Seyahat hayallerinizi gerçekleştirebilmek için masa başı bir işte çalışıyorsunuz ama böyle bir iş için doğmadığınızı hissediyorsunuz. Bütün bir yıl çalıştıktan sonra sadece bir haftalık yıllık izne hayallerinizin en azından küçük bir kısmını sığdırmaya çalışıyorsunuz ama elbette yetmiyor. İçten içe böyle bir iş için doğmadığınızı hissetmeye başlıyorsunuz ama alternatif bir yaşama geçmek konusunda gerekli cesareti kendinizde bulamıyorsunuz veya böyle bir alternatifin olabileceğini bile daha önce aklınıza getirmediniz.
Instagram’da sayıları hızla artan karavancıları gördükçe sizin de aklınıza aynı endişeler üşüşmüyor mu? Uzaktan uzağa imrenerek gezip gördükleri yerleri, tanıştıkları insanları ve kültürleri telefonun küçücük ekranına sığan görsellerden takip ettikçe, “Bunu nasıl başarıyorlar?” diye sormuyor musunuz kendinize? Eğer şirketiniz uzaktan çalışma modeline geçmediyse, bunun hayalini kurmanın zor olduğuna katılıyorum ama hayatta sizin de yapabileceğiniz böyle bir iş modelinin mutlaka olduğunu aklınızdan çıkarmayın.
Bu yazıyı tam da bu soruyu soranlara ilham olması amacıyla yazıyorum. Kim bilir, belki ihtiyacınız olan itici güç ve motivasyon, bu yazıdaki maddelerin arasında bir yerde gizlidir. Size “Evet, ben de yapabilirim” dedirtir, başka bir yaşamın da mümkün olduğunu hatırlatır.
Uzaktan çalışmak, Dijital Göçebelik, Freelancer’lık yabancısı olduğumuz kavramlar değil, hele pandemiyle birlikte belki gerçekleşmesi daha uzun yıllar alacak olan yeni bir çalışma modeline hızlı bir geçiş yaptık dünya olarak. Tatil anlayışımız, seyahat etme biçimlerimiz, yani alışageldiğimiz birçok konuda ezberimiz bozuldu. Artık açık büfeli, her şey dahilli otellerdense glamping çadırları tercih eder olduk örneğin. Yeni bir ülkeye gitmek için kalabalık bir tur grubuna dahil olmaktansa, sırt çantamızı takıp tek başımıza gezmeye başlar olduk. Çok turistik mekanlar yavaş yavaş cazibesini yitirdi, kıyıda köşede kalmış güzellikleri keşfetmek “yeni trend” oldu.
Evet, hayat bizi kökten bir değişikliğe zorladı. Peki biz bu değişimin neresinde duracağız, ne kadarına ayak uydurabileceğiz?
Haydi o zaman, daha fazla uzatmadan başlayalım.
Bırakın Hayalleriniz Peşinizden Gelsin: Karavanda Yaşamaya Başlamak
Bir karavanda yaşamaya başladığınızda, başlarda temel ihtiyaçlarınızı karşılamak için belirli bir miktarda birikiminiz olması şart çünkü eğer böyle bir hayata yeni adım atıyorsanız ve daha önce yolda para kazanmayı deneyimlemediyseniz bocalamanız çok normal. Size ve becerilerinize en uygun, kazanca dönüşecek yolları oturtmak için zamana ihtiyacınız var. Bu yüzden ilk hedefiniz, karavanınızla çıktığınız tatil masraflarınızı hafifletmek hatta bedavaya getirmek olmalı. Gerisi zaten kendiliğinden gelecek.
Kamp Alanlarında Çalışmak
Eğer mevsim yazsa veya gittiğiniz ülkede hala denize girilebiliyorsa, karavan ile seyahat ederken para kazanmanın en eğlenceli yollarından biri de kamp alanlarında çalışmaktır. Bu tür yerlerde işler genellikle mevsimliktir ve kamp alanı sahipleri genellikle o sezon için çalışacak elemana ihtiyaç duyarlar. Daha önce kısa da olsa bir garsonluk ya da baristalık deneyiminiz varsa, burada çok işe yarar. Yoksa da sorun değil, belki eliniz tamir işlerine yatkın ya da yemek hazırlama konusunda hiç fena değilsiniz; bunlar da kesinlikle işe yarar.
Çadırların veya bungalovların temizliği karşılığında karavanınız için ücretsiz konaklama da talep edebilirsiniz, birçok kamp alanı sahibinin buna sıcak bakacağından eminim.
Fotoğraflarınızı Satışa Çıkarmak
Bunun çok fazla getirisi olmayan bir öneri olduğunun farkındayım, başta onu söyleyeyim hemen. Sayıları hızla artan stok fotoğraf sitelerine koyduğunuz fotoğraflarda uzun süre hiç hareket olmayabilir ama sakın vazgeçmeyin. Hali hazırda profesyonel bir kameranız varsa ve zaten fotoğraf çekiyorsanız, bunu uzun süreli bir yatırım olarak düşünebilirsiniz. İnsanlar tarafından fark edilmeniz ve ardı ardına satışlar yapmaya başlamanız an meselesi.
Bloggerlık/İçerik Üreticiliği
Bu da tıpkı fotoğraflarınızı satışa çıkarmak gibi uzun vadede geri dönüş alabileceğiniz bir alan olsa da, harcadığınız emek ve ortaya koyduğunuz işin kalitesiyle doğru orantılı olarak bu süre kısalabilir de. Çektiğiniz fotoğraflardan oluşturduğunuz bir Instagram hesabı, gezip gördüğünüz yerleri anlattığınız gezi notları ya da aklınıza gelen herhangi bir şey. Kesinlikle buna güvenip yola çıkın demiyorum çünkü bu işin başında size hiçbir getirisi olmayacaktır. Belki yola çıkmadan önce bu konuda kısa bir eğitim almayı da düşünebilirsiniz. Başlarda bir oyun gibi sürdürün, tarihe dijital notlar düşün ve bekleyin.
Ürün Satışı
Eğer çok tıklanan bir bloğunuz veya bol takipçili bir sosyal medya hesabınız varsa işiniz çok kolay. Zaten reklam gelirleri bile başlı başına sizi tatmin edecek bir rakama ulaşabilir ama siz çiçeği burnunda bir karavancı olarak, henüz bu ihtimallerin uzağındasınız. Size tabiri caizse “günü kurtaracak” kadar kazanç getiren yeni seçenekler gerek.
Gezdiğiniz yerlerdeki yerel ürünlerden satın alıp, gittiğiniz bir başka ülkede veya şehirde satmak başlangıç için iyi bir çözüm olabilir. Tabi mutlaka saklaması kolay, bozulmayacak ürünler olmalı. Mesela reçel, bal, çay vb. Veya plajda ihtiyaç duyulacak ürünlerin bir listesini yapıp, sahilde ufak bir yer tezgahında sergileyebilirsiniz. Biri mutlaka güneş kremini evde unutacak veya havlusu denize uçtuğu için sizin tezgâhta sattığınız havlulara bakmak için gelecek.
Yola çıkmadan önce mutlaka takı yapmayı öğrenin. Boncuk dizin, tığ ile küçük küpeler örün ya da işi biraz büyütüp el yapımı şapka üretimine geçin. Bunların hepsi zor görünen ama yapması oldukça basit ve kısa süren uğraşlar. Üstelik eğlenceli de.
Bir sepete dolduracağınız ip yumaklarıyla neler yapabileceğinizi hayal bile edemezsiniz. Örneğin “Hair Wrap” denen “İp rasta”, size her zaman kazandıracak. Yapımı için birkaç video izleyebilirsiniz, gerçekten hiç zor değil ve gerçek rasta gibi saatlerinizi harcamanız da gerekmiyor. Bir kişiye, eğer eliniz de hızlanırsa 20 dakika gibi kısa bir sürede ip rasta yapabilirsiniz. İşin en güzel tarafı da reklamınız o bölgede çok hızlı yayılacak, çünkü rengarenk ip rastalarla gezen birini fark etmemek mümkün değil, kısa sürede “Ben de istiyorum” diyerek kendiliğinden gelen müşterileriniz olacak. Tecrübeyle sabit? Konuyu bitirmeden önce küçük bir notum daha var; yol boyunca ya da boş kaldığınız her an bu rastalardan hazırlayıp, vakti olmayan müşterilere bir tel toka ile takabilecekleri rastalardan satabilirsiniz, ki bu her zaman işe yarar.
Online Ders Vermek
Şimdi oturup, hangi konuda bir başkasına aktarabileceğiniz yeteneklerinizin olduğunu düşünme zamanı. Matematik, yabancı dil, gitar… Zaten iki senedir tüm dersler çevrim içi yapılıyor, bu yüzden sizin de bu gruba dahil olmanız hiç zor değil.
İngilizce öğrenmek her zaman dünyanın ihtiyacı olmaya devam edecek ve bu kursların popülerliği hiç azalmayacak ancak işinizi hakkıyla yapmak ve “güvenilir bir öğretmen” olmak için, yola çıkmadan önce mutlaka bu konuda bir sertifika almanızı öneririm. Aracı olan birçok profesyonel firma zaten öğretmenlerine bu sertifikayı şart koşuyor. Hem iş bulabilmek hem de işin sürekliliği için elinizde bir sertifikayla yola çıkmanız sizin için hayat kurtarıcı olabilir.
Çocuk ve Evcil Hayvan Bakıcılığı
Tatil köylerinde ve kamp alanlarında birçok çocuklu ve köpekli aileye rastlayacaksınız. Eğer çocuklarla ve köpeklerle zaman geçirmek sizin için keyifli bir aktiviteyse bu işi paraya çevirmek mümkün. Hatta bu konuda yapılmış birçok uygulama da var. Günde birkaç saatinizi ayırarak köpeğini gezdirmek isteyen insanlarla tanışabilirsiniz ki bunu sadece tatil bölgeleriyle sınırlamayın; şehir merkezlerinde size ihtiyaç duyacak insanların sayısı çok daha fazla. Tatile çıkan bir kişinin evinde kalıp evcil hayvanlarına bakmak ya da gün içerisinde köpeklerini yürüyüşe çıkarmak gibi işler bulmanız an meselesi.
El Sanatları
Bunu “Ürün Satışı” başlığı altına koymak istemedim çünkü al-sat yapmaktan veya elde hızlıca bir şeyler tasarlamaktan biraz daha kapsamlı ve meşakkatli işlerden bahsedeceğim. Tabi el becerinizin de olması şart zira boncuk dizmeye pek benzemiyor.
Bu başlık altında verebileceğim ilk örnek “tasarım tişörtler”. Bunun için her zaman karavanınızda taşıyacağınız bir serigrafi kitine ihtiyacınız var. Evet çok ucuz bir makine değil ama bununla çok özgün bez çantalar ve tişörtler tasarlayabilirsiniz. Kısa zamanda kendi parasını çıkaracağına eminim, bunu bir düşünün derim.
Resme yeteneğiniz varsa illaki portre çalışmaları yapmak zorunda değilsiniz. Gideceğiniz mekanlarda mutlaka boyanacak bir duvar bulabilirsiniz ve mekan sahibinin o duvarın boyanmaya ihtiyacı olduğuna dair henüz bir fikri yoktur. Bu bir kamp alanının tuvaleti de olabilir, bir kafenin iç mekan duvarı da. Belki birkaç kez ücretsiz yaparsanız, sonraki zamanlarda mekan sahiplerinize göstereceğiniz bir portfolyonuz olur ve bu sayede daha kolay iş bağlarsınız.
Karavanı Kiralamak
Günlük turlar için karavanınızı bir başka aileye kiralama fikri kulağınıza nasıl geliyor bilmiyorum ama özellikle başlangıç için birikim yapmanıza yardımcı olacak en iyi seçenek bu bence. Bu konuda oluşturulmuş aracı siteler var, onlardan birine kayıt olarak ilk işinizi alabilirsiniz, hem böylesi daha da güvenli. Eğer karavanınızı kiralama fikrine sıcak bakmıyorsanız, şoförlüğünü de kendiniz yapmayı teklif edebilirsiniz.
Teslimat Seçenekleri
Çok bilindik bazı kargo firmaları, kendi karavanınız ile teslimat yapma konusunda bazı fırsatlar sunuyor, onları mutlaka değerlendirin derim. Eğer belirli bir rotanız yoksa ve sadece yeni yerler görme isteğiyle yola çıkmışsanız, kim bilir belki bu iş sizin hiç ummadığınız yeni adresler keşfetmenize bile neden olabilir. Genellikle bu tür işlerde saatlik ücret ödeniyor; ürünü siz paketliyorsunuz ve teslim ediyorsunuz. Yani sürecin başından sonuna kadar tüm işlemler size ait. Bence ücreti de hiç fena değil, geçici bir iş olarak bakıldığında harika bir başlangıç fırsatı olduğunu düşünüyorum.
Karavanınızla ya da minibüsünüzle yapabileceğiniz teslimat işleri yalnızca kargoyla sınırlı değil. Yurt dışında birçok restoran, müşterilerine yiyecek teslimatı yapmak için sizden destek almak isteyebilir. Bu konuda Uber EATS gibi gelişmiş uygulamalar var, bir göz atın derim.
Sanal Asistanlık
Bunun için önceden bir çevrim içi eğitime veya seminere katılmak iyi olabilir. Bu konuda tecrübesiz bile olsanız, birkaç programı başlangıç seviyesinde kullanabiliyor olmanız size çok şey katacaktır. Çünkü bugün dünyada pek çok çevrim içi işletme, sosyal medya hesaplarını yönetmekten grafik hazırlamaya kadar birçok konuda sanal asistanların desteğini alıyor. Ne demiştik yazımızın başında? Dünya değişiyor, haliyle iş kolları da. Artık telefon ya da e-mail yanıtlamak için bir ofiste masa başı çalışmak durumunda değiliz.
Bir karavanda yaşamak ve hem gezip hem hayatınızı kazanacağınız işlerde çalışmak kolay değil, bunu kabul edelim. Bir kere tam tekmil bir ofisin verdiği rahat çalışma ortamını karavanda yaratmak, odaklanmak ve motive olmak zor. Ama kesinlikle imkansız değil. Özgürlüğünüzden ödün vermeden, seyahatinizi kısa yıllık izinlere sıkıştırmadan, gezerek, görerek ve sürekli öğrenerek yaşamanın keyfini sürmek için ödememiz gereken bir bedel sadece. Bunu nasıl yapabileceğimiz de bir başka yazının konusu olsun. Umarım yazım birilerine ilham olmuş, en azından “Ben de yapabilirim galiba” dedirtmiştir. Yeniden görüşene dek şimdilik hoşça kalın.
