Asya’nın en zengin ve güzel şehirlerinden birisi olan Hong Kong, Çin Halk Cumhuriyeti’nin güney kıyısında bulunmaktadır. Hong Kong kelime itibari ile güzel kokulu liman anlamına gelmektedir. Yaklaşık 150 yıl boyunca İngiliz sömürgesinin altında bulunan Hong Kong, 1 Temmuz 1997 yılından itibaren Çin Halk Cumhuriyeti’ne bağlı özerk bir bölge haline gelmiştir. Hong Kong içerisinde barındırdığı kültürel çeşitlilik sebebi ile “Asya’nın Dünya Şehri ”olarak tanımlanmaktadır.
7 milyonu aşkın nüfusu ile Hong Kong, Asya’nın en kalabalık şehirleri arasında yer almaktadır. Nüfusun büyük bir bölümünü Çinliler oluştururken diğer kalan kısmını ise Pakistan, Hindistan ve Nepalliler oluşturmaktadır. Halkın büyük bir kısmı ise Budist’tir. Bunun yanında yaygın olarak inanılan dinler arasında ise Konfüçyüsçüler, Müslümanlar, Hindular, Museviler, Hristiyanlar ve Taoistler gelmektedir. Bu inanışlara mensup birçok insanın pazar günü tatillerinde şehir merkezinin belirli bölgelerinde toplanarak birbirleriyle vakit geçirmesi, sohbet etmesi çeşitli etkinliklerle desteklenmektedir. Bu sayede de kültürel bütünlüğün korunması amaçlanmaktadır.
Yapılan arkeolojik çalışmalar sonucunda yaklaşık 30.000 yıl önce ilk insanın Hong Kong’a gelerek burayı yerleşim bölgesi olarak kullandığı bilinmektedir. 1841 yılındaki Çin – İngiliz Savaşı’nda bölgeyi kuşatan Çin askeri güçleri, 1842 yılındaki Nanking Antlaşması ile bölgeyi ele geçirerek Victoria bölgesini Hong Kong’un başkenti ilan etmiştir. Hong Kong’un en yüksek noktası olan Victoria Zirvesi 551 metre yüksekliğe sahiptir.
Aynı zamanda bir ada olan Hong Kong, yaklaşık 235 küçük ada parçasından oluşur. 16. yüzyılda küçük bir sahil kasabası olan Hong Kong, ilerleyen dönemlerde gelişen denizcilik faaliyetleri ile önemli bir ticaret merkezi haline gelmiştir. Asya’nın en büyük limanı ve ticaret, endüstri gibi faaliyetlerin önemli bir yer tuttuğu şehirde, turizm de oldukça canlı bir yapıya sahiptir. Hong Kong, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra sanayisini oldukça geliştirmiştir. Gelişen sektörler arasında ise yoğunluklu olarak ağır sanayi, tekstil ve hafif sanayi ürünleri gelmektedir. Bunun yanında şehirde tarım da oldukça gelişmiştir. Tarım alanlarında meyve ve sebze ekimi yapılmaktadır.
Hong Kong Çin Halk Cumhuriyeti’ne bağlı özerk bir bölge olduğundan dolayı şehirde yoğun olarak Çince konuşulmaktadır. Bunun yanında 1997 yılına kadar Büyük Britanya’ya bağlı olan şehirde kullanılan en yaygın diğer bir dil ise İngilizcedir. Çok farklı Çin lehçesine sahip olan şehirde kullanılan en yaygın lehçe ise Kanton lehçesidir.
Doğu Asya’nın en önemli finansal merkezlerinden biri olan Hong Kong, sahip olduğu gerek yerel gerek uluslararası bankalar ile para akışının da sağlanmasına katkıda bulunan bir şehirdir. Ayrıca Çin Halk Cumhuriyeti’nin en önemli ithalat - ihracat limanlarından birisi olma özelliği ile de dünyanın birçok ülkesine hizmet vermektedir. Şunu da belirtmek gerekir ki her ne kadar Hong Kong, Çin’in bir parçası olsa da kendi para birimi, kanunları, sınır denetimleri ve güvenlik yöntemleriyle Çin Halk Cumhuriyeti’nden bağımsızdır. Ayrıca Hong Kong normalde egemen devletlerin üye olabildiği DTÖ, APEC, IOC gibi uluslararası kuruluşların da üyesidir.
Politik ve yasal bağımsızlığından dolayı şehir, bağlı olduğu ülkenin siyasal alanından muaf olduğu için daha demokratik bir yapıya sahiptir. Ayrıca uzun yıllar Büyük Britanya’nın hâkimiyetinde kaldığı için şehirde hem Çin hem de İngiliz kültürü yoğun bir şekilde görülmektedir. Hong Kong bir liman kenti olmaktan çok daha öte bir yapıdadır. Şehrin kalabalık yapısının yanında Hong Kong sokaklarının canlı ve haraketli yapısı gelen turistlerin de oldukça ilgisini çekmektedir.
Bulutlu dağları ve kayalık adalarıyla Hong Kong, yoğun bir nüfusa sahip olmasına rağmen yine de içerisinde yoğun bir kırsal kesim manzarası yakalayabileceğiniz şehirlerden birisidir. Dolayısıyla Hong Kong’u ziyaret edecek olanlar sadece Hong Kong’un şehirleşmiş yapısını değil aynı zamanda vahşi doğası ile de farklı bir Hong Kong keşfedecektir. Doğu’nun incisi olarak adlandırılan bu şehir, görenleri kendisine hayran bırakmaktadır.
Birçok turistin gözde noktalarından birisi olan Hong Kong, yüksek gökdelenleri, modern mimarisi, kültürel çeşitliliği ve diğer Çin şehirlerine göre daha temiz oluşu ile en çok tercih edilen turistik mekânlar arasında yer almaktadır. Her yıl Hong Kong, Kuzey Amerika, Güney Amerika, Avrupa, Japonya başta olmak üzere dünyanın birçok farklı bölgesinde turiste ev sahipliği yapmaktadır.
