Çeşme'nin Karşı Kıyısı: Sakız (Chios) Adası

Yunan adalarına gezimize kuzeyden Midilli Adası ile başlamıştık. Bu sefer rotamız Sakız Adası. Sakız Adasına ziyaretimizi Temmuz ayının ilk haftası yaptık. Türkiye'de Ramazan ayının etkisi ile adaya ziyaret biraz daha düşük seviyede. Açıkçası bu tercih sebebimiz çünkü bayramlarda ve ramazan sonrası yoğunluk çok fazla oluyor.

Sakız Adası'na Ulaşım

Gezimize başlangıç noktamız Çeşme. Çeşme'den adaya ulaşım kolay. İki firma var Ertürk Lines ve Ege Birlik. Biz biletimizi Ertürk Lines dan aldık. İki firmanın da internet sitesi var ve sorunsuz. Gezi tarihinizi netleştirdiyseniz önceden biletinizi alabilirsiniz. Ertürk Lines da hızlı feribot seçeneği var. Diğer feribotlar 50 dk giderken hızlı feribot 20-25 dk da adaya varıyor. Biz hızlı feribot ile kişi başı gidiş-dönüş 36 euro ödedik. Çeşmeye gittikten sonra pasaportlarınız ile hemen merkezde Çeşme Kalesinin yanında bulunan ofislerden kağıt biletinizi alabilirsiniz. Tabi adaya ziyaret için Schengen vizesi şart. Çeşme gümrüğü belki hafta içi olması nedeniyle çok yoğun değil. Gümrük binasının hemen içinde yer alan ofisten yurt dışı çıkış pullarınızı da alabilirsiniz. Aracınızı isterseniz limanda bulunan Ulusoy’a ait ücretli otoparka isterseniz, isterseniz liman yakınlarında yol üstünde trafiğe engel olmayacak şekilde bırakabilirsiniz. Adanın gümrük binası oldukça küçük sorunsuz pasaport kontrolünden sonra artık adadayız.

Sakız (Chios): Sakız Adası, Yunanistan’ın 5. büyük adası. Yaklaşık nüfus 55 bin. 66 köy ve üç belediye bölgesine ayrılmış. Adından da anlaşılacağı üzere sakız ağaçları ile ünlü ada aynı zamanda deniz ticareti ile de gelişmiş. Türkiye kıyılarına 5.5 km uzakta yer alan adanın merkezi Chios. Yunanca da C harfi H okunduğu için adalılar Hios diyor. Adanın tarihi oldukça eski. Antik çağlardan itibaren yerleşim görülen ada da Ceneviz-Bizans-Osmanlı etkilerini görmek mümkün. Ada yaklaşık 300 yıl Osmanlı egemenliğinde kalmış. En önemli geçim kaynağı yukarıda belirttiğim gibi damla sakızı üretimi bunun yanında turizm, balıkçılık, deniz ticareti önemli geçim kaynakları. Ancak 2012 Ağustos ayında adanın güneybatı kısmını etkisi altına alan orman yangınında sakız ağaçları da zarar görmüş.

Sakız Adası’nda Ulaşım

Yunan adalarını ziyaret ediyorsanız olmazsa olmaz araç veya motor kiralamalısınız. Adalarda elbette çok gelişmiş olmasa bile toplu taşıma var ancak bir Yunan adasının hakkı ancak dar yollarda, ormanların arasında yolculuk yaparak ıssız bakir koylarda denize girerek çıkar. Feribottan indikten sonra hemen liman bölgesinde bir çok araç kiralama firması var. Burada size uygun istediğiniz aracı kiralayabilirsiniz. Biz 4 gün olarak planladığımız gezimiz için günlüğü 30 euro ya ekonomik sınıf küçük bir araç kiralıyoruz. Ben bu sefer motor diye tuttursam da eşim Zeynep araba diyor ve araba kiralıyoruz. 4 gün için araca 120 euro ödedik ve ada da bu zaman diliminde 325 km yol yaptık. Bunun için aldığımız benzin tutarı 32 euro. Adalarda büyük araç tercih etmeyin çünkü yollar dar ve virajlı. Hal böyle olunca zaten en düz yolda 70 km hız yapabiliyorsunuz. Açın dört camı Yunan ezgileri eşliğinde düşün yollara.

Ayrıca Sakız Adası'na Atina ve diğer Yunan adalarından uçak ve feribot seferleri var. Helenic Seaways feribotu ve Olimpic Havayolları özellikle adaya düzenli sefer yapıyorlar.

Sakız Adası'nda Konaklama

Sakız Adasında konaklama için bir çok alternatif var. Biz merkeze yakın olması nedeniyle Karfas bölgesiniz tercih ettik. Merkeze yaklaşık 6 km olan Karfas bölgesi aynı zamanda turistik de bir bölge. Karfas da kaldığımız otelimiz Chios Panaroma Studios. Tesis, Karfas’ın yamaç kısmında yer alıyor. Deniz manzaralı odamız harika. Temiz ve bizim için ideal. Ayrıca sahibi Kostas da çok ilgili ve misafirperverliğini esirgemiyor. Her konuda yardımcı ve ayrıca Türkçe de biliyor. Rahatınız için her şeyi yapıyor. Kostas kendi elleri ile hazırladığı kahvaltınızı istediğiniz saatte odanıza servis ediyor. Bizde bu lezzetli kahvaltıyı deniz manzaralı odamızın balkonunda afiyetle yiyoruz. Eğer adaya bir daha yolum düşerse kalacağım yer yine Kostas’ın oteli olacaktır. Ayrıca Kostas’ın yardımcısı sevimli köpeği File’yi unutmamak lazım. File Yunanca "Dost" demekmiş.

Sakız Adasını Gez-Gör-Yaşa

Sakız Adası'nda görülecek yerler oldukça fazla. Biz gezi planımızı adanın güney-güneybatı kısmıyla başlayıp daha sonra orta-orta batı ve kuzey olarak planlıyoruz.

Pyrgi Köyü: Kaldığımız Karfas'tan yaklaşık 22 km uzakta olan bir ortaçağ köyü burası. Tüm Yunan adalarında olduğu gibi yola çıktığınızda haritanıza bakarak ve tabelaları takip ederek gideceğiniz yere ulaşıyorsunuz. Köy eski çağlardan beri sakız üretiminin ve ticaretinin merkezi olmuş. Ama burayı ilginç yapan siyah beyaz geometrik şekilli evler. Bunun eski bir gelenek olduğu düşünülüyor ama tam olarak neden kaynaklandığı bilinmiyor. Daracık sokakları ile bizi kucaklıyor Pyrgi. Tüm Orta Çağ köylerinde olduğu gibi orta kısmı korunaklı labirent şekilde inşa edilmiş ve ortasında eski zamanlardan kalma bir gözetleme kulesi var. Köy istilalara karşı böyle korunurmuş. Köy meydanında bugün kafeler yer alıyor. Zeynep’le oturup meşhur soğuk kahvelerimiz frappelerimizi içiyoruz. Köyün girişinde küçük bir anıt mezar var. Burada çeşitli dönemlerde köyden şehit verilen askerlerin anısına yapılmış. Ayrıca köyde bulunan Aziz Apostoli Kilisesi de köyün meydanında yer alıyor. Kilise tıpkı Nea Moni Manastırı gibi Bizans kilisesi. İçinin süslemeleri 1665'te yapılmış.

Mesta Köyü: Pyrgi'den sonra hedefimiz Mesta Köyü. Yaklaşık 12 km bir yolculuktan sonra işte karşımızda bir başka Ortaçağ köyü Mesta. Mesta'da arabamızı dış tarafta yer alan boş bir alana park ediyoruz ve köyü gezmeye başlıyoruz. Köyün iki büyük demir kapısı var biri doğu tarafında diğeri batı tarafında. Tehlike anlarında bu kapılar kapatılıyormuş. Köy tam bir labirent şeklinde inşa edilmiş. Daracık sokakları, taş evleri tek tük gördüğümüz köyde yaşayan sakinleri ile bizi bizden alıyor yine Mesta. Yine köy meydanında kafeler soluklanma alanımız. Mesta Köyü'nün ortasında Eski Taksiarhi Kilisesi yine önemli ziyaret noktalarından biri. 1794'ten önce yapılmış bu kilisede ki eski melek ikonaları Hristiyan inancında kutsal sayılıyor.

Lithi: Mesta'dan yola çıktıktan sonra rotamız adanın batı ucunda yer alan Lithi köyü. Burası tam bir balıkçı kasabası ve kendine ait plajı var. Sıcaktan bunaldığımız için burada sahile atıyoruz kendimizi. Plaj kum şezlong ücretsiz. Deniz de oldukça sığ ve kumluk. Buranın önemli bir özelliği ise tavernalarında taze deniz ürünlerinin olması. Mutlaka denenmeli. Bizim bulunduğumuz saatlerde adanın Yunanlı yerlilerinin özellikle Kyma adlı tavernayı tercih ettiklerini gördüm. Adaya yapılan turlarda burada yemek molası veriyorlarmış. Aklınızda bulunsun derim.

Anavatos: İkinci gün rotamız adanın orta batı kesimi. Chios merkezden yine tabelaları takip ederek yolculuğumuza başlıyoruz. Merkeze yaklaşık 25 km uzakta yer alan Anavatos'a ulaşmak için adanın önemli yükseltisini geçmek zorundasınız. Yaklaşık 900 metrelik bir dağ olan bu tepenin yolu haliyle virajlı. Ancak zevkli bir yolculuk yapıyorsunuz ve Anavatos karşınızda. Anavatos bugün yerleşimin olmadığı terk edilmiş bir ortaçağ köyü. Tamamen sarp bir kayalık üzerine kurulmuş batı tarafı uçurum olan Anavatos 450 m yükseklikte bir kayanın üzerine kurulmuş. Bugün restarasyon çalışmaları devam ediyor. Harika manzarası ile fotoğraf makineleriniz hazırlayın.

Nea Moni Manastırı: Sakız Adasının tam merkezinde Anavatos yolu üzerinde yer alan manastır adnın en eski manastırı olarak biliniyor. Yaklaşık 1000 yıllık manastır Bizans Kralı Konstantin Monomahos’un isteği ile yapılmış. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alıyor içinde altın ikonaları ile meşhur. Buraya girerken özellikle kadınların bacaklarını örtmesini istiyorlar. Zaten kapıda da bu iş için ayrılmış örtüler var.

Kampos: Adanın yine orta kesiminde Chios'a 7 km uzakta hemen havaalanından batıya doğru ilerlerken karşınıza çıkacak bir semt Kampos. Semt diyorum çünkü adanın en güzel konakları büyük duvarlar arkasında ve narenciye bahçeleri içinde burada yer alıyor. Öğrendiğimize göre Yunanistan’ın zengin armatörlerini evleriymiş bunlar : )

Vrantados: Chios merkezden kıyı şeridi takip ederek yaklaşık 6 km sonra ulaşılan Vrantados adanın yine denizci ailelerinin yaşadığı bir bölge. Burayı en önemli yapan şey ise Sakız adası fotoğrafları ya da broşürlerinde sıkça karşılaşacağınız Yel Değirmenleri. Eski çağlarda deri işleme ataölyesi olarak kullanılan değirmenler bugün turistlerin uğrak fotoğraf alanı. Biz de Zeynep’le beraber bol bol fotoğraflıyoruz bu güzellikleri. Ayrıca deniz kenarında değirmen manzaralı tavernalarda yemekte yiyebilirsiniz.

Sakız Adası Plajları

Sakız Adasında irili ufaklı kum veya çakıl taşlı tesis olan ya da olmayan bir çok plaj bulabilirsiniz. Biz bunlardan birkaçını ziyaret etme imkanı bulduk. Sizlerle izlenimleri paylaşacağım. Bizim adalarda plaj tercihimiz genelde o gün rüzgarın yönü ile ilgili oluyor. Rüzgarın esiş yönüne göre terste kalan plajları tercih ediyoruz.

Karfas: Konakladığımız Karfas bölgesi zaten adanın uğrak noktalarından. Merkeze 6 km uzakta adanın Çeşme tarafına bakan denizi ve plajı kum plaj. Özellikle çocuklu ailelere tavsiye edebilirim. Şezlong ve şemsiye var arka tarafta ise kafe ve tavernalardan yiyecek içecek servisi mevcut. Deniz hemen derinleşmiyor.

Agia Fottini: Yine hemen Karfasdan aşağıya güneye doğru inerek tabelalardan Kallimasia yı takip ederek ulaşacağınız Agia Fottini bizim beğendiğimiz plaj ve deniz alternatiflerinden biri oldu. Sahil ve deniz küçük çakıllardan oluşuyor ama deniz çok berrak ve temiz. Adanın yerlileri tarafından tercih edilen plajda yine şemsiye ve şezlong hizmeti var. Tabi duş alma imkanı da.

Komi: Yine adanın güneyinde yer alan Komi plajına ise haritanızda Kalamoti köyünden sahile doğru inerek ulaşıyorsunuz. Burası denizi ve plajı tamamen kum bir plaj. Sahilde bir çok kafe ve taverna mevcut. Biz Nostaljı kafede denize girdik. Burada Alex’i bulabilir Türkçesiyle size yardımcı olacaktır. Ücretsiz wifi hizmeti var. Burası yine çocuklu aileler için tercih noktası olabilir.

Mavra Volia: Yine Komi yakınlarında olan Emperios balıkçı kasabasından ulaşacağınız Mavra Volia adanın volkanik oluşumlu siyah taşlardan oluşan enteresan plajı. Burada tesis yok. Havlunuz serin ve denizin tadını çıkarın. Çünkü denizin içi de bu taşlardan kaplı. Güzel doğası ile görülmeye değer.

Lithi: Adanın batı sahillerinde yer alan Lithi plajı, Lithi balıkçı kasabasında bulunuyor. Deniz ve plaj kum şezlong ve tesisler mevcut. Mesta Köyü ziyaretinden sonra haritanızdan Vessaya ulaşın sonra Lithi tabelasını takip edin. Plaj aşağıda denizin tadını çıkarın. Tüm bunların yanında yol boyunca adanın güneyinde ya da batısında sayısız bakir koylar göreceksiniz. Sıcaktan bunaldığınızda arabanızı durdurun atın kendinizi denizlere. 
Sakız Adası'nda Yeme-İçme

Gezdiğiniz yer bir adaysa hele ki bu bir Yunan adası ise öncelikli tercihiniz deniz ürünleri olmalı. Yani bizim hep öyle oluyor. Sakız Adasının merkeziChios'ta sahilde birçok taverna ve kafe size farklı alternatifler sunacak. Bizim merkezde tercihimiz Kostas’ın tavsiyeleri ile Cevahir taverna oldu. Yeri çok kolay. Hemen limanda araç kiralama ofislerinin hizasında bulunan taverna eşsiz lezzetleri güler yüzlü personeli ve uygun fiyatları ile bizi memnun etti. Yunanca TZIBAEPI şeklinde yazılan Cevahir taverna küçük bir işletme. Burada tabi ki kalamar, karides, papalina balığı ve uzo içiyoruz. Bunlar klasik lezzetler ama tatmanız gereken iki lezzet üzerinde durmak istiyorum. İlki cevahir salata. Bu klasik Yunanistan’da yediğiniz greek salatadan farklı, acur, kabak, salatalık, maydanoz ve maruldan oluşan bir karışım.  Ama bu karışımı güzel yapan hafif sarımsaklı sirkeli ve zeytinyağlı aroması. Tavsiye ederim. Bir başka lezzet ise adaya has bir peynir olan Mastelo. Mastelo peynir Hellim peyniri gibi pişirilerek sunulsa da tadı ve tuz oranı bence daha güzel. Izgara edilerek servise sunulan masteloyu sıcak sıcak ve üzerine hafif zeytinyağı gezdirerek yemelisiniz. Papalina balığının yanında yine sardalya tercih edilebilir. Çünkü bu balıklar çok taze ve çiftlik balığı olma şansı yok. İçecek için tabiki bir çok Uzo markası var. Barbayani Lesvos Midilli den alışık olduğumuz bir lezzet olduğu için buraya has bir Uzo olan Kazanisto’yu tercih ediyoruz. Şişenin üstünde adanın haritası var. İçimi kolay ve rahat. Bira olarak Mythos, Fix, Alpha ve yine adanın kendine has birası Chıos Fresh Beer tercih edilebilir. Tabi yine Yunanistan’a özgü bir içecek olan buzlu kahve frappe bunun yanında sakız aromalı Greek kahvesi içecek seçenekleri. Ada da bize Kostas’ın tavsiye ettiği hemen havaalanının üzerinde yamaçta yer alan Apollonıa taverna da seçenek olabilir. Bizim zamanımız kalmadığı için gidemedik ama Cuma ve Cumartesi geceleri canlı müzik eşliğinde Sakız adası lezzetlerini tadabilirmişsiniz. Kostas öyle dedi : )

Sakız Adasında özellikle Lithi de Kyma Taverna, Emperios, Langa da gibi balıkçı kasabalarında deniz ürünleri tüketmeli ve denemelisiniz. Bunun dışında deneme fırsatımın olmadığı yine adaya özgü Suma incir rakısını deneyebilirsiniz.

Sakız Adası'nda Hediyelik

Adanın meşhur reçelci Rena’sı işin bu kısmında size kolaylık sağlayacaktır. Çünkü sakızdan yapılmış her şey olduğu gibi yine ucuza çeşitli uzo markaları da bulabilirsiniz. Hemen merkezde bulanan sahil caddesi Aegeou'nun arka paralelinde yer alan Venezeliou caddesinin bitiminde Reçelci Rena. Zaten kime sorsanız bu şirin dükkanı gösterecektir.  
 Yapmadan Gelme:

  • Balıkçı kasabalarında deniz mahsulleri yemeden,
  • Uzo içmeden
  • Adanın plajlarını keşfetmeden,
  • Köylerini dolaşmadan,
  • Yolunu kaybetmeden,
  • Yolların tadını çıkarmadan,
  • Reçelci Rena'dan alış veriş yapmadan gelme.

Not: Adada özellikle Türkiye tarafına bakan kısımda Turkcell ve Avea çekiyor o yüzden yurt dışı paketi almanıza gerek yok. Tüm tesislerde ücretsiz wifi var.

Gezigurmesi

Yazar Hakkında

Gezigurmesi

1976 yılında Kocaeli'nde doğdum. İlk,orta ve lise öğrenimimi Kocaeli'nde tamamladıktan sonra 1996 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümüne girdim.