Poznan’da Gezilecek Yerler

Varta Nehri’nin iki dalının birleşme yerinde yükselen bir ada olan Ostrow Tumski, ismi itibariyle Katedral Adası anlamına gelir. Üzerinde bulunan katedral, şehrin uluslararası bağlamda en çok tanınan yapısıdır. Poznań Katedrali ve diğer dini binalar adanın merkezini oluştururlar. Ostrow Tumski şehrin eskiden Nowe Miasto ("Yeni Şehir") adı verilmiş olan bölgesinde yer alır. Halbuki tüm şehrin en eski merkezidir.Tarihte kurulmuş ilk Polonya devletinin yöneticileri, 10.-11. yüzyılda bu bölgede yer alan saraylarında yaşamış ve devleti yönetmişlerdir. Sadece Poznan’ın değil tüm Polonya’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan bu bölge, Polonya Devleti tarafından ülkenin resmi tarihi anıtları listesine alınmış, Polonya ulusal mirası olarak sınıflandırılmıştır.

Uzun yıllar boyunca birbirini görmemiş Rus, Lech ve Czech isimli üç erkek kardeşin, yıllar sonra burada buluşmasından sonra kurulduğu rivayet edilen ada, Polonya devletinin Hristiyanlık dinine geçişinin de gerçekleştiği yerdir. Dolayısıyla burada Polonya devletinin ilk katedrali kurulur.

Adaya erişim oldukça kolaydır. 4, 8 ve 17 numaralı tramvay hatları, 63, 67 ve 83 numaralı otobüs hatlarıyla erişim mümkündür.

Resmi adıyla “Archcathedral Basilica of St. Peter and St. Paul” olan Poznan Katedrali, sadece Poznan’ın değil tüm Polonya’nın en eski katedralidir. Polonya devletinin Hristiyanlık dinine geçişinin de gerçekleştiği yer olan Ostrów Tumski, ismi itibariyle Katedral Adası anlamına gelir ve üzerinde bulunan katedral şehrin uluslararası bağlamda en çok tanınan yapısıdır.

Ostrow Tumski adası üzerindeki en baskın yapı olan bu iki kuleli katedral temel olarak Gotik mimari özellikleri gösteren bir yapıdır. Sonraki dönemlerde yapılan eklemelerle eklektik özellikler kazanmıştır. Bunların içinde en dikkat çekici olanı Barok tarzı (yeşil) kule çatılarıdır. Katedral 1945 yılında büyük zarar görmüş ve yeniden inşası 11 yıl sürmüştür. Sıralar arasındaki koridorları ve koronun etrafındaki geçitte sayısız şapel (niş) vardır ve bunlar sayısı cenaze muhafaza etmektedir. Bunlardan en meşhuru olan Altın Şapel, baş mihrabın arkasındadır ve tarihin ilk iki Polonyalı hükümdarının kemikleri burada muhafaza edilmektedir.

Bu hükümdarların orijinal mezarları başka yerdeydi ve şu anki yerinde mezarlarından geriye kalanların korunmakta olduğu şapelde, ayrıca 968 yılında yapılmış ilk Romanesk-öncesi kilisenin kutsal emanetlerini de görebilirsiniz.

Poznan Belediye Binası, ya da diğer adıyla Ratusz, batı Polonya’da yer alan Poznan şehrinin en önemli tarihi binalarından biridir. Stary Rynek meydanındaki tarihi şehirde yer alan yapı 1939 yılına kadar yerel yönetimin merkez binasıydı. Şu an ise müze olarak kullanılmaktadır.

Eski şehrin 1253 yılında kurulmasının hemen akabinde inşası yapılan bina Mannerist tarzda 1550–1560 yılları arasında Giovanni Battista di Quadro tarafından yeniden inşa edilmiş, eklenen süslemelerle birlikte günümüzdeki formunu hemen hemen o dönemde yapılan inşaatla edinmiştir. Mekanik dövüşen keçiler, her öğlen ön duvarda yer alan saatin üzerinde oynatılmaktadır ve bu görüntü şehrin ana turist çekim unsurlarından biridir. Belediye binasının içi mahzenler, giriş katı ve iki üst kattan oluşur. Poznan Tarih Müzesi (Muzeum Historii Miasta Poznania) olarak faaliyet göstermekte olan bina Poznan Ulusal Müzesi’ne bağlı bir alt birimdir. Birinci katta üç adet muhteşem oda vardır. Bunlardan en büyük ve Rönesans tarzda son derece zengin bir biçimde dekore edilmiş olanı gerçek bir mücevherdir ve 1555 yılına ait resimler sergilenmektedir burada.

İkinci katta Prusya döneminden kalma eserler, 1920-1930 dönemindeki şehir yaşantısını gözler önüne seren belgeler ve geçmiş iki yüzyıla dair hatırat sergilenmektedir.

Poznan’daki Emperyal Kale, halk arasında Zamek (Lehçe: Zamek Cesarski w Poznaniu, Almanca’da: Königliches Residenzschloss Posen) adıyla anılır. 1910 yılında, ülke Alman yönetiminin altındayken Franz Schwechten tarafından dönemin Alman İmparatoru 2. William için yapılmıştır. Tamamlandığı dönemden bu yana bina Alman (1918’den 2. Dünya Savaşı’na kadar) ve Polonya (1918-1939 ve 1945’ten günümüze) devlet dairelerine ev sahipliği yaptı.

Kale Neo-Romanesk tarzda inşa edilmiştir. Çünkü İmparator William tarafından bu mimari tarz Alman ruhunu en iyi yansıtıp, Kutsal Roma İmparatorluğu’nun şanını en iyi temsil eden mimari tarz olarak görülmüştür. Bu yeni ikametgah, Polonya üzerindeki Prusya kontrolünü yansıtması amacıyla inşa edildi. Ana bina kompleksin güney ucunda yer alır ve iki kanadı vardır: batı, yani daha büyük olan kanadında daireler, doğu ve daha küçük olan kanadında temsili odalar vardır.

Parish Kilisesi, Palm House, Hayvanat Bahçesi, Şehir Parkı, Arkeoloji Müzesi.