehri gezmenin en keyifli tarafı bu yollarda kendinizi akışa birakıp kaybolmaktır. Naslolsa Çan Kulesi’ne baktığınız an nerede olduğunuzu anlayacaksınız.

Eski Şehrin merkezinde bulunan Tito Meydanı (Titov Trg) Koper şehrinin en ünlü yeridir. Etrafı tarihi evlerle çevrilidir. Bu meydandan, arnavut kaldırımlı Čevljarska Sokağı’na girdiğinizde güney limanına, Kidričeva Sokağı’na girdiğinizde ise batıdaki marinaya ulaşırsınız.

Tito Meydanı’nın güney tarafında yer alan heybetli ve güzel yapı, Praetorian Sarayı’dır. Bu saray yaklaşık 800 yıl boyunca yönetim merkezi olarak kullanılmıştır. Binadaki Venedik gotik tarzı mimari eklemeler ise 15. yüzyıla aittir. Venedik Cumhuriyeti’nin yıkılmasından sonra farklı amaçlarla kullanılan saray, 1990 yılında kapsamlı bir renovasyondan geçmiştir. Saray, günümüzde ise belediye binası ve turist danışma merkezi olarak hizmet veriyor.

Meydana ismini veren Josip Broz Tito (7 Mayıs 1892, Kumrovec - 4 Mayıs 1980, Ljubljana), Yugoslavya devletinin kurucusudur. Marksist-Leninist görüşlere sahip devlet ve siyaset adamı, on beş çocuklu fakir bir köylü ailesinin yedinci çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Babası Hırvat, annesi Sloven’dir.

Alman Nazi birliklerinin, 1941'de Yugoslavya'ya girmesi, çok milliyetli insan gruplarından meydana gelen ülkenin parçalanmasına yol açtı. Daha sonra Nazi Almanya’sının Rusya'ya (SSCB) saldırması üzerine, Yugoslavya Komünistleri de Tito başta olmak üzere bir direniş hareketini teşkilatlandırmaya başladı. Tito, Yugoslavya halkını birlik, beraberlik, kardeşlik ve bağımsızlık çağrısı yapan bir bildiriyle ayaklandırdı. Ayaklanmanın hızla yayılması sonucu Yugoslavya'nın yarısı bağımsızlığa kavuştu. Tito ve kendisine bağlı Partizanlar grubu bir anda Yugoslavya'da herkes tarafından tanındı. Almanların yoğun baskılarına rağmen, Partizan grubunun hareket ve fikirleri benimsendi. Tito hareket ve kabiliyetleri yüksek, vatanları için gözlerini kırpmadan canlarını verebilecek işçilerden meydana gelen, gerilla tugayları kurdu. Hitler 1943'te Partizan hareketlerinin bu şekilde kuvvetlenmesi üzerine Neretva ve Sutjeska'ya saldırıda bulundu. Tito taraftarı Partizanların bu saldırıda 6000'in üzerinde kayıpları olmasına rağmen, Alman kuşatmasına karşı koyarak geri püskürttüler.

1943 yılında, İtalya’nın Almanya'ya teslim olmasından sonra, partizan grubunu komuta eden Tito ise SSCB ve diğer büyük devletlere haber vermeden gizlice Partizan parlamentosunu (Yugoslavya Antifaşist Ulusal Kurtuluş Konseyi) topladı. Bir geçici devrim hükümeti kurdu. Yugoslavya'nın eşit halklardan meydana gelen federal bir topluluk olduğunu ilan etti. Bu çalışmalarından dolayı Tito'ya 1943'te Yugoslavya Mareşalliği, daha sonra Hükümet Başkanlığı ve Başkomutanlığı da verildi (7 Mart 1945). Aynı yıl seçimlere gidildi. Tito'nun partisi olan Halk Cephesi seçimlerde galip çıktı. Seçimlerden hemen sonra resmen Yugoslavya Federal Cumhuriyetini kurarak ülkedeki monarşi (krallık) yönetimine son verdi.

Koper Bölge Müzesi (İngilizce adıyla Koper Regional Museum, İtalyanca: Museo regionale di Capodistria) 1954 yılından beri son derece geniş ve ferah bir erken 17. yüzyıl binası olan Belgramoni Tacco Sarayı’nda bulunmaktadır.

Slovenya’nın Primorska bölgesindeki taşınabilir kültür mirasının korunması, bakımı ve yönetiminden sorumlu olan müze ilk olarak 1911 yılında Tarih ve Sanat Belediye Müzesi (İngilizce: Municipal Museum of History and Art, İtalyanca: Museo Civico di Storia e d'Arte) adıyla kuruldu. 100. yılını kutladığı 2011 yılında bu özel yılın şerefine bir kalıcı koleksiyon sergisi açtı. Serginin adı “Serenissima, Napolyon ve Habsburglar Arasında” (Between the Serenissima, Napoleon and the Habsburgs) idi ve gerek bu serginin hakkını vermek gerekse de 10. yılın hakkını vermek adına büyük alımlar yaparak koleksiyonun zenginleştirdi.

Koper’de toplamda üç tane müze bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi olan Koper Regional Museum, esas olarak Venedik ve Rönesans dönemlerine ait eserleri sergiler. Şehirdeki bir diğer önemli müze çoğunlukla yerel sanatçıların eserlerinin sergilendiği Galerija Meduza’dır.

Bonifika, Muda gate, Prešeren meydanı, Da Ponte çeşmesi, Loggia, Foresteria, Armeria,

Venedik evleri, Carpaccio meydanı, Taverna.