Hayalinizdeki Orta Avrupa Turunu Gerçekleştirmenin Tam Zamanı!

Orta Avrupa, içerisinde yer alan ülkeleriyle birlikte tatilciler açısından oldukça cazip görülen yerlerden biri konumunda. Öyle ki bünyesinde Budapeşte’den Viyana’ya, Prag’dan Heidelberg’e kadar birçok turistik noktayı barındırmakta. Orta Çağ’dan kalma yapıların mimarisi, eşsiz doğal güzellikleri ve keyifli atmosferiyle Orta Avrupa gezileri, yılın her döneminde rahatlıkla yapılabiliyor. Birçok kişinin hayali olan Orta Avrupa turları, vereceğimiz birkaç tavsiye ile çok daha keyifli hale gelecek. Eğer hazırsanız Orta Avrupa turları sırasında sizlere büyük kolaylık sağlayacak gezi rehberi içeriğimize geçelim!

orta-avrupa-turlari

Macaristan’ın İncisi Budapeşte’yi Mutlaka Görün!

Orta Avrupa gezileriniz için rota belirlemeniz epey bir süre alabilir. Çünkü o kadar güzel şehirler, ülkeler ve coğrafyalar var ki insan karar verme noktasında sorun yaşayabiliyor. Ancak öyle bir yer var ki burayı gezi rotalarınıza dahil etmezseniz pişman olabilirsiniz. Evet Macaristan’dan ve hatta Budapeşte’den bahsediyoruz. Ülkenin başkenti olan Budapeşte aslında iki farklı şehrin birleştirilmesiyle oluşturulmuş bir merkez. Ortasından Tuna Nehri’nin geçtiği Budapeşte’deki gezilerinize mutlaka Vörösmarty Meydanı’ndan başlayın. Her daim canlı olan bu meydandan sonra Parlamento Binası, Chain Bridge (Zincirli Köprü), Terör Müzesi, St. Stephen Bazilikası ve Yahudi Anıtı gibi yerleri de gezilerinize dahil edebilirsiniz. Akşam saatlerinde ise Budapeşte, gece hayatıyla öne çıkıyor. Merkezdeki barları, gece kulüpleri ve restoranlarıyla Budapeşte’de günün her saati keyifli vakit geçirebilmek mümkün.

Valiz Hazırlamadan Önce Bu Önerilere Kulak Verin!

Birbirinden keyifli anlara tanıklık edebileceğiniz Orta Avrupa gezileriniz için elbette bir valiz hazırlama süreci yaşayacaksınız. Bu süreçte gideceğiniz ülkelerin mevsim koşullarını iyi değerlendirmeniz gerek. Örneğin kasım ayında Salzburg’da ceketle dolaşırken Prag’da üşüyebilirsiniz. Bu nedenle eğer tatiliniz yaz harici bir döneme denk geliyorsa mutlaka kalın kıyafetleri valizinize ekleyin. Bunun yanı sıra gezileriniz sırasında eğer doğa yürüyüşü gibi aktivitelere katılacaksanız yanınıza outdoor ayakkabı alın. Tanıklık edeceğiniz manzaraları ölümsüzleştirmek için fotoğraf makinesi, yarı yolda kalmamanız için taşınabilir şarj aleti, güneş kremi ve şapka unutmamanız gereken diğer eşyalardan.

Tek Tek Para Bozdurmakla Uğraşmayın: Euro Her Yer Geçiyor!

Orta Avrupa ülkelerinin birçoğunun kendi para birimleri mevcut. Örneğin Macaristan’da forint kullanılırken Çekya’da krona geçiyor. Ancak hepsinin ortak özellikleri Avrupa Birliği üyeleri olmaları. Bu nedenle hepsinde euro aktif olarak kullanılmakta. Bu nedenle Orta Avrupa turu için hazırlık yaparken paralarınızı tek tek bu birimlere çevirmenize gerek kalmıyor. İster ilk gittiğiniz ülkedeki havalimanında isterseniz de daha yola çıkmadan önce paranızı euroya çevirirseniz hiçbir sorun yaşamadan tatilinizi tamamlayabilirsiniz.

Orta Avrupa Turunda Bu Şehirleri Ziyaret Edin!

Avrupa’nın ortasını keşfetmek için yola çıktığınızda “Nereye gitsek?” karmaşası yaşayabilir belki bazı şehirleri eleyebilir belki de ekleyebilirsiniz. Ancak birazdan sıralayacağımız şehirleri mutlaka görmelisiniz. Böylelikle gezilerinizi çok daha keyifli hale getirebilir, Orta Avrupa’nın doğal ve tarihi güzelliklerini keşfetme fırsatını yakalayabilirsiniz.

Prag

Orta Avrupa gezileri kapsamında görmeniz gereken yerler arasında Prag öne çıkmakta. Çek Cumhuriyeti olarak da bildiğiniz Çekya’nın başkenti Prag, ülkeyi keşfedebileceğiniz en güzel yerlerden. 2. Dünya Savaşı’nı atlatan şehir, özellikle mimarisiyle ziyaretçilerine göz kırpıyor. Gotik mimariden hoşlananlar için adeta bir masalsı atmosfer sunan Prag, hem sakin yapısı hem de eğlenceli atmosferiyle her tarza hitap etmekte.

Prag-1

Viyana

Avusturya’nın başkenti olan Viyana, Orta Avrupa turlarının vazgeçilmez yerlerinden biri. Tarihi açıdan zenginliğiyle öne çıkan şehir UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne girmeye hak kazanmış durumda. İhtişamlı sarayları bir yana dursun Viyana, özellikle yemyeşil park ve bahçeleriyle içinizi açacak manzaralarıyla ünlü. Viyana’ya gelir gelmez ilk olarak mutlaka Schönbrunn Sarayı’nı görün. 16. yüzyıldan kalma sarayın içerisinde nefis eserleri görebileceğiniz bir galeri de mevcut. “Saraylar Şehri” diyebileceğimiz Viyana’da Hofburg Sarayı da dikkat çekiyor. İçerisindeki kraliyet dönemine ait 7 binden fazla eşya ve eseriyle bilinen saray, müze bölümüyle ziyaretçilerini etkilemeyi başarıyor. Belvedere Sarayı, Aziz Stephen Katedrali ve Sigmund Freud Müzesi Viyana’da görülmesi gereken yerlerden.

Viyana-2

Heidelberg

Heidelberg, Almanya’nın tarihi zenginliğini günümüze oldukça iyi bir şekilde aktarmayı başaran kentlerden biri. Tabii ki Orta Çağ’ı anımsatan yapıları ve atmosferiyle ünlü olan şehirde gezilecek onlarca destinasyon mevcut. Marktplatz Meydanı’ndan başlayabileceğiniz gezilerinize Filozoflar Yolu’ndan devam edebilirsiniz. Almanya’nın güneybatısında konumlanan bu şehir, sırtını verdiği yeşil dağlarıyla birlikte muhteşem manzaralar sunmakta. Şehri ikiye bölen Neckar Nehri kıyısında yapacağınız yürüyüşleri ise hayatınız boyunca asla unutamayacaksınız.

Heidelberg-2

Salzburg

Barok tarzı mimarisiyle öne çıkan şehirlerden biri olan Salzburg, Avusturya’nın en büyük kentlerinden. Buraya geldiğinizde ilk dikkatinizi çekecek olan yerin Salzburg Kalesi olacağına neredeyse eminiz. Hem konumu itibariyle hem de görkemli mimarisiyle Salzburg Kalesi, burada kesinlikle görmeniz gereken yerlerden biri. Ayrıca buraya geldiğinizde şehrin eşsiz manzaralarına panoramik açıdan bakabileceğinizi de hatırlatalım. Salzburg’un bir diğer önemli yeri ise Mirabell Sarayı. Tarihi öneminin yanı sıra bahçesiyle de ünlü olan saray, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilmiş durumda. Salzburg Katedrali, Hellbrunn Sarayı ve Getreidegasse Sokağı da Orta Avrupa turu kapsamında görmeniz gereken yerler arasında bulunuyor.

Salzburg