Oldukça klişe bir şekilde yağmurlu ve bulutlu havasıyla tasvir edilen Seattle ziyaretçilerine bundan çok daha fazlasını sunuyor. Sanat, doğa ve teknolojinin buluştuğu şehir, üç dört günlük bir tatil için harika bir seçenek.
Küçük bir balıkçı kasabasından bir teknoloji merkezine dönüşen bu şehir, Amazon ve Microsoft’un gelişiyle, ABD’nin en hızlı gelişen şehirlerinden birisi konumuna geldi.
Seattle Downtown
Seattle altı bin yıllı aşkın bir süredir kerestecilik ve balıkçılık faaliyetlerine ev sahipliği yapmış bir kıyı kasabası. Pasifik Okyanusu ve Cascade Sıradağları arasında dar bir kıyı şeridine kurulmuş olan şehir, gel-git etkisiyle daha da dar bir alana yüzyıllar boyunca sıkışıp kamış ve bir sahil kasabası olmanın ötesine geçememiş.
Seattle’ın kaderi 1889’de çıkan bir yangınla tamamen değişmiş. Bugün Downtown olarak adlandırılan bölgenin tamamı bu yangınla kül olmuş. Bu olayın ardından şehrin tarihe karıştığı düşünülürken, şehrin önde gelenleri yepyeni bir Seattle için kolları sıvamışlar.
Plana göre şehrin hemen yanı başında yer alan dağlardan getirilen toprakla Downtown bölgesi deniz seviyesinden yükseltilecek, gel-git etkisiyle yaşanan sorunlar giderilecek aynı zamanda düzleştirilen dağ yamacı şehrin genişlemesine olanak sağlayacaktı.
18. yüzyıl için oldukça çılgınca görünen bu proje, birkaç yıl içerisinde şehri yepyeni bir görünüme kavuşturmuş aynı zamanda şehre inanılmaz bir ikinci yer altı şehri kazandırmış. Yangından hemen sonra başlayan inşaatlarda zemin ve birinci katta iki giriş kapısı bulunacak şekilde binalar inşa edilmiş. Downtown bölgesinde tüm sokaklar istimlak duvarlarıyla çevrelenmiş ve halk üç yıl boyunca bu duvarlara astıkları merdivenler sayesinde şehir içinde ulaşım sağlamışlar.
Şehrin hemen yamacında yer alan dağlardan taşınan toprakla şehir tamamen doldurulmuş ve 68 derecelik dağ yamacı 42 dereceye kadar inmiş. Günümüzde ise Yeraltı Turları ile bu ikinci şehre eğlenceli bir yolculuk yapmak mümkün. Birkaç farklı şirket yeraltı şehrine farklı noktalardan rehberli turlar düzenliyor. Çoğu Pioneer Square çevresinde yer alan turlardan birine katılmanızı tavsiye ediyorum.
Pike Place Market ve Çevresi
Pike Place Market şehrin en önemli simgelerinden birisi. Bu pazar alanı küçük restoranlar, el sanatları tezgahları ve balıkçılar çarşısına ev sahipliği yapıyor.
Şehrin en tarihi yapılarından birisi olan bu pazar alanı günümüzde halen yerel halk tarafından da ziyaret ediliyor. Şehrin ruhunun en güzel şekilde hissedildiği alan bana kalırsa burası.
Pike Place Market’ın hemen karşında dünya kahve devi Starbucks’ın ilk şubesini görebilirsiniz. Oldukça küçük olan bu dükkân hergün ziyaretçi akınına uğruyor. Şehrin pek çok noktasında Starbucks Reserve’leri görmek de mümkün.
Tahmin edebileceğiniz üzere, Starbucks şehri olarak da bilinen Seattle, dünya üzerindeki en çok çeşit kahve içeren ve en yenilikçi Starbucks şubelerine ev sahipliği yapıyor.
Pike Place Market’ın hemen solundan rıhtıma inerken Sakız Duvarı dikkatinizi çekecektir.
Turistler arasında oldukça popüler olan bu duvara sakız yapıştırmak ilginç bir şekilde gelenek haline getirilmiş ve şehirdeki en çok fotoğraflanan yapılardan birisi.
Bu yolu takip ederek rıhtıma inebilir ve rıhtım buyunca kısa bir yürüyüş yapabilirsiniz.
Yürüyüşünüz sırasında numaralandırılmış iskeleleri hemen fark edeceksiniz. Yüzyıllar boyunca balıkçı barınağı olarak hizmet veren bu iskeleler, günümüzde pek çok kafe, restoran ve bir de terminal binasına ev sahipliği yapmaktadırlar.
Akşam yemeklerinizden birini bu rıhtım bölgesinde yemenizi öneririm. Daha çok balık ürünü ağırlıklı olan bu restoranlar Seattle ruhunu en lezzetli şekilde yansıtıyorlar.
Space Needle ve Çevresi
1962 Dünya Fuarı için inşa edilmiş olan Space Needle şehrin en yüksek binası ve Seattle’a tepeden bakmak için harika bir noktadır. Buradan Elliott Körfezi ve yılın büyük bölümünde karlarla kaplı Rainer Dağı’nı görebilirsiniz. Gece saat 22.00’ye kadar açık olan bu yapı 360 derece dönen bir restorana da ev sahipliği yapıyor.
Space Needle çevresi şehrin yeni merkezi olarak tanımlanıyor. Bu bölge pek çok müze ve otele ev sahipliği yapıyor ve iş merkezlerinin bulunduğu alan da burası. Amazon Merkez Ofisi’nin eşsiz mimarisi görülmeye değer. Chihuly Cam Müzesi ve Pop Art Müzesi de yine bu bölgede yer alıyor.
Green Lake Park
Washington’un eşsiz doğasını doya doya yaşayabileceğiniz en güzel noktalardan birisi Green Lake ve çevresi. Şehir merkezinden yarım saatlik bir yürüyüşle ya da on dakikalık bir araba yolculuğuyla ulaşabilirsiniz.
Şehrin bu bölgesi yerel halk tarafından en çok tercih edilen yaşam alanlarından birsi. Şehrin en güzel evleri göl manzarasına bakacak şekilde etraftaki tepelerde sıralanmış olduğunu hemen fark edeceksiniz. Gerçek bir Seattlelı gibi küçük bir coffeshoptan kahvenizi alabilir ve gölün etrafında yürüyüş yapabilirsiniz. Yaz aylarında yüzmeye de elverişli olan bu gölde kano kiralama imkânınız da mevcut.
Yine bu bölgede yer Woodland Park Hayvanat Bahçesi’ni de ziyaret edebilirsiniz.
Lake Washington Gemi Kanalı
Lake Union’dan Piget Sound’a doğru Lake Wahington Gemi Kanalı'ı boyunca kısa bir yürüyüş yapmanızı öneririm. Bu yürüyüşünüzde şehre başka bir açıdan bakma şansı yakalayacaksınız. Kanal üzerinde yer alan köprüler 19. yüzyıl Amerikan mimarisinin güzel örneklerinden. Seattle sokak sanatlarının da en farkı tarzlarını yansıtan bir şehir. Kanal üzerinde yer alan George Washington Anıt köprüsünün hemen altında en az köprü kadar dikkat çekici bir dev heykeliyle karşılaşacaksınız.
Zaman içersinde halk tarafından oldukça benimsenen bu heykel şehrin simgelerinden birisi haline gelmiş. Kıyı boyunca devam ederseniz meşhur Theo çikolatalarının üretim merkezi Theo Çikolata Fabrikası’nda rehberli bir tura katılabilirsiniz. Kanalın güney yakasında yer alan Seattle Pasifik Üniversitesi de kısa bir ziyareti hak ediyor.
Kerry Park
Panoramik bir Seattle manzarası görmek için Kerry Park’tan daha güzel bir nokta olamaz. Yüksekçe bir tepede yer alan bu parktan Lake Union, Elliott Bay, Bainbridge Island ve Mount Rainier’a kadar olan tüm bölgeyi görmek mümkün.
Bainbridge Adası
Seattle’ı ilk kez ziyaret ediyorsanız bir feribota binmenizi ve şehri uzaktan seyretmenizi öneririm. Rıhtımdaki Feribot terminalinden Piget Sound’da yer alan pek çok adaya seferler düzenleniyor. Bainbridge Adası bunlardan en yakın olanı, saatte bir gerçekleşen seferlerle kırk dakikalık bir yolculuğun ardından Bainbridge Adası’na ulaşmanız mümkün. Doğayla sanatın buluştuğu bu ada uzun yürüyüş parkurlarına, pek çok sanat galerisine ve şarap tadım merkezlerine ev sahipliği yapıyor.
Şehir Merkezinin Dışı - Snoqualmie
Washington Eyaleti’nin doğasını daha yakından gözlemlemek ve şehir dışına günübirlik bir tura çıkmak istiyorsanız Snoqualmie Kasabası tam size göre. Yaklaşık 40 dakikalık bir araba yolculuğuyla Snoqualmie'ye ulaşabilirsiniz. Snoqualmie Şelaleleri yılın her döneminde turistlerin uğrak noktalarından birsi. Şelale kenarında yer alan 4 km’lik yürüyüş rotası eşsiz manzaralar sunuyor.
Küçük bir kasaba olan Snoqualmie’nin merkez caddesinde pek çok küçük sevimli kafe, restoran ve hediyelik dükkanlar sıralanıyor. Kısa bir yürüyüşle kasabanın ruhunu yakalayabilirsiniz. Kasabanın görkemli çiftlik evleri görülmeye değer. Eğer tarih merakınız varsa, Kuzeybatı Demiryolu Müzesi'ni mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Amerika kıtasının batı yakasının gelişmesinde kilit rol oynayan demiryollarının tarihinden yola çıkarak, Amerikan tarihine bambaşka bir açıdan bakma fırsatı yakalayabilirsiniz.
