Hapishane temalı filmlerin çok ilgi gördüğü psikolojik ve sosyolojik araştırmaların da konusu olmuştur. Listede hapishane temalı Prison Break filminden The Green Mile filmine dek hafızalarda uzun süre yer etmiş önemli filmler yer almaktadır. Filmlerin bazıları tamamıyla hapishanede geçerken bazılarındaki hapishane sahneleri filmin tamamına yayılmasa da kilit öneme sahiptir.
1- The Shawshank Redemption (Esaretin Bedeli)
Esaretin Bedeli hapishane temalı filmlerin içinde İMDB’ye göre en iyi filmlerden biri ancak, film sadece bir hapishane filmi değil, ondan çok fazlasını anlatan sinema sektörünün en başarılı filmleri arasında zirvede olan bir başyapıttır. Stephen King’in bir öyküsünden Frank Darabont tarafından 1994 yılında sinemaya uyarlanmıştır. Tim Robbins ve Morgan Freeman’ın başrolünde olduğu film özellikle final sahnesiyle kendinden uzun yıllar söz ettirmiştir.
Filmin konusu; başarılı bir bankacı olan Andy Dufresne, karısını ve sevgilisini öldürmek suçundan Shawshank hapishanesine ömür boyu hapis cezasını çekmesi için gönderilir. Hapiste sessiz bir kişilik olarak dikkat çeken Dufrense, yıllardır hapiste olan Red ile güzel bir dostluk kurar. Ve uzun yıllar haksız yere girdiği hapishanede istemediği işler yapmak zorunda kalır.
2- The Green Mile (Yeşil Yol)
Tom Hanks’in başrolde yer aldığı, Frank Darabont ve Stephen King’’in işbirliği sonucu gerçek bir olaydan uyarlanan The Green Mile filmi 1999 yılında ortaya çıkmıştır. Filmi tartışmasız en ünlü karakteri 2012'de hayatını kaybeden Michael Clarke Duncan’ın canlandırdığı John Coffey’di.
Filmin konusu; idam mahkûmlarını hücrelerinden alıp, infazlarının gerçekleşeceği bir millik bir mesafede onlara eşlik eden bir infaz görevlisinin, iki küçük kızı öldürmekten idama mahkum edilen bir adamla olan diyalogu konu alınıyor. İdam mahkumu Coffey aslında iri cüssesine rağmen oldukça duygusal bir yapıya sahiptir. Bunu gören Edgecomb, ona gerçekten bu suçu işleyip işlemediğini sorar. Böylece hayatı boyu unutamayacağı bir insanı tanımış olur.
3- Cool Hand Luke (Parmaklıklar Ardında)
Parmaklıklar Ardında aynı adlı romandan 1967 yılında uyarlanan film, Paul Newman ve George Kennedy’nin müthiş oyunculukları ve başarılı senaryosuyla en iyi filmler listelerine girmeyi başaran yapımlardan biridir. Unutulmaz birçok sahne barındıran film, Luke’un otoriteye başkaldırısı ve firar girişimleriyle hatırlanıyor. Film daha çok Paul Newman’ ın canlandırdığı ‘Luke‘ karakteri üzerine yoğunlaşıyor
Filmin konusu; hiçbir neden yokken işlediği suçlar yüzünde hapishaneye giren prangalı mahkum Luke, tutsak olduğu hapishanenin kurallarına uymayan yalnız bir adamdır. Her gönderildiği hapishanede yeni arkadaşlar edinir ve yeni hikayeler başlar. Ancak oradan sıkıldığında bir şekilde kaçar, yeniden suç işler, yakalanır, hapse girer. Bu döngü defalarca tekrarlanır.
4- Law Abiding Citizen (Adalet Peşinde)
Başrollerini ünlü oyuncular Gerard Butler ve Jamie Foxx‘un paylaştığı Law Abiding Citizen gerilim/aksiyon türünde 2009 yapımı film. Adalet Peşinde, adalet sistemindeki çarpıklığı gözler önüne seren ve bir bölümü hapishanede geçen bir yapım. Filmde diğer filmlere göre daha az hapishane sahnesi mevcut.
Filmin konusu; Clyde Shelton (Butler) eşi ve kızı ile mutlu bir hayat süren bir mühendistir. Bir gün iki saldırgan Shelton‘ın evine gelir ve onun gözleri önünde eşi ve çocuğuna tecavüz ettikten sonra onları öldürür. Saldırganlar yakalanır. Avukat Nick Rice (Foxx) saldırganlarla bir anlaşma yapmıştır. Mahkeme saldırganlardan birini ölüm cezasına çarptırırken diğerine çok az bir ceza verir. Karardan hiç memnun olmayan Shelton adaleti kendi elleriyle uygulamaya karar verir. Artık tek bir amacı vardır; bu olayda suçlu gördüğü herkesi birer birer ortadan kaldırmaktır.
5- Papillon (Kelebek)
Tüm zamanların en iyilerinden birisi olarak gösterilen Papillon, 1973 yapımı sadece hapishane filmleri sevenler için değil, tüm sinemaseverlerin izlemesi gerek bir başyapıt. Başrollerinde Dustin Hoffman ve Steve McQueen oynuyor. Gerçek olaylara dayalı senaryosu ve başroldeki ikilinin hapishaneden kaçmak için sonuna kadar ettikleri mücadelenin başarılı bir şekilde resmedilmesiyle kült statüsüne yerleşmeyi başarmıştır.
Filmin konusu; Lakabı kelebek olan Charriere, haksız yargılandığı bir mahkeme tarafından kaçmanın imkansız olduğu bir adadaki hapishaneye gönderilir. Yolda tanıştığı Louis’ le, kaçma planlarını daha mücadeleci olarak sürdürecektir. Ancak onlarca kez denemelerine karşın tam 20 yıldır bu hapishaneden kaçamamışladır. Ancak ikisi de hiç vazgeçmeyecek, sonuna kadar şanslarını zorlayacaklardır.
6- American History X (Geçmişin Gölgesinde)
Edward Norton’ın olağanüstü performansıyla ününe ün kattığı 1998 yapımlı ırkçılık karşıtı izlenmesi harika en önemli filmlerden biri. Neo-nazi örgütün azılı bir üyesinin sokakta bir Afro-Amerikalı’yı öldürdükten sonra girdiği hapishanede yaşadığı derin değişimi anlatan film unutulmazlar arasında.
Filmin konusu; Neo Nazi bir adam olan Derek, babasının katilini bulup öldürme hırsıyla doludur ve tüm şiddetini dışarı yansıtır. Oturduğu bölgede kurulan beyaz hareketin lideri olur. Son derece zeki olan Derek, bu zekasını kasabayı karıştırmak için kullanmaktadır. Bir gün başına fena bir dert alır; birini öldürür ve hapse girer. Sonrasında ise neden ırkçı olduğunu sorgular.
7- Celda 211 (Hücre 211)
Celda 211, Daniel Monzon’un yazıp yönettiği 2009 İspanya, Fransa ortak yapımı bir aksiyon-dram filmidir. Son dönemin en başarılı İspanyol filmlerinden olan Celda 211, Temposu bir an bile düşmeyen, sürükleyici ve bir o kadar da etkileyici bir başyapıt. Genel olarak hapishanedeki mahkumların, kötü koşullarda muameleye maruz bırakılmalarına bir eleştiri mesajı veriyor. . Otorite ile mahkum ilişkisini çok başarılı bir şekilde yansıtan film şok edici sonuyla unutulmazlar arasına giriyor. Başrollerinde Alberto Ammann, Luis Tosar, Marta Etura gibi isimlerin yer aldığı film, 2010 Goya Ödülleri’nde 8 ödül kazanmıştır.
Filmin konusu; Juan adlı genç adam, gardiyan olarak işe başlayacağı hapishaneyi dolaşırken birden mahkum isyanının ortasında kalır ve üzerinde sivil kıyafet olduğundan mahkumlardan birisiymiş gibi davranarak kurtulmaya çalışır. Juan, isyan bitene kadar mahkum rolünü devam ettirmek zorundadır. Film, isyanın gelişimiyle tüm gidişatın çok farklı noktalara yönelmesini anlatıyor. Otorite ile mahkum ilişkisini çok başarılı bir şekilde yansıtan film şok edici sonuyla unutulmazlar arasına giriyor.
8- Felon (Mahkum)
Bir insanın normal giden hayatının ansızın nasıl altüst olabileceğini çok sarsıcı bir şekilde anlatan filmde evine giren bir hırsızı vuran kahramanımızın ailesinin dağılma sürecinin yanında hapishanede yaşadığı gerilim dolu süreç aktaran, başrollerini Stephen Dorff ve Val Kilmer’ın paylaştığı 2008 yapımı film.
Filmin konusu; hayatı ve işi yolunda giden biri ailenin, bir gece evine hırsızın girmesiyle aile babası Wade Porter (Stephen Dorff) hırsızı bir sopa darbesiyle öldürür. Film buradan sonra hapishanede geçmektedir. Hapishanenin dışarıdan görünmediği gibi olduğunu ve hapishane gardiyanlarının pisliklerini gözler önüne seren bir film.
9- The Last Castle (Son Kale)
David Scarpa'nın, bir öykü tarzı romanı son kale, Graham Yost'un katılımıyla film senaryosu haline getirilmiş ve beyazperdeye sunulmuştur. Başarılarıyla efsane olmuş bir generalin bir operasyonda yanlış emir vermesi nedeniyle hapse girmesi ve sonrasında diğer mahkûmlarla kurduğu ilişki sonrasında bir lider olarak ortaya çıkarak yönetimle girdiği zorlu mücadeleyi anlatıyor. Amerikan ordusu üst düzey subayları arasında yaşanan psikolojik harp, temasını işleyen filmin tamamı, tek bir mekanda geçer. Başrollerini, Robert Redford, James Gandolfini, Mark Ruffalo paylaşır.
Filmin konusu; Askeri cezaevindeki mahkûmlar arasında rütbesi en yüksek asker olduğundan oldukça dikkat çeker. Mahkûmlara karşı kötü muamele gösteren hapishane müdürüne karşın, cezaevinde askerlerin toplu şekilde hareket etmesini sağlar ve kısa sürede yeniden saygı kazanır. Şimdiki hedefleri hapishaneyi ele geçirip yönetimin değişmesini sağlamaktır.
10- Escape from Alcatraz (Alkatraz’dan Kaçış)
Clint Eastwood ve New York’ ta Beş Minare filminin de oyuncu kadrosunda olan Danny Glover‘ in başrollerde olduğu,1979 yılında Don Siegel ve Clint Eastwood işbirliğinde çekilen beşinci ve son filmin senaryosudur. Film gerçek olaylara dayanıyor. Kaçılmasının imkansız oluşuyla ünlü Alkatraz Adası Hapishanesi’nin façasını bozan kaçış hikayesi oldukça başarılı bir şekilde ele alınıyor.
Filmin konusu; Dünyanın en sıkı korunan hapishanesi olarak bilinen Alcatraz'dan o zamana kadar kimse kaçamamıştı. 'O zaman' Frank Morris'in kaçtığı zamandır. Frank, Alcatraz'dan kaçabilen tek mahkûmdur ve bu gerçek bir olaydır. ?Don Siegel'ın filminde Frank Morris'in Alcatraz'dan kaçış macerası anlatılıyor.