Birmanya, Burma ve son olarak Myanmar. Yıllarca askeri rejim yönetiminde olup, sürekli ülkenin, şehirlerin isimleri ve ülke bayrakları değişmiş bir ülke Myanmar. 2010 yılında kapılarını yabancı ülkelere açan ülke turizmin etkisiyle hızla değişiyor. Konu seyahat olunca ülkenin vize politikası, ulaşımı, konaklaması gibi birçok detaylar da gecen zamanla değişiklik gösteriyor. Birkaç sene öncesinde bu ülkede bulunmuş gezginlerin paylaşımları ile bugün çok fazla farklılıklar var. Ayağımın tozuyla Myanmar seyahati hakkında yoldan izleri paylaşmak isterim.
MYANMAR VİZESİ
Türk vatandaşları da kolaylıkla web sitesinden 50 USD karşılığında e-visa alabiliyor. Sayfada, mutlaka belirtilen adresteki hotelde kalınması yazılmışsa da dilediğiniz yerde kalabilirsiniz. Türkiye’den Myanmar`a direkt uçuş olmadığı için Bangkok ya da Dubai aktarmalı gidilebiliyor. Bangkok aktarmalı olur ise vize Bangkok’taki konsolosluktan da kolaylıkla alınabiliyor. Sadece pasaport-2 resim-pasaportun resimli bölümünün fotokopisi ve başvuru formu isteniyor. Konsolosluk önündeki bulunan pick-up aracında tüm bu evraklar tedarik edilebiliyor. İnternette ne kadar uzun kuyruklar olduğundan sabah saat 07.00 gibi gidilmesi tavsiye edilse de ben 08.30’da gitmeme rağmen 8-10 kişi vardı. Saat 09.00’da içeri girerek sıra numarası alınıp başvuru yapılıyor. Aynı gün öğleden sonra vizeyi almak isterseniz uçak bileti ibraz etmeniz isteniyor. 2. seçenek ertesi gün alabilir ya da 3. gün alabilirsiniz. Vize fiyatları da bu süreye göre 1500 Bht - 1350 Bht - 810 Bht olarak değişiyor. 1USD=35 Bht.
MANDALAY
Önceleri döviz bozdurmanın neredeyse imkansız olduğu, ATM’lerin bulunmadığı Myanmar’da havalimanındaki döviz bürosundan başka seçenek olmadığı şeklinde bilinirken, artık şehir merkezinde de döviz büroları ve ATM’ler açılmaya başlamış. Havalimanında döviz kuru 1 USD = 1200 Kyat.
Alışverişte genelde 100 Kyat 1 USD gibi hesaplanıyor. Mandalay havalimanından şehir merkezine 4 USD karşılığı share taxi ile yaklaşık 30 dakikada ulaşılıyor. 3-4 katli eski binaların arasından yeni yapılmış 8-10 katlı binalar yükseliyor. Ne kadar eski ve bakımsız olsa da şehir dama tahtası gibi çok düzenli kurulmuş. Sokak-cadde isimleri numaralarla adlandırılmış. 36 ile 37. cadde arasında 46. cadde gibi. Mandalay gezginlerinin en büyük nedeni merkezden motor taksi ile 30 dakika uzaklıktaki U-Bein Köprüsü... Amarapura kasabasında, Tongtaman Gölü üzerinde 1.2 km uzunluğunda olan bu tahta köprü 1784 yılında yapılmış ve günümüzde dünyanın en uzun tahta köprüsü olarak biliniyor. Pek derin olmayan gölde, 6-7 m yükseklikte bulunan köprü yağmur mevsiminde suların yükselmesiyle bazen su seviyesiyle ayni oluyor. Günbatımı ve gündoğumunda enfes manzarası gezginlerin vazgeçilmezi. Birçok keşiş ve yerel halk yürüyerek ya da bisikletle bu köprü sayesinde gölün iki yakasına geçiş yapabiliyor. Turizmin gelişmesiyle, özellikle günbatımında aşırı kalabalık oluyor ve köprü üzerinde yerel halk ve turistler birbirine karışıp o muhteşem fotoğraflık özelliğini yitirebiliyor. Gündoğumu çok daha tenha ve hem günbatımı hem de gündoğumu için gidilmesini tavsiye ediyorum. Yakınlarında bulunan manastırlar ziyaret edilip, saat 11.00 civarı çoğunluğu çocuk monksların katıldığı seremoniyi izleyebilirsiniz.
Şehir merkezinde Mandalay Palace, çevresindeki tapınaklar ve yine yakınlardaki Mandalay Hill ziyaret edilebilir. Tüm tapınakların içine girişte ayakkabı ve çorap çıkartılıyor. Ulaşımda bisiklet kiralayabilir ya da motor taksi kullanabilirsiniz. Motor taksi ücreti ise şehir içindeki bu yerlere 3-4 saat için 8000 Kyat, gündoğumun U-Bein Köprüsü ve sonrasında civardaki tapınaklar için (yine 3-4 saat sürüyor) 14000 Kyat civarı.
MT. PAPA
BAGAN
Mandalay’dan Bagan’a en fazla tercih edilen 2 türlü ulaşım var. Nehir üzerinden 12 saat kadar suren, kahvaltı ve öğle yemeği dahil 40 USD civarı olan tekne yolculuğu. Ve klimalı minibüs ile günümüzde 4-5saat suren ve 9000 Kyat ücreti olan kara yolculuğu. (Önceki senelerde bu yolculuk 8-10 saat kadar sürüyormuş. Şehre girişte yabancılardan 25000 Kyat ücret alınıyor. Bagan ise 2000’in üzerinde pagodaları ile meşhur. Geniş bir arazi üzerinde, kızıl toprak üzerinde ve ağaçlar arasında binlerce irili ufaklı pagodalar. Gündoğumu ve günbatımının muhteşem bir manzara sunduğu, en meşhur ve en kalabalık pagoda ise SHWE SAN DAW. Fakat etraftaki binlerce pagodadan daha sakin olanları keşfedebilirsiniz. Şehir kuzeyde Old Bagan ve güneyde New Bagan olarak ayrılmış ve pagodalar bu 2 bölge arasında bulunuyor. Ulaşımın tek ve keyifli çözümü e-bike kiralamak. Akü ile çalışan scooter tarzı araçların günlük kirası 4000-6000 Kyat arasında. Bagan şehrinde de artık ATM ve döviz bürosu bulmanız mümkün. Konaklamak için ise birçok seçenek var. Sırt çantalılar için kesinlikle tavsiye edeceğim Ostello Bello Bagan Hostel. 15 USD fiyatı Myanmar standartlarına göre biraz yüksek olsa da, sosyal ortamı, temizliği, personelin ilgisi ile keyifli bir hale dönüşüyor. Üstelik gün boyu ücretsiz cay-kahve-su servisi var. Pagodalar dışında Old Bagan da manastır ziyareti yapıp, çocuk monkların günlük yaşamına tanık olabilir, onların öğle yemeklerine ve ayinlerine katılabilirsiniz. 3 günün yeterli olduğu Bagan’da ortak taksi ile 130 km uzaklıktaki Papa Dagi ziyaret edilebilir. Çok yüksek ve dik bir kayalık gibi duran dağın tepesinde bir tapınak bulunuyor ve girişte ayakkabı ve çoraplarınızı ücretsiz emanete bırakabiliyorsunuz. Giriş ücretsiz, isterseniz bağış yapabilirsiniz.
INLE LAKE
Bagan’dan yaklaşık 8 saat süren otobüs yolculuğu ile Inle Lake`e ulaşılıyor. Gündüz / gece ve normal / VIP otobüs seçenekleri var. 18000 Kyat (yaklaşık 16 USD) fiyatlı VIP bus 2+1 koltuklu ve oldukça rahat. Hatta 45 kişilik otobüste 3 yolcu olarak seyahat ettik. Daha önce seyahat edenlerin gezi notlarında otobüsün koridorunda taburelerde bile yolculuk edildiği yazıyordu. Belki yüksek sezonda 3-4 USD daha ucuz olan normal otobüslerde yaşanan durumdu. Ama artık turizmde gelişen Myanmar da otobüs yolculukları daha rahat diye düşünüyorum. Birçok gezgin Inle Lake’den yaklaşık 80 km öncesinde, Kawal`da inip, 2 ya da 3 günlük trekking turu ile Inle Lake gitmeyi tercih ediyor ve konaklamalar köy evlerinde yapılıyor. Zamanınız var ise yerel halkın köy yaşantısını deneyimlemek adına keyifli olabilir. Inle Lake kenarında kurulmuş küçük bir kasaba olan Nyaung Shwe birçok konaklama, restoran seçeneklerinin olduğu ve çoğu gezginin kalmayı tercih ettiği bir yer. Kasabanın girişinde Bagan`da olduğu gibi yabancılar giriş ücreti (12500 Kyat) ödemek zorunda. 116,3 km² lik Inle Lake’in etrafında, hatta gol üzerinde kurulmuş, fiyatları daha yüksek olan resort tarzı otellerde var. Nyaung Shwe`de kalıp etrafı kiralayacağınız bisiklet ile gezebilir, tam gün Inle Lake turuna katılabilirsiniz. Gol üzerinde balıkçılık yapan halk teknelerin üzerinde, bir ayağı ile kürek kullanıp tekneyi hareket ettiriyor ve ayni zamanda balık tutuyor. Bazıları da turizmin nimetlerinden faydalanmak için temiz ve düzgün yerel kıyafetleri ile golde tura katılan teknelerdeki yabancılara fotoğraf için pozlar veriyor. Tabi ki karşılığında birkaç bin Kyat bekliyorlar. Kasabada wifi kullanımı çok az ama 4 USD’ye 1 GB internetin olduğu sim card alabilirsiniz. Konaklama olarak kaldığım hosteli (Song of Travel Hostel) tavsiye edebilirim. Kasabanın merkezine yürüyerek 15 dk mesafede fakat ücretsiz bisiklet veriyorlar ve gün boyu kullanabiliyorsunuz. 8 kişilik odada yatak ücreti, kahvaltı dahil 15 USD. Çocuk monkları görmekten sıkılmış olsanız bile buradaki Shwe Yaughwe wooden Monastery mutlaka ziyaret edin. (Ben kasabadan ayrılırken otobüste görüp sadece iç çekmiştim :-) ) Genel olarak Inle Lake 3 gün hem gezip hem de biraz dinlenilebilecek bir yer.
Kapılarını dünyaya açtıktan sonra turizmin etkisi ile hızla gelişen ve değişen bir Myanmar var. Ne kadar kültürel ve politik olarak Tayland, Kamboçya ve Vietnam’dan farklı olduklarını ve değişmeyeceklerini düşünseler de maalesef küresel pazarın etkisinden kurtuluş olmuyor. Değişmeden, doğal ve güzel hali ile Myanmar`i görmek için seyahat listenizde ön sıralara alin ve mümkünse en az 2 hafta ayırın.
Keyifli yolculuklar!