Torino Gezilecek Yerler

Tarihî ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra tam bir gastronomi cenneti olan Torino, farklı tatil anlayışlarına hitap edebilmesiyle öne çıkmaktadır. Şehir kayak merkezlerine de yakındır ve kış turizmi için sıklıkla tercih edilebilmektedir. Bu çok yönlü şehirde, otomotiv ve sinemadan Mısır medeniyetine kadar birçok faklı alandaki müzeleri ziyaret edebilmek de mümkündür. Torino’yu dolaşırken; farklı mimarî tarzları bir araya getiren saraylar ve dini yapılar sayesinde, tarihî atmosferi en iyi şekilde hissedebilirsiniz. Şehrin birçok caddesinde karşınıza çıkacak revaklı binalar sayesinde kaldırımlarda yürüyerek rahatça dolaşabilirsiniz. Bölgenin dünyaca ünlü yemek kültürünü hissedebileceğiniz şık restoranlar ve huzurlu vakti geçirebileceğiniz yeşil alanlar; bir tatilden beklediğiniz her şeyi size sunacaktır. Torino’yu keyifle gezmek için 3 gün ayırmanız yeterli olacaktır.

Torino Gezilecek Yerler

Bir açık hava müzesini andıran Torino’da şehri keşfetmeye, en popüler yapılardan birisi olan Mole Antonelliana ile başlayabilir ve burada bulunan Sinema Müzesi’ni gezebilirsiniz. Ardından UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Torino Kraliyet Sarayı’nın ihtişamlı mimarisini görebilirsiniz. Şehirdeki Otomotiv Müzesi ve Mısır Müzesi de zengin içerikleri ile Torino seyahatinizin önemli durakları arasında yer almayı fazlasıyla hak etmektedir. San Giovanni Battista Katedrali’nin yanı sıra Palazzo Madama ve Palazzo Carignano yapıları da şehrin birçok farklı tarzdan beslenen eşsiz mimarisini keşfetmenizi sağlayacaktır. Rivoli Kalesi ve Palatine Kuleleri ile devam ettirebileceğiniz tarihi gezintinizi şehri tepeden gören Basilica di Superga ile noktalayabilirsiniz. Tarihe ve kültüre doyacağınız Torino’da, Garibaldi caddesini de gezerek alışveriş yapabilir ve yörenin enfes tatlarına deneyebilirsiniz.

Listede adı geçen yerlerle ilgili bilgiler aşağıda mevcuttur.

Mole Antonelliana (Sinema Müzesi)

torino-2835396_960_720.jpg

İsmini mimarı olan Alessandro Antonelli’den alan bu simgesel yapı, Torino’nun Eyfel Kulesi gibi isimlerle de anılmaktadır. Günümüzde Ulusal Sinema Müzesi olarak kullanılan binanın yapımına 1863 yılında başlanmıştır. Bu etkileyici mimarî eserin yapım süreci 1889 yılında tamamlanmıştır. 167,5 metre yüksekliğindeki Mole Antonelliana binası, Torino siluetinin en önemli parçalarından birisi haline gelmiştir. Birçok farklı mimarî tarzdan izler taşıyan yapı, şehrin simgeleri atasında yer almaktadır ve her yıl çok sayıda turist tarafından ziyaret edilir. Kulesine asansörle çıkarak, şehri ve Alp Dağlarını panoramik bir şekilde izleyebilmek mümkündür. Yapı Avrupa’nın en önemli sinema müzelerinden birisi olarak da adından söz ettirmektedir. Kuleye çıkıp manzaranın keyfini çıkarabilmenin yanı sıra müzeyi de gezebilir, sinema tarihine ait çeşitli objeleri görebilirsiniz.

Torino Kraliyet Sarayı

torino-1220460_1280.jpg

UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dâhil edilmiş Savoya Kraliyet Hanedanı Sarayları arasında yer alan yapı, mimarî tasarımı ile dikkat çekmektedir. Kraliyet mensuplarının ikamet etmesi için yapılmış olan bina tarihî şehir merkezinde ve kolay ulaşılabilir bir konumdadır. Orijinal hali 16. yüzyılda inşa edilen saray, 17. yüzyılda yenilenmiştir. Saray, geniş bir avluya sahiptir ve beyaz ön kısmı süslemeler ile zenginleştirilmiştir. Sarayın iç dekorasyonundaki ayrıntılar da oldukça ihtişamlıdır. Şu anda müzeye dönüştürülmüş olan bu görkemli binanın içinde turistlerin görebileceği önemli koleksiyonlar bulunur. Yapının girişi Torino’nun ana meydanlarından birisi olan Piazza Castello’ya bakmaktadır. Şehrin tarihini ve kültürünü keşfetmek isteyenler için Torino Kraliyet Sarayı ve içindeki sanat eserleri iyi bir başlangıç olacaktır.

Torino Otomobil Müzesi

Orijinal adı “The Museo Nazionale dell'Automobile” olan Otomobil Müzesi, otomotiv sektörünün Torino’nun gelişimindeki önemini ortaya çıkarmaktadır. Müzenin koleksiyonunda 200’e yakın otomobil bulunmaktadır. İtalya, Büyük Britanya, Fransa, Almanya, Hollanda, İspanya, Amerika Birleşik Devletleri ve Polonya ülkelerinden birçok otomobil müze içerisinde sergilenmektedir. Torino Otomobil Müzesi, geniş sergi alanıyla dünyanın sayılı otomobil müzeleri arasında yer alır. Otomobil tutkunları müzeyi gezerek, farklı dönemlere ait birçok ilgi çekici modeli görebilir. Müzede sergi alanlarının haricinde; dokümantasyon merkezi, kütüphane, oditoryum ve kitapçı dükkanı da bulunmaktadır. Kütüphane otomotiv tarihi ile ilgili araştırmalar yapanların ulaşabileceği geniş bir kaynak sunmaktadır. Otomotiv sektörüne ait birçok ayrıntı sunan müze, otomobillere ilgi duyan turistler tarafından keyifle gezilebilir.

Mısır Müzesi

torino-2914056_1280.jpg

Mısır Müzesi (Museo Egizio), Mısır arkeolojisi ve antropolojisi üzerine oldukça kapsamlı bir koleksiyona sahiptir. Mısır’ın sanatını ve kültürünü merak edenlerin ilgisin çekecek müze, 30 bin civarında obje bulundurmaktadır. Bu objelerin 6.500’e yakını sergilenmekteyken, yaklaşık 26 bin obje de depoda saklanmaktadır. Mısır tarihi hakkında detaylı bilgilendirmelerin bulunduğu geniş sergi alanını gezmek için uzun süre ayırmanız gerekebilir. Oldukça büyük olan Mısır Müzesi’nin bir de kütüphanesi vardır. Mısır medeniyetinden izler taşıyan mumyalar ve papirüslere ev sahipliği yapan müze, konuklara oldukça görkemli bir koleksiyon sunmaktadır. Turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Torino Mısır Müzesi, Mısırlıların günlük kültürlerini de yansıtan birçok objesiyle göz doldurmaktadır. Şehrin merkezi bir noktasında yer alan Mısır Müzesi, antik dönemleri merak eden gezginler için önemli bir durak olacaktır.

San Giovanni Battista Katedrali

Duomo di Torino ya da Torino Katedrali gibi isimlerle de anılan bu dini yapının 1491 - 1498 yılları arasında inşa edildiği düşünülmektedir. Antik Roma Kenti’nin tiyatrosunun bulunduğu alan üzerine yapılmıştır. Katedral, Rönesans ve Barok mimarî tarzlarından izler taşıyan tasarımıyla dikkat çekmektedir. Hemen yanı başında 1470 yılında yapılmış bir çan kulesi mevcuttur. Ünlü Kutsal Kefen Şapeli de bu yapıya 1668 - 1694 yıllarında eklenmiştir. Mimar Guarino Guarini tarafından dizayn edilen Kutsal Kefen Şapeli’nde; Hz. İsa’nın çarmıhtan indirildikten sonra sarıldığı iddia edilen Torino Kefeni de muhafaza edilmektedir. Şehrin önemli dini yapıları arasında sayılan bu katedral, Torino Kraliyet Sarayı’nın da hemen yanında yer almaktadır.

Palazzo Carignano 

torino-2293885_1280.jpg

Şehrin merkezinde yer alan Palazzo Carignano Mimar Guarino Guarini tarafından tasarlanmıştır. Barok mimarî tarza sahip olan eserin yapımına 1679 yılında başlanmıştır. Geniş bahçesiyle de adından söz ettiren saray günümüzde müze olarak kullanılmaktadır. Torino şehrinin en güzel yapılarından birisi haline gelen bina geçmişinde, Carignano prenslerinin kişisel meskeni olmuştur. Turistlerin her dönem yoğun şekilde ilgi gösterdiği saray, Via Accademia delle Scienze’de yer alır. Bu mimari eserin içi de oldukça görkemli bir dizayna sahiptir. Şehrin tarihî havasını yansıtan bina, Mimar Guarino Guarini’nin en önemli eserleri arasında sayılmaktadır. Torino ile özdeşleşen saraylar arasında özel bir yeri olan Palazzo Carignano, şehrin en çok merak edilen tarihî yapılarındandır.

Palazzo Madama

torino-2499536_1280.jpg

Torino’nun ünlü saraylarından bir diğeri olan Palazzo Madama; geniş pencereleriyle oldukça ihtişamlı bir görüntü sunmaktadır. Yapı, İtalya Krallığı’nın ilk senatosu olma özelliğine de sahiptir. Dış süslemeleriyle de turistlerin beğenisini kazanan yapı günümüzde Antik Sanat Müzesi olarak faaliyet göstermektedir. Savoy Hanedanı’ndan kraliçelerin de konakladığı saray, iç tasarım ile göz doldurmaktadır. Süslemeler ile zenginleşen iç tasarımı, dönemin tarzını başarıyla yansıtmaktadır. Genel hatalarıyla Barok stili yansıtan eser Orta Çağ mimarisinden de izler taşımaktadır. Uzun ismi Palazzo Madama e Casaforte degli Acaja olarak geçen saray her dönem turistlerin ilgisini yoğun şekilde çekmektedir. Zarif odaları ile beğeni toplayan bu görkemli mimarî eser, Roma İmparatorluğu döneminde şehrin giriş kapılarının bulunduğu alan üzerine yapılmıştır.

Basilica di Superga

superga-834230_1280.jpg

Klasik Barok tarzındaki tasarımıyla öne çıkan Basilica di Superga, 1717 ile 1731 yılları arasında inşa edilmiştir. Savoy Hanedanı'na mensup olan Victor Amadeus II için yapılmış olan bu kilise, Superga Tepesi’nde bulunmaktadır. Rivayete göre Victor Amadeus II, Torino'da gerçekleştirdiği bir savaş esnasında, kazanırsa buraya bir kilise yapacağını belirtmiştir. Eserin yapılış hikâyesi bu şekildedir. Torino şehir merkezi dışında yer alan Basilica di Superga, tarihsel ve dinsel açıdan oldukça önemli bir yapıdır. Kilise çevresi Savoy Hanedanı'nın geleneksel mezarlığı olarak da kullanılmaktadır. Tepenin sahip olduğu panoramik manzara da turistlerin beğenisini kazanmaktadır. Hem doğal hem de tarihî bir Torino gezisi için, Basilica di Superga'ya uğramak iyi bir seçim olacaktır.

Rivoli Kalesi

torino-846935_1280.jpg

Rivoli Kalesi, eskiden Savoy Hanedanı mensuplarının ikamet etmek için kullandıkları evler arasında yer almaktadır. Dokuzuncu ya da onuncu yüzyıllarda inşa edilmeye başlandığı düşünülen yapı sonradan birçok kez yenilenmiştir. Özellikle Savoy Hanedanı dönemindeki eklemeler yapının ihtişamlı havasını yansıtır. Kaleden ziyade korunaklı bir evi andıran yapı, Torino şehrinin önemli tarihî eserlerinden birisidir. Kendine has mimarisiyle ilgi çeken Rivoli Kalesi, ilginç detaylarıyla da göz doldurmaktadır. Savaşlarda da tahrip gören yapı birçok restorasyonun ardından günümüze şu anki haliye ulaşabilmiştir. Şu anda merkezinde, Modern Sanatlar Müzesi olan Museo d'Arte Contemporanea yer almaktadır. Modern sanatlarla ilgilenen gezginlerin görmesi gereken müze, sergilediği önemli eserleriyle adından söz ettirmektedir.

Parco del Valentino

autumn-1018300_1280.jpg

Parco del Valentino, Torino'nun önemli parkları arasında yer alır. Şehrin içinden geçen Po Nehri'nin batı tarafındaki kıyıda bulunmaktadır. Pellerina Parkı’nın ardından Torino’nun en büyük ikinci parkı durumundadır. 500.000 metrekarelik bir alan üzerinde bulunan park, hem Torino’nun yerlileri hem de turistler arasında oldukça popülerdir. Park 1856 yılında açılmıştır ve içinde birçok yapı vardır. Botanik bahçelerinin yanı sıra parkın içinde, Castello del Valentino isimli bir Barok mimarî yapı da mevcuttur. Park içinde yer alan Orta Çağ kalesi ve köyü de tarih meraklılarının ilgisini fazlasıyla çekmektedir. Tarih ile doğanın enfes bir şekilde bir araya geldiği Parco del Valentino, Torino’nun etkileyici atmosferini sakin bir ortamda deneyimlemek isteyenlerin mutlaka görmesi gereken bir doğallık sunmaktadır.