Roma'da Tatil

Yol yorgunluğuydu, nereye geldik hissiydi hepsini atlatıp yaz günü gibi bir Mart öğleninde düştük yola. Bir gece önceden haritayı üçe bölerek plan yapmıştık. İlk gün hedef Kolezyum'dan yola çıkıp İspanyol Merdivenleri'ne kadar olan alanı arşınlamaktı. Otelimiz Termini'ye yakın olduğundan artık şehirle tanışmanın vakti geldi diyerek soluğu burada aldık.

Metroda mavi hattı kullanmanız halinde Termini-Cavour-Colosseo sıralamasıyla Kolezyum'a kısacık bir sürede varıyorsunuz. Ben gitmden önce bir sürü şey okumuştum ve en çok ''inanılmaz sıra var çok bekliyorsunuz'' diyorlardı peşin söylüyorum abartıyorlar. Yarım saati bulmadan sıra bize geldi ve kişi başı 12 euroya biletlerimizi alıp içeriye girdik. Bu biletle Kolezyum, paletine tepesi, roman forumun tamamını geziyorsunuz ve bence önemli bir ayrıntı ki bilet iki gün geçerli yani sıkıştırmayalım derseniz ertesi günde aynı biletle giriş yapabilirsiniz. Kolezyum gerçekten büyük ama ardındaki alan çok daha büyük zira ben galiba sonuna geldik dediğimde daha alanın üçte birini gezdiğimizi fark ettim.

Colosseo

Kolezyum'un etkileyiciliği saymakla bitmez efenim içindeki hediyelik dükkanından üzeri Kolezyum dolu çeşit çeşit şey alabilirsiniz. Burayı birkaç kez tavaf ettikten sonra kolezyumu bir de karşıdan görelim diyerekten paletine tepesine doğru yol alıyoruz. Manzara tam olarak şöyle:

Colosseo

Yürüdüğümüz o tatlı yol ise şöyle:

Colosseo

Bu yolun bitiminde biletinizi okutmanız gereken turnikeler var ve artık roman forumdasınız.

Roman Forum

Yaklaşık olarak 4 saatte tüm alanı gezebilirsiniz ben burada 300'e yakın fotoğraf çektim kişisel fikrim kelimelerle anlatılmayacak bir büyüsü olduğu şeklinde. Roma'nın kalbi Kolezyum. Tüm buraları karış karış gezdikten sonra Emanuele anıtının arkasında bir yerden çıkıyorsunuz. anıt diyorum ama içinde müzede var sanırım ben müze gezmek yerine plandaki yerleri görmeyi tercih ettim siz yapmayın çünkü bu anıtın tepesine çıkıp manzarayı seyredebiliyormuşuz bunu çok sonra fark ettim ve iş işten geçmişti. Tekrar Roma'ya gitme sebebi 1.

Vittorio Emanuele II Abidesi

Şimdiki istikamet Pantheon mesafe uzun sayılmaz ancak yol ilk etapta biraz karışık gelebilir. Biz Pantheon'a doğru yol alırken tamamen kazara ve bura neymiş ki merakıyla muhteşem bir kiliseye girdik; Chiesa del Gesu, arayın bulun ve bu güzelliği görün derim.

Chiesa del Gesu

Kiliseyi gezip merdivenlerinde bir şeyler atıştırdıktan sonra Pantheon'a doğru yola koyulduk tekrar, bence bu şehrin her sokağı ayrı bir sanat eseri. Şuraya mini bir not geçmek isterimki gezdiğim üç gün boyunca hiç avm görmedim, hiç şehrin dokusunu bozacak bir bina ile karşılaşmadım ve acayip komik olan ambulans sirenlerinden başka bir korna sesi duymadım. Neyse hedefe döneyim, yol üstünde aşağıdaki amcayı görüyorsanız Pantheon'a yaklaştınız demektir :)

Pantheon 7. yüzyıldan beri kullanılan bir yer. Pagan tanrıları için yapılmış bir dönem kilise olarak kullanılmış şimdi içinde Emanuelein de olmak üzere mezarlar var. Beni en çok meraklandıran şey ise yağmur yağınca içine su girmiyormuş nasıl olur hala anlamış değilim. Romaya yağmurlu bir mevsimde tekrar gitme sebebi 2.

Muhteşem mistik bir havası var Pantheon da neymiş demeyin gidin görün allasen.

Pantheon

Buradan sonraki istikamet Aşk Çeşmesi, Pantheon'a gerçekten çok yakın. Bir kere çeşme denince benim aklıma minik bir şey geliyordu kocamanmış, maalesef tadilattaydı böyle şarıl şarıl sular akıyorken görmek yerine üzerinde kurulan bir köprüden bir kez geçip kendisini gördük yine de çalışıyorken görülmeli çok heybetli. Roma'ya tekrar gitme nedeni 3.

Bu civarda bir sürü dondurmacı var çok yürüdük az soluklanma zamanı şimdi Türk işi düşünüp güzel külahlarda dondurma almak isteyeceksiniz, almayın üç ay yeseniz anca biter. Hele de bizim gibi bir mart günündeyseniz bitmiyor efenim 6 euronun yarısı çöpe :)

Artık şehrin en işlek en renkli mağazalarının olduğu caddeye çok yakınsınız, Via del Corso. Aaa bunun da mağazası mı varmış dediğiniz her markanın mağazası var nedense beni en mutlu eden mağaza disney store oldu diğerleri hiç ilgimi çekmedi ama buraya kadar geldim büyük markaların mağazalarını görmeden gitmem derseniz doğru yerdesiniz. Biz bu arada son durağımız ispanyol merdivenlerine doğru yol alıyoruz. Yani dürüst olayım bildiğimiz merdiven bu çokda bir esprisi yok ha saatlerdir ayakta olmasam yazdan kalma sıcakta o kadar gezmiş olmasam ve elimde bira olsa daha çok ilgimi çeker miydi, çekerdi. Merdivenden ziyade önündeki çeşmenin ki bana sorarsanız çeşme değil havuz hiç değil ne olduğunu anlamış değilim- yanına oturup biraz dinlendik. Herkes sakin sakin oturuyorken çesmeye girip elini yüzünü yıkayan teyzeyi hiç unutamam hele de tam Türk mü acaba dediğimde arkadan kocasının ''gel buraya kayıp düşüceksin'' deyişi, o zamanlama gerçekten görülmeliydi. Biz burada ilk günü btirdik merdivenlerin hemen yakınındaki Spagna metro istasyonuyla başlangıç noktamız Termini'ye dönerek ikinci günü planlamaya koyulduk :)