Ziyaretçilerine birçok farklı türde durak sunabildiğinden Türkiye’de 'Görülmesi Gereken Yerler' listesinin oldukça zengin olduğunu söyleyebiliriz. Kubbe ve minarelerle kaplı İstanbul siluetinden batı ve güney kıyılarındaki Roma yıkıntılarına, Antalya’nın sahillerinden Doğu Karadeniz’in sisli dağlarına, Türkiye’nin en çok turist çeken yerleri bu listede. Fotoğraf: http://www.gettourisminfo.com/wp-content/uploads/2015/01/Turkey-Tourism.jpg
1 – Aspendos Tiyatrosu
Dünya üzerinde antik dönemlerden kalma birçok tiyatro mevcut; fakat Aspendos kadar ihtişamlı ve iyi korunmuş olanları çok nadir bulunuyor. Roma hükümdarı Marcus Aurelius döneminde M.Ö. 155 yılında yaptırılan tiyatronun kapasitesi 15 bin ile 20 bin arasında. Sahne kısmı sonradan Selçuklu döneminde kervansaray olarak kullanıldığından sürekli bakım altında olan tiyatro, günümüze kadar kudretinden bir şey kaybetmeden gelebilmiş. Fotoğraf: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/6/60/Aspendos_Amphitheatre.jpg
2 – Patara Sahili
14 kilometrelik uzunluğu ile Patara Sahili sadece Türkiye’de değil, tüm Akdeniz kıyılarındaki en uzun sahillerden biri. Likya ve Karia kalıntıları ile donatılmış sahilde kum tepeleri dışında hiçbir şey yok. Görünürde küçük bir kafe dışında başka yapı da yok. Kaplumbağa üreme alanı olan Patara ayrıca sonradan Noel Baba olarak tanınan Aziz Nicholas’ın da doğum yeri. Fotoğraf: http://askbeach.com/wp-content/uploads/2015/11/patara_beach_3.jpg
3 – Pamukkale
Beyaz katmanlı yapısıyla ünlü olan Pamukkale görenlerin inanmakta zorlandığı, gerçeküstü bir manzaraya sahip bir coğrafi harika. Travertenlerden oluşan terasları sıcak kaynak suyu sayesinde yüksek mineral içeriğine sahip. Binlerce yıldır insanların içinde yıkanıp şifa aradığı Pamukkale üzerine Antik Yunanlar şehir kurmuş. Bu dönemden kalan kalıntıları da alanda görmek mümkün. Fotoğraf: http://images.123hdwallpapers.com/20150828/pamukkale-nature-landscape-sunrise-water-mist-hot-spring-terraces-1800x1125.jpg
4 – Bodrum Kalesi
Güneybatı Türkiye’de, Bodrum kentinde bulunan Bodrum Kalesi, 15. yüzyılda Aziz Peter Kalesi olarak Haçlılar tarafından inşa edilmiş. Geçmişi Orta Çağ’a kadar uzanan yapılar arasında tüm dünyada en iyi korunmuşlarından biri olan Bodrum Kalesi, şimdilerde müze olarak hizmet veriyor ve sualtı arkeoloji buluntularına ev sahipliği yapıyor. Fotoğraf: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/e/eb/TurkeyBodrumCastle.jpg
5 – Nemrut Dağı
Güneydoğu Türkiye’de bulunan Nemrut, Adıyaman şehri yakınlarında bulunuyor. Nemrut, 2134 metre yüksekliğe sahip bir dağ. M. Ö. 62 yılında Komagene kralı Birinci Antiochus tarafından inşa edilen mezar-tapınakta kendisinin iki devasa heykeli, iki aslan, iki kartal ve çeşitli Yunan ve Pers tanrıları heykelleri bulunuyor. Yapımından uzun süre geçtiğinden dolayı heykellerin başları etrafa dağılmış vaziyette. Ancak bu haliyle de ihtişamlarından bir şey kaybettikleri söylenemez. Fotoğraf: http://f.fwallpapers.com/images/mount-nemrut-turkey.png
6 – Ölüdeniz
Ege Denizi’nin güneybatı kıyısında yer alan küçük bir köy olan Ölüdeniz’in masmavi bir lagünü var ve bu bölge kumsalı ve sularıyla denizin kalanından ayrılmış vaziyette. Ölüdeniz, turkuaz tonlarıyla ünlü. Aynı zamanda da Akdeniz ülkelerinin en çok fotoğraflanan sahillerinden biri olma unvanını uzun süredir koruyor. Paragliding için de dünyada en ideal yerlerden olan Ölüdeniz, her sene en çok turist çeken bölgelerimiz arasında başı çekiyor. Fotoğraf: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/a/af/Oludeniz.jpg
7 – Sultanahmet Camii
Altı minaresi ve göz alıcı mimarisi ile Sultanahmet Camii, tüm dünyada bilinen, turistler arasında İstanbul’un en popüler yerlerinden biri. Hâlâ cami olarak kullanılmaya devam etse de asıl işlevi daha ziyade turistik olmaya başlayan Sultanahmet 1609 ila 1616 yılları arasında inşa edilmiş ve çoğu diğer cami gibi yaptıran kişinin türbesini içinde barındırıyor. Caminin içinde 20 bin adet çiniyle kaplı yüksek bir tavan bulunuyor ve üzerindeki çok farklı desenlerle görenleri büyülüyor. Fotoğraf: http://britishmuslim-magazine.com/wp-content/uploads/2014/08/Blue-mosque-iStock-11099162.jpg
8 – Celsus Kütüphanesi
Batı yakasında bulunan Efes harabeleri de Türkiye sınırları içinde en çok turist çeken yerlerden biri olma özelliğine sahip. Bir zamanlar –antik dünyanın yedi harikasından biri olan- Artemis Tapınağı ile ünlü olan Efes kenti, Konstantinopolis başpiskoposunun komuta ettiği bir kitle tarafından milattan önce 401 kentinde yerle bir edilmiş. Celsus Kütüphanesi ve Büyük Tiyatro gibi yapıları halen ayakta olan kentin kalanının da halen ayakta olduğunu hayal etmek bile güzel. Fotoğraf: http://haveblogwilltravel.org/wp-content/uploads/2013/12/ephesus1_mini.jpg
9 – Göreme Peribacaları
Eşsiz tarihi mirasının yanı sıra garip ama harika kaya oluşumlarıyla ünlü olan Kapadokya’da bu kaya oluşumlarının en güzide örneklerini görebileceğiniz yer Göreme. Tüf konileri ve peribacaları ile dolu olan Göreme’de rüzgar ve su erozyonunun etkilerinin sonucu olarak muazzam bir manzara meydana gelmiş. Burada yapılan balon yolculuklarını dünyanın başka bir yerinde bulmak çok zor. Fotoğraf: http://5d87263ab0824b6b13f6-f8d4ed3e806ae2b5b5a753c0b00b8a44.r56.cf1.rackcdn.com/12/3/large.jpg
10 – Aya Sofya
İstanbul’da yer alan ve aslen bir bazilika olarak inşa edilen Aya Sofya, Doğu Roma İmparatoru Birinci Jüstinyen tarafından altıncı yüzyılda yaptırılmış. Roman mühendisliğinin başyapıtlarından olan bazilika 31 metre çapında devasa bir kubbeye sahip. 1204 yılında Dördüncü Haçlı Seferleri sırasında yağmalanmış olan kilise, 15. yüzyılda şehri ele geçiren Osmanlılar tarafından camiye çevrilmiş. 1935 yılında da en son olarak müzeye çevrilen Aya Sofya yaklaşık 100 senedir İstanbul’un en önemli turist cazibelerinden biri. Fotoğraf: http://action.hellenicleaders.com/images/Advocacy%20page%20images/Hagia%20Sophia.jpg