Hollanda gezimizin ikinci gününe Delft ile devam ediyoruz. Lahey’den araba ile Delft'e geliyoruz. Yolculuğumuz yaklaşık yarım saat sürüyor. Eğer, Amsterdam'dan geçecek olursanız, tren yolculuğu yaklaşık 40 dakika sürüyor. Bilet fiyatı ise gidiş-dönüş kişi başı 22 Euro. Kısa bir mesafe için bilet fiyatı biraz yüksek. Ancak, bu sevimli şehir kesinlikle görülmeyi hak ediyor. Şehri gördükten sonra bana hak vereceğinizden eminim.
Arabamızdan inip, şehri keşfe başlıyoruz. Tarihi binaların çevrelediği ve kanalların böldüğü büyülü Delft sokaklarında gezerken kendimizi adeta yüzyıllar öncesine ışınlanmış hissediyoruz.
İlk olarak Belediye Binası’nı görüyoruz. Belediye Binası olarak kullanılmadan önce, Prens William of Orange burada kalıyormuş. (Prens William of Orange hakkında ayrıntılı bilgi için Lahey yazıma bakabilirsiniz: http://gezimanya.com/GeziNotlari/hollandanin-burokrasi-merkezi-lahey)
Belediye Binası
Belediye Binası ve Yeni Kilise
Daha sonra, belediye binasının hemen yanında duran, New Church (Yeni Kilise)’e geliyoruz. Kraliyet ailesinin mezarları, 14 ve 15. yüzyıllarda inşa edilen Yeni Kilise'de bulunmaktadır.
Merkezi gezmeye devam ediyoruz. Meydanda birçok hediyelik eşya mağazası ve ünlü Hollanda peyniri olan Gouda'yi satan dükkânlar görüyoruz. Hediyelik eşya dükkânları mavi-beyaz porselenlerle dolu. Delft'in mavi-beyaz porselenleri ile ünlü olduğunu öğreniyoruz.
Amerikalı arkadaşım Kim, devasa büyüklükteki goudalara göz gezdirirken : )
Delft porselenleri
Meydanda gezmeye devam ederken dikkatimizi, Hollandalıların yöresel ayakkabısı olan Klompen'i satan küçük bir dükkân çekiyor. Bu küçük dükkânı çok beğeniyor ve fotoğraflıyoruz.
Klompenlere bakarken
Klompen Dükkânı
Dönüş yolumuz üzerinde Eski Kilise'yi görüyoruz. 1246 yılında inşa edilen Eski Kilise'nin 9 tonluk tarihi çanı, Trinity Bell yalnızca Hollanda’nın özel günlerinde çalmaktadır.
Eski Kilise
Son olarak şehrin birkaç fotoğrafını daha çekerek Delft gezimizi sonlandırıyoruz.
