Bileti aldığımda elimde gezi yazısı olarak Varuna Gezgin'in notları vardı. İnternette de çok bilgi bulamadım. Bu yüzden ilk defa gezi yazısı yazmaya karar verdim. Çünkü bütün gezilerime bu yazılar yardımcı olmuştu.
Seçenek çok ama hangi ada? Kararsız kalınca 3 adayı da görelim dedik :) Pratik bilgiler vermeye çalışayım, iyi bir yazar değilim.
Uçuşumuzu Dubai aktarmalı olarak yaptık. 1 ay öncesinden Mahe-Praslin arası feribot biletlerimizi seychellesbookings.com sitesinden hiçbir sorun yaşamadan yaptım.
Mahe: Tek kelimeyle hayal kırıklığı! Praslin adasına gitmek için havaalanından taksiye bindik, bu arada feribot biletini aldığım sitede feribot iskelesi için taksi servisi de vardı 10 € kişi başı, 2 yetişkin 1 çocuk 1 bebek olunca kendim otobüsle giderim tripleri atıp almamıştım. Aynı paraya geldi o yüzden siz alın :) Feribotlar bakımlı ve güzeller, bizim Yalova feribotu gibi. Balayı için gelenler Praslin'deki havaalanına gidiyor feribotla uğraşmadan. Erken alınırsa aynı fiyat ama geç kalırsan aradaki fark artıyor. Feribot giderken iyiydi de dönüşte gondol-kamikaze arası bir şeylere binmiş gibi çoluk çocuk mahvolduk :)
Praslin: Sağ salim indik, taksiyle ( acemilik işte sonra adanın kurdu olduk :) ) www.booking.com adresinden ayarladığım Cote D’or sahilindeki apartımıza gittik. O muhteşem turkuazı görmek aktarmalı uçuşu feribotun yorgunluğunu alıverdi. Varuna Gezgin'in notlarında Murat Fıçıcı otobüslerin çok ucuz olduğunu yazmıştı. Biz de otobüsle adayı turladık beğendiğimiz her plajda indik :) En güzel plaj; Anse lazio. Araba kiralamadıysanız ulaşım biraz yorucu ama iki çocukla biz gittiysek herkes gider, 20 dk kadar otobüsle gidip ondan sonra 25 dk bol yokuşlu ormanın içinden geçip bu muhteşem plaja ulaşıyorsunuz, plaja giderken dev kaplumbağaları görme şansınız var.
Otelin önünde otobüs bekliyoruz, dünya küçük gerçekten.Seyşeller'de otobüs durağında Türkle karşılaş! Moskova'da yaşıyormuş eşi Rus bir de dünya tatlısı kızları vardı, bir kaç gün onlarla gittik plaja. 1 aylığına villa kiralamış günlük 50 dolara. Valle de Mai ormanına gitmişler ama tavsiye etmediler. 20 $ kişi başı biz de gereksiz gördük zira her yerde dişi hindistancevizleri vardı.
Bir gün önce feribot iskelesinden La Digue Adası için biletlerimizi aldık. Anse Georgette plajını merak ettiğimiz için otobüsle Constance Lemuria Oteli'nin içinden geçip 30 dk yürüyerek ulaşabiliyorsunuz. Hiç sorun çıkmadan geçebiliyorsunuz. Aslında Anse Lazio ve Anse Georgette plajı birbirine çok yakın ama yol yok, dağ yolunda da bebek arabasıyla gitmek mümkün değil. Bu yüzden adayı bir baştan bir başa dolaşmanız gerekiyor. Otobüslerin yokuşlardaki performansı görülmeye değer. Şoförler Uzakdoğu'daki gibi çılgınlar!
La Digue: Miniminnacık bir ada bisikletle adayı kolayca gezebilirsiniz. Arabaya pek raslamadım. Anse Sourge D’argen kesinlikle ölmeden önce görülmesi gereken, insanın ömrünü uzatan bir plaj. Feribot iskelesinden yürüyerek 30 dk, bisikletle 10 dk sürüyor. Her bütçeye uygun konaklama seçenekleri mevcut. Biz konaklamadık, en büyük pişmanlığımdır! En son feribot 17:00'deydi ve çocukları bembeyaz kumlardan koparmak pek kolay olmuyor. En azından 2 gün kalınabilir. Plajda bir tane meyve suyu satan kulübe var, yanınızda mutlaka su ve atıştırmalık bir şeyler götürseniz iyi olur. Çubuk krakersiz dışarıya adım atmam :)
Seyşeller çok güzel! Kesinlikle gidilip görülmeli, turizm pek gelişmiş değil, Afrika insanın rahatlığı var. Ultra pahalı oteller var ama sırtçanlılar için de uygun. GH'lar mevcut.
Ucuz mu? Pek değil, özellikle oteller çok pahalı son gecemizde Mahe'de kaldığımız otel çok kötüydü ve bu otele geceliği 400 TL verdiğimi düşündükçe hala içimi acıtıyor. Yeme-içme konusunda seçenek yok denecek kadar az, marketten alışverişini yapıyorsun. Tarhanam her daim yanımda :)
Akşamları balıkçılar, sahilde akşam 17.00 gibi tuttuğu balıkları satıyorlar. Taptaze, ismini bilmediğim, rengarenk balıkları alıp yemek inanılmaz zevkliydi. Kocaman 2 tane ton balığına 5 € verdik. Bu şekilde masraflarınızı indirebilirsiniz. Türkiye'de satışı olmayan içkilerden içebildiğim kadar içtim, içemediğimi de valize koydum getirdim :)
Çocukla gezmek nasıl? Tabi ki sırtçantanı alıp gezmek gibi kolay olmuyor ama çok da zor değil. Tayland'a gittiğimizde oğlum 4 yaşındaydı anneme bırakmıştım, 18 gün ağır geldi sanırım o kadar çok özledim ki Chiang Mai’de trekkingde hüngür hüngür ağlamıştım. Bir daha nereye gidersem gideyim asla yanımdan ayırmadım.
Küçük yaşta farklı kültürleri, tatları tanımaları onların ruhunda ne güzel izler bırakacak. İnsan ayırmadan adalet duygusu gelişmiş bireyler yetiştirmenin belki de ilk adımı gezgin olmaktır.
Sevgiyle kalın...