Eşimle hafta sonu komşunun başkenti Atina’ya bir kaçış yaptık. 48 saatte tabiri caizse Atina’nın altını üstüne getirdik ve bunu hiç koşturmadan şehrin tadını çıkararak gerçekleştirdik. Tecrübelerimize dayanarak iki günde bu güzel şehri nasıl dolu dolu yaşadığımızı anlatayım. Öncelikle konaklama için New Hotel'i önermek istiyorum. Kısacık Atina ziyaretimizi en iyi şekilde değerlendirebilmek için merkezi bir otele ihtiyacımız vardı. Tüm popüler aktivitelere rahatlıkla ulaşabilmek için en ideal lokasyonu araştırırken, New Hotel’in fotoğraflarını gördüm ve burada kalmalıyız dedim. Otelin dikkat çekici tasarımı, ödüllü Brezilyalı tasarımcılar Campana kardeşlerin elinden çıkmış. Oteli gerçekten çok sevdik, hizmet, kahvaltı, temizlik, lokasyon ve dizayn konusunda bizden tam puan aldılar.
Biz biraz daha yerel halkın gittiği yerleri gezmek istiyorduk. Araştırmalarımı yaparken bir tur şirketi buldum. Bir sürü tur alternatifi arasından bana en çok hitap eden Athens Walking Tours'un “Athens Food Tour”unu seçtim. Atina’nın turistik olmayan sokaklarında yürüyerek gezdiğimiz, birçok tadım yaptığımız ve Yunan yemek kültürüyle ilgili tarihi bilgiler edindiğimiz bir tur oldu. Sadece yarım gün süren bu tur sayesinde hem Atina'nın turistik olmayan ara sokaklarını gezdik, hem de her yerde bulamayacağınız bir sürü bilgi edindik.
Şimdi gelelim geri kalan 1,5 günü nasıl doldurduğumuz konusuna. Öncelikle bana göre mutlaka gitmeniz gereken turistik yerler ile başlıyorum. Tabi ki Akropol bir numaradan listemize giriyor. Hem sunduğu harika şehir manzaraları hem de arkeolojik ihtişamıyla sizi çağıran Akropol’e tırmanın. Atina’nın tarihi önemini daha iyi anlayabilmek için Akropol Müzesine gidin. İlk olimpiyat oyunlarına ev sahipliği yapan Panathinaiko Stadyumunu ziyaret edin ve tamamı beyaz mermerden yapılmış merdivenlerini çıkın. Plaka semtinin eski sokaklarında kaybolun. Monastiraki Meydanı'nda gösteri yapanları izleyin. Vaktiniz olursa bir saat başında Parlamanto binasının önündeki nöbet değişimini izleyin.
Yukarıda saydıklarımı iki güne paylaştırmanızı tavsiye ederim. Bir de Akropol 15:00 sonrası kapanıyor, kendinizi ona göre ayarlarsanız iyi olur. Turistik yerleri gezdik, peki karnımızı nerede doyuralım kısmına geldik şimdi. Bir öğle yemeği için Yunan döneri diyebileceğimiz Gyros bence güzel bir seçim. Bunun için de O Kostas önerebileceğim bir mekan. Plaka sokaklarında dolaştıktan sonra bir kahve ve tatlı molası için Lulu’s Bakery&Deli iyi bir seçim olacaktır. Başka bir öğle yemeğinizi de Kapadokya’dan göç etmiş bir ailenin restoranında yiyebilirsiniz. Pastırmasıyla ünlü Karamanlidika aynı zamanda bir şarküteri ama alkol servisi de var. Et ağırlıklı menüye sahip restoranı akşam yemeği için de değerlendirebilirsiniz.
Akşam yemeği için önereceğim restoranlardan biri “fine dining” olarak tanımlanan, ufak porsiyonlarda gurme lezzetler sunan Aleria Restoran. Hem ortam hem de yemekleriyle oldukça şık mekanda hafta sonu rezervasyonsuz yer bulmanız pek mümkün değil. Birkaç gün önceden maille veya telefonla ulaşabilirsiniz. İkinci restoran ise Plaka Bölgesi'nde fakat turistik ortamdan biraz uzakta yer alan To Kafeneio. Burası ev şarabı içip, klasik Yunan mezelerini yiyebileceğiniz, uygun fiyatlı ve sıcacık bir ortam. Akşam yemeği için biraz erken bir saatte gittiğimiz için rezervasyonsuz gitmiştik ama boşta kalan iki kişilik masaya ancak yetişebildik.
Son olarak gece hayatına dair naçizane birkaç mekan önerisinde bulunacağım. Öncelikle yemek turumuzda tanıdığımız Atinalı çiftten öğrendiğimiz, çoğunlukla yerel halkın takıldığı iki mekanı önermek istiyorum. Sinatra resimleriyle dolu, son derece popüler Drunk Sinatra ve zili çalarak içeri girdiğiniz cool mekan Speakeasy en azından birer kokteyl içmek için uğramanızı tavsiye edeceğim yerler. Buralar dışında, turistlerin de yoğun olarak ilgi gösterdiği Akropol manzaralı A for Athens otelinin terası ile Plaka’da hemen yol üzerinde görebileceğiniz kokteylleriyle ünlü Brettos‘u tavsiye edebilirim.
Bizim şansımıza hava çok güzeldi ve iyi ki gitmişiz dediğimiz bir tatil oldu. Yemek anlamında hiç yabancılık çekmediğimiz, şehrin her köşesinden fırlayan tarihi kalıntılarından etkilendiğimiz, enerjisi çok yüksek bir şehir Atina. Uçuş süresi de kısa olduğu için uygun fiyatlı bilet buldukça gidebiliriz diye düşündük biz. Umarım benim notlarım faydalı olur. İyi eğlenceler!
