Dalyan Gezilecek Yerler

Sülüngür Gölü, Dalyan’da görülmesi gereken en önemli yerlerden biridir. Dalyan’a 5 km mesafede bulunan Sülüngür Gölü, İztuzu Plajı’na kara yolu ile giderken karşınıza çıkmaktadır. 2 km uzunluğunda olan Sülüngür Gölü’nün genişliği yaklaşık 1,5 km olup derinliği ise 10 metreye kadar çıkmaktadır. Gölün çevresi sazlıklar ve yemyeşil ağaçlarla kaplıdır. Dağlar arasında parlayan Sülüngür Gölü mavi ve yeşilin muhteşem uyumunu gözler önüne sermektedir. Sülüngür Gölü fotoğraf sanatıyla uğraşanların uğrak noktasıdır. Özellikle gün batımına yakın eşsiz fotoğraf kareleri yakalayabilirsiniz. Sülüngür Gölü kışın aylarında yağan yağmurlardan ve yer altı sularından beslenmektedir. Göl levrek ve çipura yetiştirmek maksadıyla balık kooperatifi tarafından kullanıldığı için halkın kullanımına kapalıdır. Göl kenarında restoran ve kafeler bulunmaktadır. Sülüngür Gölü’nün muhteşem doğasına karşı yöreye özgü yemeklerin de tadına bakabilir, keyifli vakit geçirebilirsiniz.

Dalyan çamur banyosu, Köyceğiz Gölü’nü Akdeniz’e ulaştıran Dalyan Boğazı ile birleştiği yere yakın bir noktada bulunmaktadır. Dalyan’a gelen yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası olan çamur banyosunun bilimsel açıdan kesinleşmiş bir faydası bulunmamıştır ancak yerli halk tarafından faydalı olduğuna inanılmaktadır. Vücudunuza sürdüğünüz doğal çamur sonucunda teniniz geriliyor ve vücuttaki kırışıklıkları belli bir süreden sonra azalttığına inanılıyor. Çamur banyosunun yapıldığı yerde herhangi bir işletme yapılmasına izin verilmemektedir. Çamur banyosuna günübirlik tekne turları ile ulaşım sağlanmaktadır. Yurt dışından birçok ünlü isim çamur banyosu yapmak için Dalyan’a gelmiştir. Çamur banyosunun yakınlarda birçok hastalığa iyi geldiği düşünülen kaplıcalar bulunmaktadır. 39 derece sıcaklığa sahip olan kaplıca suyunda bol miktarda kükürt, klorür, sodyum, flüorür vardır. Kaplıcaların başta sinir, metabolizma, romatizma, bel, siyatik, kadın ve cilt hastalıkları olmak üzere birçok rahatsızlığa iyi geldiği bilinmektedir.

Ekincik Koyu turkuaz renkteki denizi, doğal güzellikleri ve muhteşem havasıyla Köyceğiz’in en güzel koylarından biridir. Ekincik Koyu’na denizden ve karadan ulaşım sağlanmaktadır. Doğal bir liman olan Ekincik Koyu’na günübirlik tekne turları ile uğrayabilir, billur gibi denizin tadını çıkarabilirsiniz. Mavi yolculuğun en önemli duraklarından biri olan Ekincik Koyu, yeşillikler arasında iri kumlu uzun plajıyla yerli ve yabancı turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği yerlerin başında gelmektedir. Sörf ve su kayağına, amatör balıkçılığa, dalışa son derece uygun olan Ekincik Koyu aynı zamanda caretta carettaların üreme noktalarından biridir. Ekincik’te konaklama için oteller ve pansiyonlar bulunurken çadır kurmak isteyenler için kamp alanları da mevcuttur. Koyda yöresel lezzetlerin tadına bakabileceğiniz kafe ve restoranlar bulunmaktadır. Bol oksijenli havası ve masmavi denizi ile Ekincik Koyu Köyceğiz’e 35 km, Dalaman’a 60 kilometre uzaklıkta yer alıyor.

Köyceğiz Gölü’nün batısında Sultaniye Köyü sınırları içerisinde bulunan Sultaniye Kaplıcaları, ülkemizin en yüksek radyoaktivitesi olan kaplıcadır. Bölgede Turizm ve Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen çok sayıda kaplıca - ılıca ve termal kaynak tespit edilmiştir. Tarihi çok eskilere dayanan Kaunoslular tarafından 2000 yıl önce kullanıldığı tahmin edilmektedir. Kaplıca; Roma, Bizans, Osmanlı ve Selçuklu dönemlerinde de halka hizmet etmiştir. Ayrıca Roma döneminde bu bölgeye hastane kurulduğu bilinmektedir. Hastaneye ait kalıntılar hala bölgededir. 39 derece sıcaklığı bulunan kaplıca suyunda bol miktarda kalsiyum klorür, kalsiyum sülfür, kalsiyum sülfat ve radon gazı bulunmaktadır. Sultaniye’de ayrıca çamur banyosu da yapılmaktadır. Kaplıca suları özellikle cinsel hastalıklar, romatizma, siyatik ve kadın hastalıklarına iyi gelmesiyle ünlüdür. Kaplıca suyunun içilmesinin çeşitli iç hastalıklar başta olmak üzere birçok hastalığa iyi geldiği tahmin edilmektedir. Sultaniye Kaplıcalarına Köyceğiz, Dalyan ve Ekincik’ten kalkan günübirlik tekne turlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

Köyceğiz ve Ortaca arasındaki Topgözü Kanyonu’nda bulunan Yuvarlak Çay Topgözü pınarlarından doğup Dalyan Ovası’nın kuzeyinden 30 km boyunca ilerleyerek Köyceğiz Gölü’ne dökülmektedir. Yapılan incelemelere göre Yuvarlak Çay’ın suyu 1. sınıf kalitededir. Sandras Dağı’nın kar sularından beslenen Yuvarlak Çay, yemyeşil bitki örtüsüne ve muhteşem bir havaya sahiptir. Dünyaca ünlü karaçam ağaçları bu bölgede bulunmaktadır. Yerli ve yabancı turistlerin dinlenmek ve huzur bulmak için ziyaret ettiği yerlerin başında gelen Yuvarlak Çay, buz gibi suyuyla Muğla’nın “soğuk cenneti” olarak adlandırılmaktadır. Serinletici havasıyla yaz aylarında birçok kişinin kaçış noktası olan Yuvarlak Çay Muğla’nın eşsiz güzellikteki yerlerinden sadece biridir. Türkiye’nin en büyük alabalık yetiştirme tesisi de burada bulunmaktadır. Yuvarlak Çay’ın etrafında konaklama için oteller, pansiyonlar ve buz gibi akan suyun sesiyle keyifli zaman geçirebileceğiniz kafeler bulunmaktadır.

Muğla’nın şirin ilçesi olan Köyceğiz’in tarihinin MÖ 3400 yıllarına kadar dayandığı bilinmektedir. Köyceğiz’de yaşadığı bilinen ilk uygarlık Kayralılardır. Kayralılardan sonra bölgede İskitlerden Asurlulara, Perslerden Helenlere, Romalılardan Selçuklu ve Osmanlı’ya kadar birçok uygarlık egemen olmuştur. Kıyı kesimlerinde Akdeniz iklimi, dağlık alanlarda ise karasal iklimin yaşandığı Köyceğiz Rize’den sonra Türkiye’nin en çok yağış alan bölgesidir. Bir tarafı Sandras Dağı diğer tarafı Ölemez Tepeleri bulunan Köyceğiz, adını verdiği Köyceğiz Gölü’yle yeşilin ve mavinin her tonunu gözler önüne sermektedir. Köyceğiz Gölü, Dalyan Boğazı ile Akdeniz’e bağlanmasıyla bölgeye hâkim olan uygarlıklara önemli bir ticaret merkezi olmuştur. Ahşap evlere ve daracık sokaklara sahip olan şirin ilçe huzurun ve sakinliğin adresi olarak gösterilmektedir. Doğanın bin bir güzelliği ile karşılaşabileceğiniz Köyceğiz’de günübirlik tekne turları yerli ve yabancı turistlerin vazgeçilmezi haline gelmiştir. Köyceğiz’den tekne turları ile Sultaniye Kaplıcaları, Kaunos Harabeleri, Dalyan Boğazı ve İztuzu Plajı’na gidebilirsiniz.

Sandras Dağı ve Ölemez Tepeleri arasında bulunan Köyceğiz Gölü, Muğla’da görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. 6300 hektarlık alana sahip olan Köyceğiz Gölü’nün uzunluğu 52 km, derinliği ise 20 ile 60 m arasındadır. Akdeniz Körfezi’ndeki ağzının alüvyonlarla tıkanması sonucu oluşan Köyceğiz Gölü, 10 km uzunluğundaki Dalyan Boğazı ile Akdeniz’e bağlanmaktadır. Dalyan Boğazı sazlıklarla kaplı doğal bir kanaldır. Köyceğiz Gölü, doğal bir kanalla denize bağlanması nedeniyle ayaklı göl sınıfına girmektedir. Dünyadaki yedi ayaklı göllerden birisi olan Köyceğiz Gölü denizden sadece 8 metre yüksekliktedir. Dalyan Boğazı ile Akdeniz’e bağlanan göl, Nam Nam, Kargı ve Yuvarlak Çay tarafından beslenmektedir. Tatlı su özelliği taşıyan Köyceğiz Gölü’nde tüm tatlı su balıklarına rastlamak mümkündür. Gölde ayrıca nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Nil Kaplumbağası da bulunmaktadır. Gölün içerisinde ayrıca irili ufaklı dört adet ada yer alır. Sörf, yelken ve kürek gibi motorsuz su sporları tutkunlarının uğrak yeri olan Köyceğiz Gölü, fotoğrafçıların ve amatör balıkçıların da vazgeçilmez yerleri arasındadır.

Dalyan civarında görülmesi gereken yerlerden biri de Dalaman Çayı’dır. Fethiye ve Marmaris arasında yer alan Dalaman Çayı 229 kilometre uzunluğa sahiptir. Görenleri büyüleyen turkuaz rengi ile Dalaman Çayı’nın suyu her daim ılıktır. Dalaman Çayı’nın en önemli özelliği ülkemizdeki en iyi rafting alanlarından biri olmasıdır. Yıl boyu rafting sporuna elverişli olan Dalaman Çayı yerli ve yabancı turistlerin eğlenceli saatler geçirdiği yerlerden biridir. Dalyan’dan yaklaşık bir saatlik yolculuk ile ulaşabileceğiniz Dalaman Çayı’nda farklı zorluk derecelerine sahip olan parkurlar yer almaktadır. 26 kilometrelik rafting parkurunda adrenalin dolu anlar yaşayabilir, tatilinizi unutulmaz kılabilirsiniz. Çam ormanları içerisinde yer alan Dalaman Çayı’nda doğa ile iç içe bir gün geçirebilir, vücudunuza oksijen depolayabilirsiniz.