Erciyes Dağı’nın eteklerinde kurulan, tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Kayseri İç Anadolu Bölgesi’nde yer alır. Türkiye’nin en kalabalık iller sıralamasında 14. sırada bulunan Kayseri’nin nüfusu TÜİK’in 2016 verilerine göre yaklaşık 1.358.980’dir. Şehrin toplam yüzölçümüyse 17.170 km2’dir. Melikgazi, Bünyan, Akkışla, Develi, Hacılar, Kocasinan, İncesu, Pınarbaşı başta olmak üzere 16 ilçeden oluşan Kayseri, Ankara ve Konya’dan sonra İç Anadolu Bölgesi’nin üçüncü büyük şehridir. İç Anadolu’nun güney bölümü ile Toros Dağları’nın yakınlaştığı Orta Kızılırmak bölümünde yer alan Kayseri bölgenin en hızlı büyüyen ve gelişen şehirlerinden biri olma özelliğine sahiptir.
Asırlar boyunca Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu’na ev sahipliği yapan Kayseri gerek tarihi gerek kültürel yapısı ile ziyaret edilmeye değer şehirlerimizin başında gelir. Tarihi İpek Yolu’nun geçtiği şehrin 6000 yıllık bir geçmişe sahip olduğu öngörülmektedir. Medeniyetlerin hakimiyet kurduğu Kayseri Kültepe Höyüğü’nde yapılan çalışmalar sonucunda tarih öncesi çağlara ait çok sayıda kalıntıya rastlanmıştır. Bulgular Kayseri’de ilk yerleşimin Bakır Çağı’nda başladığı yönündedir.
Kayseri’nin 24 km uzaklığındaki Kültepe Hititler’in Anadolu’daki ilk yerleşim yeri olduğu için ayrı bir öneme sahiptir. Kültepe (Kaniş) Anadolu’nun da en büyük höyüklerinden biridir. Diğer antik şehir Karum’da (Pazarşehir) Hititler dönemine ait olduğu belirlenen çivi yazıları ve yazılı tabletler bulunmuş, böylece Asurlular ile Hititler arasındaki ilişkilere dair önemli detaylar gün yüzüne çıkarılmıştır. Kültepe Antik Kenti MÖ 4000 yılından Roma Devri’nin sona ermesine kadar yerleşim yeri olmaya devam etmiştir. Yahyalı’nın Eğriköy ve İncesu höyükleri de aynı dönemde yerleşim yeri olan diğer antik kentlerdir.
Kayseri’ye Asurlular döneminde Kanisti adı verilse de sonrasında Mazaka olarak değiştirilmiştir. Bu adın Frig dilinde Zeus anlamını taşıyan Mazcus’tan gelebileceği tahmin edilmektedir. Roma İmparatorluğu döneminde şehre Caesareaadı verilmiştir. Bu ismin Bizans imparatorlarına verilen Caesar unvanından geldiği bilinmektedir. Kayser ise bu unvanın Osmanlı Dönemi’ndeki karşılığıdır. Kimi Osmanlı sultanlarının Kayser-i Rum unvanını kullandıkları görülmektedir. İslam hakimiyetine girdikten sonra Kayser ismini alan şehir zamanla Türkçeleşerek bugünkü halini almıştır.
MÖ 11. ve 7. yüzyıllarda kurulan Mazaka şehri MÖ 6 ve 5. yüzyıllarda Med ve Perslerin yerleşim yeri olmuştur. MÖ 280 yılında Bağımsız Kapadokya Krallığı’nın ana şehri olan Mazaka MS 17 yılında Roma İmparatorluğu hakimiyetine girmiştir. 395 yılında Bizans İmparatorluğu’nun önemli şehirlerinden biri olan bölge, iki kere Arap istilasına uğramış 1071 Malazgirt Savaşı’ndan sonra Türk hakimiyetine girmiştir. Anadolu Selçukluları Dönemi’nde Konya’dan sonra ikinci başkent olma özelliği taşıyan Kayseri, bir süre Moğol hakimiyetine girse de 1398 yılında tamamen Osmanlıların hakimiyetine girmiştir. Selçuklu ve Osmanlı Dönemi’ne ait eserlerin birçoğu günümüze kadar gelmeyi başarmıştır.
Cumhuriyet Dönemi’nde 1924 Anayasası ile il unvanı kazanan Kayseri, 1988 yılında büyükşehir olmuştur. Cumhuriyet ile birlikte sanayi, ticaret ve eğitimde oldukça ilerleme gösteren şehir özel sektörün giderek yaygınlaşması ile ekonomiye büyük katkı sağlamaya başlamıştır. Organize sanayi bölgeleri ile Türkiye’nin önde gelen şehirlerinden biri olan Kayseri; mobilya, gıda, metal eşya, tekstil ve ambalaj üretiminde ilk sıralardadır. Yer altı zenginlikleri ile de öne çıkan Kayseri’de altın, bakır, kurşun, asbest, çinko, demir, manganez gibi değerli madenler bulunmaktadır.
Tarıma oldukça elverişli toprakları olan Kayseri, modern tarım araçlarının en çok kullanıldığı şehirlerden biridir. Nüfusun yaklaşık yüzde 25’i tarım ile uğraşmaktadır. Buğday ve arpa başta olmak üzere nohut, mercimek, fasulye, patates ve soğan en fazla yetiştirilen ürünler arasındadır. Kayısı, elma, armut, ceviz ve üzüm en çok yetiştirilen meyvelerdir. Küçükbaş ve büyükbaş hayvancılıkla öne çıkan şehirde kanatlı hayvan sayısı da Türkiye ortalamasının bir hayli üzerindedir. Et, süt ve yumurta üreticiliğinde Kayseri, Türkiye ekonomisinde önemli bir yere sahiptir. Pastırma ve sucuk üretiminde Türkiye’de birinci sırada bulunan şehir sadece ülke içi değil ülke dışına da pazarlama yaparak büyük oranda gelir elde edilmesinde pay sahibidir. Tabii güzelliklerinin yanı sıra zengin tarihi eserleriyle de öne çıkan Kayseri her yıl binlerce turisti ağırlayan şehirlerimizden biridir. Özellikle Erciyes Dağı kışın kayak, yazın trekking turizmi ile şehrin cazibe merkezlerinden biridir.
Kayseri'de Piknik Yerleri
Kayseri doğasıyla da gidenleri kendine hayran bırakan bir şehir. Gezeceğiniz noktaları bitirdikten sonra doğa ile iç içe bir piknik ve mesire alanı isterseniz fazlaca alternatifiniz bulunuyor. Barbekülü kamelyaları, restoranları, sosyal tesisi ve otoparkı ile Kayseri Kent Ormanı bu anlamda ilk sıra yer alıyor. Hisarcık’ta bulunan Kıranardı Parkı da gidebileceğiniz yerler arasında bulunuyor. Açık hava tiyatrosu, göleti, piknik alanları ve kır evi bulunan Beştepeler Parkı da gittiğinizde güzel vakit geçirebileceğiniz mesire yerlerden bir diğeri. Ayrıca dev şelale ve çok sayıda kamelyanın yanı sıra basketbol sahaları da bulunan Kadir Has Kültür Parkı çok sayıda kişi tarafından tercih ediliyor. Kendinize yakın olan piknik yerlerini araştırarak güzel bir piknik yapabilirsiniz.
Tanıtım Videosu: