Cüneyt Durhan: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır”

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Ben Cüneyt Durhan, Tekirdağ’da yaşıyorum ve bir özel şirkette çalışıyorum. Boş zamanlarımı seyahatlere ayırarak kendimi mutlu ediyor, gezilerimden edindiğim tecrübemi takipçilerimle blogum ve sosyal medya hesaplarım aracılığı ile paylaşıyorum. Seyahatlerimdeki öncelikle amacım kendimi mutlu etmektir. Bu yüzden büyük keyif aldığım sırt çantalı seyahati desteklemekteyim. İlk çıktığım seyahatimin heyecanını her seyahatimde aynı güzellikle yaşamaktayım. Sosyal olarak kitap okumayı, film seyretmeyi, basketbol ve masa tenisi oynamayı, doğada yürümeyi ve yemek yapmayı çok seviyorum : )

Cüneyt Durhan: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır”

Gezmek size ne ifade ediyor?
Yolda olmak bir mutluluk kaynağım, kendimi dinlendirebileceğim özel an benim için. Gezmeyi seviyorum çünkü yaşadığım güncel hayattan kopup tamamıyla farklı bir kültüre adapte olmaya çalışırken yaşadığım mutluluk beni huzurlu ve mutlu ediyor. Gezmenin insana farklı bir tecrübe kattığına inanıyor, farklı kimlikleri tanıyarak görüş açımızı büyüttüğünü düşünüyorum.

Cüneyt Durhan: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır”

Kendiniz bir gezgin olarak nasıl tanımlarsınız?
Gezginden çok gezmeyi ve yolda olmayı seven, yeni kültürler tanıyarak kendini yenilemeye çalışan biriyim. Yeni kültürün izlerine karışmayı seviyorum, yeni arkadaşlar, yeni şehirler, yeni kültürel değerler ve yeni lezzetler benim hep ilgimi çekmekte. Blogumda da yer alan bir sözüm vardır aslında bu birçok sözü özetlemekte: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır.”

Cüneyt Durhan: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır”

Bir Tekirdağlı olarak sizden Tekirdağ’ı dinleyebilir miyiz?
Tekirdağ eski bir Rum şehri. Mübadele zamanlarında bir balıkçı kasabası konumunda birçok etnik kökenin yaşadığı ufak şirin bir yer özelliğinde. Aynı zamanda Trak krallığının izlerini de taşıyan şehrin birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Tekirdağ aynı zamanda Üç Kemaller Diyarı olarak bilinmektedir. Bunun sebeplerinden biri Vatan şairi Namık Kemal’in Tekirdağ’da doğması, şehrin Atatürk’e olan büyük sevgisi ve harf inkılabının burada başlaması ve son olarak Yahya Kemal Beyatlı’nın Tekirdağ milletvekili olarak hizmet vermesidir. Tekirdağ ismini almadan önce Bisanthe ve Rodosto isimlerini kullanmıştır. Şehrin en önemli turizm noktaları ise Namık Kemal evi, Rakoczi Müzesi, Tarihi Valilik Binası, Tekirdağ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, Rüstempaşa Cami ve  arastası, eski bedestendir. Ayrıca Tekirdağ’a 30 km uzaklıkta Uçmakdere mevkiinde yamaç paraşütü yapılmakta ve son yıllarda turizme büyük katkı sağlamaktadır. Tekirdağ’a geldik biz ne yiyelim derseniz : ) köftemiz, peynir helvamız, ayrabol tatlımız, Tekirdağ rakısı ve Şarköy yöresi şaraplarımız meşhurdur. Her yılın Haziran ayının 2. haftası Kiraz Festivali düzenlenmektedir.

Cüneyt Durhan: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır”

Gezip gördüğünüz ülkelerden favoriniz olan hangisi?
İtalya ve şehir vermem gerekirse Bologna ve Roma bende çok fazla iz bıraktı. Sanatı ve kültürel değerleri beni çok mutlu etti. Ayrıca sosyal bir yapısı, düzenli şehirleri, ulaşım kolaylıkları ve tarihi yüksek bir ülke olması beni fazlaca heyecanlandırdı.

Cüneyt Durhan: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır”

2014 yılında bir İran seyahatiniz olmuştu, İran’da yaşam nasıl? İran’da nereleri gördünüz?
Farklı bir kültür ama benzerlikleri çok fazla olduğu için yabancılık çekmedim diyebilirim. Trafik birçok şehirde çok fazla kalabalık, tabi petrol ucuz olduğundan kaynaklansa gerek. Dolayısıyla taşımada fiyatlara yansımış durumda. Ülkenin tarihsel değeri gerçekten büyük. Birçok medeniyete ev sahibi yapmış topraklarda Pers kültürünü fazlasıyla hissedeceksiniz. İnsanlar dikkatleri üzerinizde olsa da misafirperverler, bu konuda birçok güzellik yaşadım. Ülkenin en dikkatimi çeken bizdeki gibi güçlü su kaynaklarının olmamasına rağmen inanılmaz büyüklükte parkları mevcut. Şehirlerde insanların nefes aldığı güzide alanların çokluğunu görmek beni mutlu etti. Kültürel değerlerini yaşarken büyük keyif aldım, ziyaret etmenizi öneririm. İran gezimde Tebriz, Tahran, İsfahan, Yezd, Şiraz şehirlerini, Persepolis antik şehrini ve Kanduvan köyünü gezdim. Büyük park ve meydanları, muhteşem sarayları, akşam vaktinde sevgililerin buluşma yerleri olan köprüleri, harika mimarideki camileri, büyük ihtişamlı imam meydanı ve tarihi ipek yolu üzerinde olması ile İsfahan beni çok etkiledi.

Cüneyt Durhan: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır”

İran’a gideceklere tavsiyeleriniz neler?
Gidin, aklınızda en ufak bir soru işareti olmasın. Ben acaba nasıl bir ülke ile karşılaşacağım diye düşünürken kalabalık ama güvenli bir ülkede güzel anılar ile döndüm. Kültürel değerleri, tarihi alanları, halkın yaşam üzerine verdiği telaş ve farklı lezzetleri deneyimlerken mutlu olduğum. Unesco dünya miras listesindeki dünyanın en büyüğü olan Tebriz kapalı çarşısını, Tebriz’e 70 km uzaklıktaki bizim peribacalarına benzeyen mimarisi ile Kanduvan köyünü, Tahran’da Gülistan sarayını, İsfahan’ın şehrini (beni en çok etkileyen şehirdi) ve muhteşem İmam meydanı, Şii kültürünün merkezi Yezd şehri, Şiraz şehrindeki Eram Garden (İrem Bağları) ve Persepolis’i görmenizi isterim. Ayrıca Abgusht yemeğini ve İsfahan’a yolunuz düşerse İmam meydanında dondurmasını yemenizi öneririm.

Gideceğiniz ülkeleri seçerken nasıl etkenler yönünüzü belirliyor?
Uygun bilet ve ülkenin kültürel yönü o ülkeyi seçmemdeki öncelikli nedenlerdir. Ülkede yerel yaşamın izlerinde bulunacak olmak ise beni heyecanlandıran özel durum.

Cüneyt Durhan: “Seyahat her kültürün paylaşılabilecek yanını tanımaktır”

Sıradaki seyahatleriniz nereye olacak?
Gezimanya’nın daveti ile Gürcistan’ın Batum şehrinde olacağım. Daha önce Tiflis’te Gürcistan’ın kültürel yönünü tanımaya çalışmıştım şimdi Batum ile bunu devam ettireceğim. Daha sonrasında ise önemli blogger arkadaşlarımız ile Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli şehirlerini içeren 4 günlük Trakya turumuz olacak. Burada amacımız diğer bölgelerimize göre Trakya’nın tarihi ve kültürel yönlerinin tanıtımına destek olmak için çaba göstereceğiz. Daha sonrasında Eylül’de Moskova, Kasımda ise Kosova, Arnavutluk ve Karadağ’a seyahat ederek Balkanlar ve yakın çevredeki ülke kültürlerini tanımayı tamamlamış olacağım. 
 
Yakın zamanda bir de İtalya ziyaretiniz oldu? İtalya hakkında bize neler anlatabilirsiniz?
Tarihi ve sanatsal değeri çok yüksek bir ülke. Böyle olunca buraya ziyarete geleceklerin bence fazlaca beklentisini karşılıyor. Güzel yapılanma, şehirlere nefes aldıran parkları, tarihi alanları, keyifli zaman geçirebilecek kafeleri ve nefis lezzetleri : ) daha ne istenir ki... 12 gün boyunca gezdiğim 4 şehir beni çok etkilemişti. Özellikle Bologna gibi Ortaçağ şehirlerindeki mimari yapılarının günümüze kadar hala korunabilmiş olması harika bir duygu. Ziyaret ettiğinizde anlayacaksınız ki beklentinizin çok üzerinde sizi mutlu eden bir ülke olacaktır görmelisiniz. Gezdiğim şehirler olan Roma, Bologna, Floransa ve Venedik’in tamamıyla birbirinden farklı güzellikte şehirler olması beni mutlu etti. Ayrıca dünyanın en küçük ülkesi Vatikan hakkında bir şey söylemem gerekirse 1 gününüzü burada geçirin. Roma dönemi heykelleri, freskleri, Vatikan müzesi,  Sistine Şapeli, San Pietro Meydanı ve bazilikası, Vatikan Bahçeleri ile gerçekten keyifli anlar geçirebilirsiniz.
 
Eğer imkânınız olsa 1 sene izin ve limitsiz maddi olanak verseler nasıl bir rota çizerdiniz? 
1 sene boyunca Afrika’da olmak isterdim. Kıtanın ilginç ama zor kültürünü yakinen tanımak ve her ülkesini görmeyi tercih ederdim. Limitsiz maddi olanağımın yetinebileceğim kadarını kullanıp oradaki yaşam için çaba gösteren insanlarla paylaşmayı arzu ederdim.
 
Gezi deneyimlerinizi paylaştığınız blogunuzun adresini öğrenebilir miyiz?
www.gezgininayakizleri.com
 
Seyahatseverlere tavsiyelerin nelerdir?
Sırt çantanızı alın seyahat edin, farklı kimlikler, yeni kültürler tanımayı çalışın. Yolda olmanın dayanılmaz keyfini yaşayın. Korkmayın, olumsuzluk yaşarım diye endişeye kapılmayın. Emin olun ki yaşadığınız olumlu-olumsuz an döndüğünüzde size farklı bir anı olarak kalacaktır. Seyahat özgürlüktür unutmayın.