Tayland’daki 3. durağım Samui adası oldu. Tayland’daki ilk durağım Bangkok’a ait izlenimlerime buradan, Phuket’e ait izlenimlerime buradan ulaşabilirsiniz. Phuket’te geçirdiğim 1 haftanın ardından adada yaşayan bir arkadaşımın daveti üzerine 2 günlüğüne bu adaya geçtim.
Koh, Taycada "ada" demek. Koh Samui, yani Samui adası Tayland körfezinde, karaya 15 km mesafede, Andaman Denizi'ne bakan, 50 bin kişinin yaşadığı küçük bir ada. Gezginler tarafından son yıllarda keşfedilen ada “cennet adası” lakabıyla biliniyor. Palmiye ağaçlarıyla ünlü adada, evlerin yükseklikleri palmiyelerden uzun olamıyormuş. Son 10 yıldır turizm şirketlerince tsunamiye karşı en güvenli ada olarak pazarlanmaya başlanmış. Dünyaca ünlü “Full Moon” partilerinin yapıldığı Phangan ve Tao adaları da Samui’nin komşu adaları. Balayı çiftleri Samui’yi tercih ederken, sırt çantalı gezginler de dolunayda sabaha kadar eğlence ve dans vaadeden partiler için Phangan ve Tao’yu tercih ediyorlar. David Becham’ın Samui’de ev almasından sonra adanın popülaritesinin de arttığını belirtelim.
Adaya ulaşım için en ekonomik yol feribot kullanmak. Feribotlar Surat Thani’den kalkıyor. Phuket’ten otobüsle buraya ulaşıp, 15 km uzaklıktaki adaya feribotla gelebilirsiniz. Bir diğer imkan ise hava yolu. Samui havaalanı Bangkok Airways’e ait olduğundan, Air Asia ve Nok Air buraya uçamıyor. Dolayısıyla fiyatlar biraz yüksek.
Ben uygun bir bilet bulduğum için, Phuket’ten Samui’ye Bangkok Airways’i kullanarak uçtum. Pervaneli ATR uçaklarını kullanan şirket, Samui’de aktarma yapıp Pattaya’ya uçuyor. Uçuş yaklaşık 1 saat. İlk kez pervaneli bir uçakla seyahat ettim, uçak içerisinden farkı anlamak çok zor. Ancak küçük gövdeli bir uçak olduğundan, el bagajı limitleri 5 kg ile sınırlı. Valizinizi yanınıza alıp, uçağa binme esnasında bagaja verebiliyorsunuz. Uçakta inerken de merdivenlerde bagajınız hazır oluyor.
Samui çok küçük bir ada. Adanın tüm büyüklüğü 250 kilometrekare. Bu kadar küçük bir yerleşim için havaalanı olması bile ilginçken,şimdiye kadar gördüğüm en güzel ve şirin havaalanı ile karşılaştım.
Bambu ağaçları altında bekleme salonları, balıklı göller, rengarenk çiçeklerle bezeli yollar, küçük bir kasabadaki butikleri andıran dükkanlar...
Havaalanından otelinize gitmek için fazla seçeneğiniz yok. Sizi almaya gelen bir tanıdığınız yoksa, çıkışta bulunan masalardan 400 Baht sabit bir fiyatla taksi veya minibüsle otelinize gidebilirsiniz.
Ada hakkında ilk izlenimim; Phuket’e göre biraz daha üst sınıf bir tatil yeri olduğu. Özellikle Bophut denen bölgedeki lüks oteller, daha çok balayı çiftleri tarafından tercih ediliyormuş, otelden çok tatil köyü havasında. Adayı gezerken de pek çok gösterişli villalar görmek mümkün. Adanın etrafını tamamen gezmek için 2 saat yeterli. Taksiler fiks fiyatlar talep ediyor. En iyi ulaşım yolu, motor kiralamak.
Samui, cennet adası olarak biliniyor. Bu unvanını adayı çevreleyen,altın sarısı ve beyazı kumlarıyla ünlü plajlarına borçlu. İçlerinden en çok bilinenleri;Lamai, Chaweng ve Bophut Plajı. Adayı tercih edenler genellikle sahilde uzun zaman geçirmeyi seven turistler ve balayı çiftleri. Sırt çantalı gezgin için çok kısa ve pahalı bir destinasyon.
Adayı gezmek isteyenlerin yapabileceği birkaç aktivite; Samui sahillerinin dışında, güzel dalış noktalarıyla da biliniyor. Gezginler için 2 günün yeterli olduğunu düşündüğüm bu adada, adayı keşfetmenin dışında, bir günü dalışa ayırmanızı tavsiye ediyorum. Yine Tayland’ın her yerinde görebileceğiniz Big Buddha, timsah çiftliği, kaplan çiftliği ve akvaryumu var. Bu noktaya kadar görmediyseniz, burada ziyaret etmek isteyebilirsiniz.
Yine yerel halkın görülmesini tavsiye ettiği, pek bir esprisi olmayan Hin Ta ve Hin Yai Büyükbaba ve Büyükanne kayalıkları. Neden böyle anıldıklarını gittiğinizde öğrenirsiniz. Yine benim gidemediğim, Na Muang Şelalesi görülmesi gereken yerlerden sayılabilir.
Yine Tayland’da her yerde karşımıza çıkan masaj salonlarına burada da çokça rastlayacaksınız, fırsat buldukça yaptırmanızı tavsiye ederim.
Gece hayatı, Phuket ve Bangkok’taki kadar renkli değil. Barların bulunduğu sokağın adı Soi Green Mango. 1-2 disko, 15-20 bar bir arada. Yüksek sezonda gitmeme rağmen pek çok mekanda sadece birkaç kişi oluyordu. Tekno muzikten hoşlanıyorsanız, sahil kenarındaki klüpleri önerebilirim. Çeşitli ateş gösterileri eşliğinde, gece 2.00'ye kadar eğlenebilirsiniz.
Uçakta geçirdiğim saatleri de eklediğimde, 2 haftamı geçirdiğim bu ülkeden, iyi izlenimlerle ayrılıyorum. Gittiğim ülkeye bir daha gitmeme gibi bir söz vermiştim kendime, ama sanırım Tayland için bu sözümü bozacağım. Bir dahaki sefere biraz daha turistlerden uzak noktalarını, gerçek Taylıların yaşadığı yerleri görmek istiyorum. Sanırım Kuzey Tayland, Chang Mai ve Chang Rai bunun için güzel bir tercih olacak.
Gülen insanların ülkesine tekrar dönmek dileğiyle...
