Şirince Hakkında Bilinmesi Gerekenler
“Şu yeryüzünde cennet diye bir yer varsa, bizim Kırkınca –Şirince’nin- cennetin bir parçası olması gerekir.” Çocukluğunun bir bölümünü Şirince’de geçirmiş olan Yunanlı yazar Dido Sotiroyo, “Benden Selam Söyle Anadolu’ya” adlı kitabında böyle söz ediyor Şirince’den...
İzmir’in Selçuk ilçesine bağlı Şirince, tepelerin arasına kurulmuş ve özgün tarihi mimarisini önemli ölçüde korumuş bir köydür. Zeytin ağaçlarının, mandalina ağaçlarıyla iç içe geçtiği bir yolun kıvrımlarıyla ulaşılan köy, konuklarını eski Rum evleri ve şarap yapılan üzümlerin nefis kokusuyla karşılar.
Kuruluşu M.Ö. 5. yüzyıla dayanan köyün asıl adı Kırkınca’dır. Bu adın, kurulduğu dönemde kendini dağlara vuran kırk kişiye atfen verildiği söyleniyor. Bir başka söylenti de derebeyler zamanında azat edilen 40 köle tarafından kurulduğu için “Kırkınca” adını aldığı yönünde. Daha sonra Kirkice ve Kirkince şeklinde telaffuz edilen köy, yine derebeyleri zamanında halkın yerleştikleri köyün güzelliğini saklamak için köylerine “Çirkince” demesiyle, uzun süre bu adla anılmıştır. Nihayet 1926’da dönemin İzmir valisi olan Kazım Dirik'in talimatıyla köyün adı “Şirince” olarak değiştirilip resmileştirilmiştir.