Dünyanın en güzel üç şehrinin Roma, Rio ve İstanbul olduğunu duymuştum bir konuşmada. Şimdiki durağım bunlardan biri olan Roma. Gerçekten de tam bir İtalyan rüyası denilebilir bu şehir için. Hem kent dokusu hem insanları hem de kültürü içinizi ısıtıyor. Roma ile ilgili anlatacak çok şey var. Hareketli sosyal hayatı, tarihi güzellikleri, sokakları vs. Saymakla, yazmakla bitiremeyiz. Peki, Roma'da birkaç günüm var ve neler yapmak gerekir diyenlere benden 10 tavsiye:
1. Roma'yı Roma yapan güzellikleri ve tarihi görmekle başlamak gerekiyor öncelikle. Vatikan, Kolezyum, Sant'Angelo Kalesi, Fontana di Trevi, İspanyol Merdivenleri, Piazza Navona, Vittorio Emmanuelle II Anıtı, Pantheon, Piazza del Popolo bunlardan öne çıkanlar.
2. İtalya denildiğinde ilk akla gelen ise meydanlarıdır ve tabii ki Roma da aynı zamanda meydanlarıyla ünlü bir şehirdir. Sizlere önerim bir yemek saatinizi elinizde pizzanız, panini sandviçiniz ve içeceğinizle bir meydanda geçirmeniz. Sokağın sesine kendinizi bırakıp, uzaklardan gelen müziği duymanız. Akşamları yine oranın yerlileriyle bu meydanlarda vakit geçirmeniz. Bence Roma'nın en keyifli meydanı Piazza Navona. Orayı gece gündüz hareketli bulacaksınız ve her saatinin tadının ayrı olduğunu da göreceksiniz.
3. Güzel yemek yemek Roma'ya gelen çoğu ziyaretçinin olmazsa olmaz listesinde. Haliyle benim de ilk 10'um arasında. Her yer pizza, makarna, kahve ve çeşitli italyan lezzetlerini size sunan restoranlarla, kafelerle dolu. Bunlar arasında benim bazı favorilerim var. Doğru lezzeti doğru yerde yemek gerek. Pizza için Da Baffetto, Da Otello, Sette Oche, La Boccaccia; makarna için Emma, Cajo & Gajo, Ristorante Campo de Fiori; kahve için Tazza d'Oro, Sciascia, Antico Caffe Greco, Caffe Ciampini; dondurma için Giolitti, San Crispino, Gelateria dei Gracchi, Gelateria del Teatro, ICaruso; tiramisu için ise Pompi, benim tercih ettiğim adreslerim oldu.
4. Roma'da yemek kültürünün bir parçası olan diğer unsur ise fırınlar. Leziz hamur işlerinin tadına bakmadan olmaz. Sokaklarda gezerken biraz açlık hissettiğiniz, canınızın tatlı bir şeyler çektiği tam o anda işte bu fırınlar yardıma koşuyor. Biscotti, cannoli, kruvasan, pasticiotto tadına bakılması gerekenler arasında. Fırınlar için yerlisinden birkaç öneri ise Antico Forno Roscioli, Forno Campo de Fiori, Urbani Antico Forno del Ghetto, Il Gianfornaio, La Renella, I Dolci di Nonna Vincenza.
5. Roma'nın mahalle kültürü oldukça gelişmiş. Her mahallenin de kendine haz bir havası var. Trastevere, Campo de Fiori, Ghetto, San Lorenzo ve Pigneto bunlardan birkaç tanesi. Roma'da Romalı gibi yaşamak için bu mahallelerin içlerine, ara sokaklarına iyice girmeli, insanlarını ve sokaklarını yaşamak gerek. Roma'nın kalbi buralarda atıyor. İşin en güzel yanı, bu mahallelerdeki hayat saat kaç olursa olsun size hep keyif veriyor.
6. Roma da tıpkı İstanbul gibi yedi tepeli bir şehir ve gerçekten de yukarıdan görülmeye değer. Şehrin içinde kenti izleyebileceğiniz birkaç nokta var. Ben bunlardan birini ziyaret ettim o da Pincio Terasları. Roma'nın bir de buradan olan görüntüsü kaçırılmayacak kadar güzel. Vatikan'a, Sant'Angelo Kalesi'ne uzaktan bir selam vermek etkileyici. Bunların dışında manzara noktaları: Gianicolo Terasları, Giardino Degli Aranci.
7. Avrupa kentlerinde en sevdiğim şey kocamanşehir parklarıdır. Gittiğim her şehirde de programım ne kadar yoğun olursa olsun günün bir saatini bu parklarda geçirmek için ayırırım. Roma'da da tabii ki çok güzel ve tarihi değerlere sahip bir park var: Villa Borghese. Bu geniş yeşil alan içerisinde Galleria Borghese, heykeller ve tapınaklar yer almaktadır. İçerisindeki gölet de görülmeye değer yerler arasında. Kendinizi çimlerin üstüne atıp, kuş sesleriyle Roma yorgunluğunu biraz olsun atmak size iyi gecelektir.
8. Sanatın ve estetik anlayışın neredeyse çeşmelerden aktığına inandığım bu şehirde tabii ki bazı sanat galerileri ve müzeler ilk on listesinin içinde. Modern ve antik sanat eserlerinin sergilendiği birçok müze var. Bunlardan bir tanesi Galleria Nazionale d'Arte Moderna. Bu klasik müze anlayışının biraz dışına çıkmak isteyenlere ise değişik birkaç öneri: Explora çocuk müzesi, VIGAMUS oyun ve filmseverler için doğru adres, Vespa Museum ise araba ve motor tutkunlarını geçmişe götürecek istasyonlardan biri.
9. Tatil sonrası yanımda hatıra ve hediye götürmeyi çok severim ancak seri üretim haline gelmiş klasik ürünlerdense bana kullandıkça Roma'yı hatırlatacak ürünler tercihim. Bunun için nereler mi tercih edilebilir? Hemen söyleyeyim. Bir kere Roma'da vintage ve özel tasarım ürünler satan çok dükkan var. Elbiseler, takılar, cüzdanlar, kemerler... Hem kadınlar hem de erkekler rahatlıkla beğenilerine uygun şeyler bulabilir. Deri ürünler zaten İtalya genelinde olduğu gibi burada da çok şık ve çeşitli. Şimdi benim çok sevdiğim birkaç dükkan ve sokak ismi veriyorum. Trastevere'de La Maison de Tutti, Fuori Orario, Annie; Campo de Fiori yakınlarında ise Banchi Nuovi ve Banchi Vecchi Sokağı benim öne çıkan önerilerim.
10.Roma'da yürüyerek dolaşmak Tevere’nin kenarı yürüyüş için birebir. Bununla birlikte Roma sokaklarının kendisi vitrin gibi olduğundan bütün şehri keşfetmeye açıksanız büyük olmasına rağmen, yürüyerek dolaşmak çok keyifli. Zaman kavramını yitirip, şehirle bir bütün oluyorsunuz. Daha ne kadar hayran olabilirim diye düşünürken karşınıza sizi şaşırtacak yeni şeyler çıkıyor.