Avignon Hakkında Bilinmesi Gerekenler

avignon-1521541_960_720.jpg

Fransa’nın güneyinde Akdeniz kıyılarını kaplayan Provence-Alpes-Cote d’Azur bölgesindeki Avignon, barındırdığı tarihsel mirasla Avrupa’nın en önemli kültür şehirlerinden birisidir. İsviçre’deki Alp Dağlarından doğan meşhur Rhone Nehri de Avignon’un yanından geçerek Akdeniz’e olan yolculuğuna devam eder. Her yıl binlerce turistin uğrak noktası olan Avignon, Fransa’nın güneyine gitmeyi planlayan insanlar için uğranması olmazsa olmaz bir noktadır.

Avignon’a Türkiye’den direkt uçak seferi bulunmamaktadır. Bu tarihî kente gitmek için en yakın şehirler olan Marsilya, Toulouse ve Lyon’u tercih edebilir ve buradan da kara yolu aktarması yaparak Avignon’a ulaşabilirsiniz.

Avignon, daha önce de belirttiğimiz gibi, Fransa’nın güneyinde ve Akdeniz kıyılarına yakın bir konumda. Bu yüzden Akdeniz iklimi, yani ılıman bir iklim etkisi altındaki Avignon, mayıs ile ekim arasındaki süreçte gezilebilir. Ama burada rüzgâr handikabını hatırlatmakta fayda var. Avignon’nun da bulunduğu Fransa’nın Provence-Alpes-Cote d’Azur ünlü Mistral rüzgârlarına ev sahipliği yapar. Temmuzun sonu veya ağustos başı gibi başlayan bu soğuk ve kuru rüzgârlara yakalanmamak için ilkbahar dönemi Avignon’u gezmek için en uygun tarihler olarak gösterilir. Ayrıca meşhur Avignon Festivali'nin temmuz ayının başında olduğunu da hatırlatmakta fayda var.

Avignon’un tarihi oldukça eskiye dayanıyor. Kent çevresinde yerleşim MÖ 3000’li yıllarda başlarken kent yine MÖ 50’li yıllarda Roma İmparatorluğu’na katılır. Bu dönemde bir şehir devletinden koloni haline dönüşen kent, MS 400’lerde başlayan ve Batı Roma İmparatorluğu’nun yıkılışına neden olan Kavimler Göçü’yle birlikte tıpkı Avrupa kıtası gibi oldukça karanlık bir döneme girer. Orta Çağ boyunca Arles, Provence, Napoli Krallığı ile Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu gibi birçok devletin egemenliği altına giren Avignon’un tarihindeki en önemli olay ise yaklaşık 70 yıl kadar papalara ev sahipliği yapmasıdır.

1284 ile 1305 yılları arasında Fransa Kralı olan IV. Filip, Vatikan’la uzun süreli bir güç çekişmesi yaşar. Sonrasında kendisinin de lobi faaliyetleriyle papalığa seçilen Fransız yanlısı V. Clemens döneminde ise papalığın şehir değiştirme süreci başlar. V. Clemens, papalık meclisinin Roma'daki Vatikan'dan Avignon'a taşınması yönünde karar alır. Batı Bölünmesi adı verilen Katolik Kilisesi içindeki bu hadise sonrası 1309'dan 1378'e kadar papalık merkezi Avignon'da kalır. Kent bu süreçte 7 papaya ev sahipliği yapar. Hatta papa IX. Gregorius'un bu duruma sonra verip Vatikan'a dönmesinin ardından bu duruma itiraz eden Fransızlar, kendi papalarını Avignon'da seçmeye devam eder ve 2 papa da bu şekilde Avignon'da göreve devam eder. İki papalı süreç ise 1417'de biter.

İşte bu anlattığımız tarih de Avignon'un var olan kültürel mirasında çok önemli bir yere sahiptir. Papalığın gelmesiyle inşa edilen Papalık Sarayı hâlâ ilk günkü gibi ayaktadır. Saray, papalık Vatikan'a dönse de uzun süre yazlık saray olarak da kullanılmaya devam etmiştir. UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi’ndeki Pont St. Benezet Köprüsü de tüm ihtişamıyla ziyaretçilerini beklemektedir. Yine UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi'ndeki Avignon Katedrali, Papalık Sarayı'nın yanındadır. Ayrıca Petit Palais Müzesi'ni de es geçmemek gerekir. Bu müze, Orta Çağ'daki dini sanat eserlerini bünyesinde barındırır. Avignon'un upuzun kent surları da o yapıldığı dönemdeki ruhunu korumaktadır.

Sanki zamanı durdurmuş gibi, Orta Çağ'da kalmış ve o ruhu her sokağında taşımaya devam eden bir kent konumunda olan Avignon, bu bahsettiğimiz tarihî mirası dışında kültürel anlamda da çok önemli bir lokasyondur. Kent 1947 yılından bu yana dünyaca ünlü tiyatro, dans ve müzik festivali olan Avignon Festivali'ne ev sahipliği yapmaktadır. Kentin tarihî dokusunun festivalle olan müthiş uyumu, ortamı dev bir açık hava sahnesine dönüştürmektedir.

Tıpkı tüm Fransa toprakları gibi Avignon da çok geniş ve lezzetli bir mutfağa sahiptir. Rhone Nehri'nin suladığı verimli topraklardaki bağlarda yetişen birbirinden özel üzümlerle üretilen şaraplar da damağınızda kesinlikle ayrı bir tat bırakacaktır. Şaraplarla muhteşem uyum içerisindeki Fransız peynirleri de Avignon da tatmanız gereken bir diğer önemli lezzettir. Bunların yanı sıra kentin içindeki birçok restoranda Orta Çağ döneminin menüleriyle karşılaşabilir ve bu yemekler içerisinden tercih yapabilirsiniz.

Tanıtım Videosu