Bu sene 18-21 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek Cappadox, "Dünyadan Çıkış Yolları"'nın kapılarını aralarken herkesin kendi kâşifi olduğu, pusulasını doğadan, rehberliğini iç sesinden alan yepyeni yollar açıyor. Her adımında bir keşfin sırrını taşıyan Cappadox katılımcılarını yaklaşmakta olan dünyayı hep birlikte düşlerken, henüz var olmayan karşısında saf bir yüreklilikle kucaklaşmaya çağırıyor.
Cappadox’ta müzik güneşin doğuşuyla başlıyor. Yalnız Söğüt’ün doğuda Erciyes Dağı’na, batıda Uçhisar Kasabası’na bakan manzarasına sırtınızı yaslayıp günün ilk ışıklarını selamladığınız sabahlarıyla Cappadox, sadece bir müzik deneyimi sunmanın ötesinde. Çünkü burada sözlü anlamıyla da güneş saati geçerli.
Batan güneşin en güzel izlenebildiği nokta Kızıl Vadi’de gerçekleştirilen günbatımı konseri ile başlayan güne veda eden, ancak günü sonlandırmayan festival, farklı janrdan pek çok müzisyeni aynı coğrafyanın toprakları üzerinde buluşturuyor. Sesi ve ritmiyle doğayla kucaklaşan festivalin bir diğer ayağını oluşturan Doğa Konserleri ise her gün farklı bir vadinin sürpriz bir noktasında akustik deneyim sunuyor.
Cappadox beş duyunuzu da harekete geçirmeyi kendine düstur edindiğinden lezzet dolu bir yolculuğun da elçiliğini üstleniyor. Bu yılki gastronomi macerasında kendisine üç köşe taşı belirleyen festival katılımcıları Anadolu’nun geleneksel mirasıyla buluşturacak. Köşelerden ilki Doğada Açık Ateş ise Mustafa Otar şefliğinde modern pişirme yöntemlerine karşılık adı üstünde doğada ve ateş üstünde otantik bir deneyimin çağrısını yapıyor. Taze ve doğal malzemelerin ateşle doğrudan temas ettiği bu açık mutfak ile lezzet rotanızı afiyetle tamamlayabilirsiniz. Şef Mustafa Otar, Cappadox katılımcılarını, modern pişirme yöntemlerini bir kenara bırakıp her şeyin başladığı noktaya gitmeye davet ediyor. Tüm pişirme unsurlarının organik malzemeler ve kül, toprak, çamur, odun, taş gibi organik maddelerden oluştuğu Doğada Açık Ateşte Pişirme etkinliği, sizi lezzetin kökenine götürecek.
Doğada Açık Ateşte Pişirme, festival boyunca hiç sönmeyecek bir ateşin etrafında, sabahın erken saatlerinde taze sebze ve otların doğadan toplanması ve etlerin özel bir şekilde hazırlanmasıyla başlayacak. Çok emek isteyen ama bir o kadar da keyifli bu sürecin sonunda kokusunu, dokusunu, tadını başka hiçbir yerde bulamayacağınız, başlangıç, ana yemekler ve tatlı olmak üzere 15 farklı lezzetten oluşan bir yemek yeme şansına kavuşacaksınız. Kapadokya’da genel ziyarete kapalı özel bir mekanda, uzun şölen masalarında sunulacak yemeklerle ve ardından başlayacak DJ set’le, hem karnınızı hem de ruhunuzu doyuracaksınız.
Mustafa Otar, katılımcıları yemeğin hazırlık aşamalarına dahil olmaya, avcı toplayıcı kökenlerine dönmeye davet ediyor. Ateşin nasıl yakılıp kontrol edildiğini, açık ateş tekniğinin inceliklerini, eti işleme yöntemlerini öğrenmek, taze sebze, kök ve otları toplamak için doğaya adım atmak istiyorsanız, günün erken saatlerinden itibaren mutfak ekibine katılabilirsiniz.
İkinci köşe Cappadox Piknik ilhamını dillere destan yöresel düğünlerden alıyor. Bir şöleni andıran piknikte kaynayan kazanlarda pişecek düğün yemeklerinin hepsi Kapadokyalı kadınların hamarat ellerinden geliyor üstelik. Gastronominin son köşe taşı Gurme Tadımlar ise unutulmuş ya da unutulmak üzere ve hatta belki tatma şansına henüz erişemediğiniz özgün Kapadokya lezzetlerini sofranıza getirmeye ant içmiş gibi.
Bu sene de Türkiye ve dünya sahnesinden pek çok ismi bir araya getiren Cappadox’ta sahneyi paylaşacak isimler arasında heyecan verici ritimleri muazzam kontralto seslerle birleştiren Mike Milosh ve Robin Hannibal ikilisinin, R&B etkili altyapılarla örülmüş, enerjik olduğu kadar huzurlu şarkılarıyla tanınan Rhye, İlhan Erşahin’in punk saksafonuyla eşlik ettiği Güney Amerika’nın tribal ritimlerini müziğine taşıyan Oceanvs Orientalis, tarzını “Lizbon’u içinde taşıyan müzik” olarak tanımlayan ve Portekiz fadosunun içine blues karıştıran Pedro Gonçalves ve To Trips ikilisinin alametifarikası Dead Combo, İsveçli çello ve kontrbas virtüözü Lars Danielsson ve Gregory Privat’ın cazın sınırlarını İskandinav ezgileriyle genişlettiği oluşumu Lars Danielsson Duo Feat: Gregory Privat-Plays Liberetto gibi isimler yer alıyor.
Kendi tabirleriyle “full faça”, kimi zaman akustik, yer yer doğaçlama ama her daim içten performanslarıyla son yılların nevi şahsına münhasır grubu Büyük Ev Ablukada, şarkı sözleri kadar akustik sahne performansıyla da yeni neslin güçlü temsilcilerinden Kalben, ilhamını 20. yüzyılın Arap kadın şarkıcılarından alan Yasmine Hamdan, Duman grubuyla hayatımıza giren sonrasında akustik gitarına mızıkasını kattığı solo albümüyle Türk rock müziğinin önemli temsilcilerinden Kaan Tangöze’nin yanı sıra Erdal Erzincan, Akın Sevgör, Emma Shapplin featuring Mercan Dede, Acid Pauli, Ah Kosmos!, Peter Broderick & David Alred Duo da Cappadox sahnesinde müzikseverlerle buluşacak.
Kapadokya, binlerce yıl geriye uzanan geçmişiyle ve benzersiz doğa yapısıyla kendi başına bir doğa harikası. Bu topraklara ayak basmışken açık havanın ciğerlerinize daha da yakından temas ettiği pek çok aktivite Cappadox’un olmazsa olmazı. Müzik ve gastronomi deneyimin yanı sıra pek çok yürüyüş ve bisiklet parkuruyla da ziyaretçilerini ağırlayan festival süresince doğanın içinde kaybolup tekrar kendinizi bulduğunuz deneyimlere hazırlıklı olun. Cappadox, günün ilk ışıklarında doğanın sesi ve iç sesini duymaya adayanlar için Sessiz Yürüyüş aktiviteleriyle meditatif bir yolculuğun rehberliğini üstleniyor. Elbette yoga ve meditasyon da program dahilinde… Kapadokya’nın ışıkları eşliğinde yeni bir boyut kazanacak seanslar ile yüzünüzü kalbinizin baktığı yere döndüğünüz kişisel yolculuğunuza alan açabilirsiniz.
Cappadox’a özel hazırlanan yürüyüş rotalarında gerçekleştirilecek Vadi Yürüyüşleri ile dağ, bayır, tepe demeden yolları arşınlarken başka bir dünyanın kendine has topraklarında dünyanın göz değmemiş noktalarını keşfedebilirsiniz. Üstelik tüm bunlar olurken bir anda karşınıza çıkması muhtemel çağdaş sanat sergisi ya da ritimler de cabası. Küratörlüğünü Fulya Erdemci yardımcı küratörlüğünü Kevser Güler’in üstlendiği Dünyadan Çıkış Yolları Çağdaş sanat sergisi 15 uluslararası sanatçının katılımıyla Avanos, Uçhisar ve Kızılçukur’da 11 Haziran’a kadar ücretsiz ziyaret edilebilecek.
Avanos ve Göreme Vadileri’nde gerçekleştirilecek Vadi Bisikleti’nde dar geçitlerden geçip, dik yokuşlardan tırmanırken kendi sınırlarınızı yeniden çizebileceğiniz gibi Vadi Koşusu’na bu sene öncekilerden farklı olarak tatlı bir rekabete de gebe. 1-2 saat sürecek koşu boyunca Uçhisar ve Göreme bölgelerinin doğasını keşfederken bol bol endorfin de salgılayacaksınız. Bunlar olurken sürpriz pop-up konserler ve kır piknikleriyle karşılaşma ihtimaliniz de saklı.
Ana sponsorluğunu Volkswagen’in üstlendiği Cappadox “Dünyadan Çıkış Yolları”nın peşine düştüğü senesinde müzik, çağdaş sanat, gastronomi ve açık hava etkinlikleri gibi pek çok farklı disiplini yanına alarak yolculuğuna devam ediyor. Zamanın kendi ritminde aktığı festival ile keşif yolculuğuna hazırsanız Cappadox’a davetlisiniz. Biletleri için hemen tıklayın.
Cappadox’ta müzik güneşin doğuşuyla başlıyor. Yalnız Söğüt’ün doğuda Erciyes Dağı’na, batıda Uçhisar Kasabası’na bakan manzarasına sırtınızı yaslayıp günün ilk ışıklarını selamladığınız sabahlarıyla Cappadox, sadece bir müzik deneyimi sunmanın ötesinde. Çünkü burada sözlü anlamıyla da güneş saati geçerli.
Batan güneşin en güzel izlenebildiği nokta Kızıl Vadi’de gerçekleştirilen günbatımı konseri ile başlayan güne veda eden, ancak günü sonlandırmayan festival, farklı janrdan pek çok müzisyeni aynı coğrafyanın toprakları üzerinde buluşturuyor. Sesi ve ritmiyle doğayla kucaklaşan festivalin bir diğer ayağını oluşturan Doğa Konserleri ise her gün farklı bir vadinin sürpriz bir noktasında akustik deneyim sunuyor.
Cappadox beş duyunuzu da harekete geçirmeyi kendine düstur edindiğinden lezzet dolu bir yolculuğun da elçiliğini üstleniyor. Bu yılki gastronomi macerasında kendisine üç köşe taşı belirleyen festival katılımcıları Anadolu’nun geleneksel mirasıyla buluşturacak. Köşelerden ilki Doğada Açık Ateş ise Mustafa Otar şefliğinde modern pişirme yöntemlerine karşılık adı üstünde doğada ve ateş üstünde otantik bir deneyimin çağrısını yapıyor. Taze ve doğal malzemelerin ateşle doğrudan temas ettiği bu açık mutfak ile lezzet rotanızı afiyetle tamamlayabilirsiniz. Şef Mustafa Otar, Cappadox katılımcılarını, modern pişirme yöntemlerini bir kenara bırakıp her şeyin başladığı noktaya gitmeye davet ediyor. Tüm pişirme unsurlarının organik malzemeler ve kül, toprak, çamur, odun, taş gibi organik maddelerden oluştuğu Doğada Açık Ateşte Pişirme etkinliği, sizi lezzetin kökenine götürecek.
Doğada Açık Ateşte Pişirme, festival boyunca hiç sönmeyecek bir ateşin etrafında, sabahın erken saatlerinde taze sebze ve otların doğadan toplanması ve etlerin özel bir şekilde hazırlanmasıyla başlayacak. Çok emek isteyen ama bir o kadar da keyifli bu sürecin sonunda kokusunu, dokusunu, tadını başka hiçbir yerde bulamayacağınız, başlangıç, ana yemekler ve tatlı olmak üzere 15 farklı lezzetten oluşan bir yemek yeme şansına kavuşacaksınız. Kapadokya’da genel ziyarete kapalı özel bir mekanda, uzun şölen masalarında sunulacak yemeklerle ve ardından başlayacak DJ set’le, hem karnınızı hem de ruhunuzu doyuracaksınız.
Mustafa Otar, katılımcıları yemeğin hazırlık aşamalarına dahil olmaya, avcı toplayıcı kökenlerine dönmeye davet ediyor. Ateşin nasıl yakılıp kontrol edildiğini, açık ateş tekniğinin inceliklerini, eti işleme yöntemlerini öğrenmek, taze sebze, kök ve otları toplamak için doğaya adım atmak istiyorsanız, günün erken saatlerinden itibaren mutfak ekibine katılabilirsiniz.
İkinci köşe Cappadox Piknik ilhamını dillere destan yöresel düğünlerden alıyor. Bir şöleni andıran piknikte kaynayan kazanlarda pişecek düğün yemeklerinin hepsi Kapadokyalı kadınların hamarat ellerinden geliyor üstelik. Gastronominin son köşe taşı Gurme Tadımlar ise unutulmuş ya da unutulmak üzere ve hatta belki tatma şansına henüz erişemediğiniz özgün Kapadokya lezzetlerini sofranıza getirmeye ant içmiş gibi.
Bu sene de Türkiye ve dünya sahnesinden pek çok ismi bir araya getiren Cappadox’ta sahneyi paylaşacak isimler arasında heyecan verici ritimleri muazzam kontralto seslerle birleştiren Mike Milosh ve Robin Hannibal ikilisinin, R&B etkili altyapılarla örülmüş, enerjik olduğu kadar huzurlu şarkılarıyla tanınan Rhye, İlhan Erşahin’in punk saksafonuyla eşlik ettiği Güney Amerika’nın tribal ritimlerini müziğine taşıyan Oceanvs Orientalis, tarzını “Lizbon’u içinde taşıyan müzik” olarak tanımlayan ve Portekiz fadosunun içine blues karıştıran Pedro Gonçalves ve To Trips ikilisinin alametifarikası Dead Combo, İsveçli çello ve kontrbas virtüözü Lars Danielsson ve Gregory Privat’ın cazın sınırlarını İskandinav ezgileriyle genişlettiği oluşumu Lars Danielsson Duo Feat: Gregory Privat-Plays Liberetto gibi isimler yer alıyor.
Kendi tabirleriyle “full faça”, kimi zaman akustik, yer yer doğaçlama ama her daim içten performanslarıyla son yılların nevi şahsına münhasır grubu Büyük Ev Ablukada, şarkı sözleri kadar akustik sahne performansıyla da yeni neslin güçlü temsilcilerinden Kalben, ilhamını 20. yüzyılın Arap kadın şarkıcılarından alan Yasmine Hamdan, Duman grubuyla hayatımıza giren sonrasında akustik gitarına mızıkasını kattığı solo albümüyle Türk rock müziğinin önemli temsilcilerinden Kaan Tangöze’nin yanı sıra Erdal Erzincan, Akın Sevgör, Emma Shapplin featuring Mercan Dede, Acid Pauli, Ah Kosmos!, Peter Broderick & David Alred Duo da Cappadox sahnesinde müzikseverlerle buluşacak.
Kapadokya, binlerce yıl geriye uzanan geçmişiyle ve benzersiz doğa yapısıyla kendi başına bir doğa harikası. Bu topraklara ayak basmışken açık havanın ciğerlerinize daha da yakından temas ettiği pek çok aktivite Cappadox’un olmazsa olmazı. Müzik ve gastronomi deneyimin yanı sıra pek çok yürüyüş ve bisiklet parkuruyla da ziyaretçilerini ağırlayan festival süresince doğanın içinde kaybolup tekrar kendinizi bulduğunuz deneyimlere hazırlıklı olun. Cappadox, günün ilk ışıklarında doğanın sesi ve iç sesini duymaya adayanlar için Sessiz Yürüyüş aktiviteleriyle meditatif bir yolculuğun rehberliğini üstleniyor. Elbette yoga ve meditasyon da program dahilinde… Kapadokya’nın ışıkları eşliğinde yeni bir boyut kazanacak seanslar ile yüzünüzü kalbinizin baktığı yere döndüğünüz kişisel yolculuğunuza alan açabilirsiniz.
Cappadox’a özel hazırlanan yürüyüş rotalarında gerçekleştirilecek Vadi Yürüyüşleri ile dağ, bayır, tepe demeden yolları arşınlarken başka bir dünyanın kendine has topraklarında dünyanın göz değmemiş noktalarını keşfedebilirsiniz. Üstelik tüm bunlar olurken bir anda karşınıza çıkması muhtemel çağdaş sanat sergisi ya da ritimler de cabası. Küratörlüğünü Fulya Erdemci yardımcı küratörlüğünü Kevser Güler’in üstlendiği Dünyadan Çıkış Yolları Çağdaş sanat sergisi 15 uluslararası sanatçının katılımıyla Avanos, Uçhisar ve Kızılçukur’da 11 Haziran’a kadar ücretsiz ziyaret edilebilecek.
Avanos ve Göreme Vadileri’nde gerçekleştirilecek Vadi Bisikleti’nde dar geçitlerden geçip, dik yokuşlardan tırmanırken kendi sınırlarınızı yeniden çizebileceğiniz gibi Vadi Koşusu’na bu sene öncekilerden farklı olarak tatlı bir rekabete de gebe. 1-2 saat sürecek koşu boyunca Uçhisar ve Göreme bölgelerinin doğasını keşfederken bol bol endorfin de salgılayacaksınız. Bunlar olurken sürpriz pop-up konserler ve kır piknikleriyle karşılaşma ihtimaliniz de saklı.
Ana sponsorluğunu Volkswagen’in üstlendiği Cappadox “Dünyadan Çıkış Yolları”nın peşine düştüğü senesinde müzik, çağdaş sanat, gastronomi ve açık hava etkinlikleri gibi pek çok farklı disiplini yanına alarak yolculuğuna devam ediyor. Zamanın kendi ritminde aktığı festival ile keşif yolculuğuna hazırsanız Cappadox’a davetlisiniz. Biletleri için hemen tıklayın.
