Güney Jeolla Eyaleti olarak da bilinen Jeollanam-do Kore’nin güneybatısında bulunuyor. Çok çeşitli turistik merkezlere ev sahipliği yapan bölge, binlerce göçebe kuşun habitatı olarak bilinen Suncheonman Bay da dâhil olmak üzere çok sayıda doğal siteyi barındırıyor. İrili ufaklı binlerce adaya sahip olan bölge ‘Slow City’ konseptinde yaşayan şehirleri, Boseong yeşil çay tarlaları ve gezilecek onlarca noktası ile ülkenin en popüler turizm merkezlerinden biridir. 2010 yılından beri F1 Kore Grand Prix’inin düzenlendiği Güney Jeolla aynı zamanda geleneksel Kore müziği olan ‘pansori’si ve çok ünlü bir halk şarkısı olan ‘arirang’ı ile de ünlüdür.
Burada mükemmel manzaralara sahip, gezip görülmesi gereken çok sayıda lokasyon bulunuyor. Eğer bir liste yapılacak olsaydı Boseong’daki yeşil çay tarlaları muhtemelen listeye ilk sıradan giriş yapardı. Buradaki çay tarlalarının geçmişi Japon işgali günlerine kadar uzanıyor. Bir telekomünikasyon firmasının burada çektiği başarılı bir reklamdan sonra film çekim merkezi olarak da popülerleşen çay tarlaları, mayıs aylarında düzenlenen Dahyangje Çay Festivali’nin de düzenlendiği yer. ‘Daehan Dawon Tea Plantation’ olarak da bilinen Boseong çay tarlalarına giderken enfes bir yoldan geçeceksiniz. Sedir ağaçları eşliğinde ilerleyen yol boyunca yemyeşil tarlalar adeta cennetten bir köşe gibi. Yolun yaklaşık 300 metre aşağısında yerli ürünleri satan bir market görebilirsiniz. Marketi geçtikten sonra ise küçük bir gölet sizi bekliyor olacak. Göl çevresinde kafeler ve restoranlar bulunuyor. Çay tarlalarına ulaşmaya ise tek bir adım kaldı. Binaları geçtikten sonra yeşili tüm çıplaklığıyla karşınızda görebilirsiniz. Yaz aylarında 09.00-19.00 saatleri arasında ziyaret edebileceğiniz bu yeşil cennete giriş ücreti ise 4000 won.
Yeşilin her tonunu görebileceğiniz Güney Jeolla’da atlanmaması gereken rotalardan biri de Suncheonman Bay National Garden’dır. Doğal bir habitatı koruma alanına çevirmek için kurulan bu ulusal parkta 505 ağaç ve 113 çiçek türü bulunuyor. Özellikle birbirinden güzel laleler ve açelyalar kesinlikle görülmeli. Eğer burayı mayıs ayında ziyaret ederseniz 30 dönümlük alanı kaplayan ve harika bir sarı dalga görünümü oluşturan kanola çiçeğinin açışını görebilirsiniz. Ulusal parkın içinde Suncheon Lake Garden ve 16 ülkeden 140,000 çocuğun her temada çizdikleri resimlerin sergilendiği Bridge of Dreams gibi ilgi çekici alanlar da bulunuyor. Mayıs ve eylül ayları arasında 08.30-20.00 saat aralığında hizmet veren Suncheonman Bay’ın giriş ücreti ise 8000 wondur.
Eğer doğayı keşfetmek ve tarihi anlamak için sürekli gezmek istiyorsanız Güney Jeolla’da lokasyon bulmak hiç de zor değil. Adalarıyla ünlü eyaletin Cheongsando ve Hongdo adaları turistlere eşsiz panoramik manzaralar ve vahşi bir yaşam sunuyor. Doğal güzelliklerin yanı sıra Mokpo kentinde gezilecek tarihi yerler de bir hayli fazla. Mokpo Ulusal Tarih Müzesi, Mokpo Köprüsü ve Kore Ulusal Deniz Müzesi bunlardan sadece birkaçı. Boş vakit bulabilirseniz Tuz Galerisi, Yudalsan Dağı ve Gatbawi Kayası da görülmeye değer yerlerdendir.
Kore yarımadasının en sıcak havasına sahip olan Güney Jeolla, tarım ürünlerinden elde ettiği gelirle ayakta duran bir bölge. Yaklaşık 2 milyonluk nüfusa sahiptir. Beş şehirden ve on yedi ilçeden oluşan eyalette ulaşım sistemleri oldukça gelişmiştir. Adalar arasındaki trafiği feribotlar sağlıyor. Demiryolunun da kullanıldığı bölgede en popüler ulaşım aracı ise otobüslerdir. Hemen hemen her şehirde bir otobüs terminali bulabilirsiniz.
‘Kore’nin ekmek sepeti’ olarak bilinen Güney Jeolla ziyaretçilerini yemekleriyle de şaşırtıyor. Seomjingang ve Yeongsangang nehirlerinin geçtiği bölge, bu sayede çok verimli topraklara sahiptir. Eski dönemlerde, üç beyaz ürünü(pirinç, pamuk ve koza) çok sayıda üreten anlamına gelen ‘Sambaek’ bölgesi olarak anılan eyalet günümüzde yemek turizminin de önemli bir noktası haline gelmiştir. Ayu balığının ızgarada pişirilmesiyle elde edilen ‘euneogui’, baharatlı barbekü ‘gwangyang bulgogi’, pirincin bambuda buğulanarak elde edildiği ‘daetongbap’ en ünlü yemeklerdendir. Ve tabi ki böylesine lezzetli yemekleri yedikten sonra çay tarlalarıyla meşhur burada çay içmemek olmaz.
