Poas Volkanı ve Botos Lagünü

Bugün seyahatimizin en heyecanlı günlerinden biri. Yine bir aktif volkanı ziyaret edeceğiz. Sebebi nedir bilmiyorum ama küçüklüğümden beri volkanlar bende hep merak uyandırmıştır. 
Sabah Monteverde yakınlarındaki Santa Elena’daki otelimizde uyandık. Güzel ve sağlam bir kahvaltı sonrası yeniden yollardayız. Kosta Rika’da bir yerden bir yere gitme ciddi problem. Çok dağlık bir arazi üzerine yerleşmiş olan Kosta Rika’da otoyol ağı çok gelişmiş değil. Yolların büyük bölümü bozuk. Bu nedenle 120 kilometrelik yolu 4 saatten kısa sürede gidemiyorsunuz.
 
Dünyanın kilometrekare başına en fazla volkan düşen ülkesi burası. Kosta Rika’da toplam 25 volkan var. Bunların 7 tanesi aktif. 20 tane de yeni oluşmakta olan volkan var. En yeni volkan günümüzden 7 bin sene önce oluşmuş olan Arenal Volkanı.
 
Daha arabanın içindeyken artan yoğun kükürt kokusu nedeniyle Poas Volkanı’na yaklaştığımızı anlıyoruz. Poas Volkanı Milli Parkı girişinde aracımızı park edip yürümeye başlıyoruz.
 
Park girişinde olası bir patlamada kaçış rotalarının işaretlendiği bir tabelayı görüyoruz.

Deniz seviyesinden 2574 metre yükseklikte yer alan Poas Volkanı, 1828 senesinden günümüze kadar 39 defa patlamış. Biz gittiğimizde sürekli tütüyor ve gaz püskürtüyordu. Bu volkanın püskürttüğü gazda % 10 oranında asit bulunuyormuş. Bu nedenle bu bölgede fazla kalınmaması konusunda her yerde uyarılar var. Özellikle gözlere ve akciğere olumsuz etkileri olabiliyormuş.

Bu bölgede yağış olduğunda yağışta da asit oranı yüksek çünkü volkandan çıkan gaz hava işle karışıp yağmura dönüştüğünde asidik olarak yeniden yeryüzüne iniyor. Bu da çevredeki bitkileri ve canlıları olumsuz etkiliyor ve zarar veriyormuş. Volkanın krateri çevresinde tek bir bitki yok tamamen beyazlaşmış kaya halinde.

Poas Volkanı özellikle 1996 senesinde meydana gelen depremden sonra aktivitesini arttırmış. Hatta 2009 senesi Ocak ayında meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremde 40 kişi hayatını kaybetmiş ve Fraijanes, Vara Blanca, Cinchona bölgeleri epey etkilenmiş.
 
2012 senesinde meydana gelen büyük deprem sonrasında volkan ağzında bir krater gölü oluşmuş. Göldeki suyun sıcaklığı az olduğunda rengi turkuaza dönüyormuş, sıcaklık arttığında göl suyu yeşile yakın bir griye dönüyormuş. Eğer su soğuksa mavi oluyormuş.
 
Bizim ziyaretimiz sırasında rengi griye bakan bir yeşildi. Bir de sürekli püskürüyordu. Bu da volkanın patlama riskinin yüksek olduğunu gösteriyor.

Buraya yakın bir diğer krater gölü ise Laguna Caliente yani sıcak lagün olarak biliniyor ve deniz seviyesinden 2300 metre yükseklikte. Bu krater gölünün genişliği 1,7 km ve en derin yeri 290-300 metre olarak tahmin ediliyor. Bölgedeki asit yüklü yağışlar nedeniyle burası dünyanın en asidik gölü olarak kabul ediliyor. PH oranı ise çoğu zaman sıfır.
 
Buradan sonra yine orman içerisinden bir saat yürüyerek Botos Lagünü’ne ulaştık. Bu orman da o kadar sık ki neredeyse ağaçlar nedeniyle gökyüzünü göremiyorsunuz.

Yol boyunca minik sincaplar da bize eşlik etti.

Bölgedeki bazı bitkiler inanılmaz büyük boyuttalar. Mesela bu yapraklar…

Sonunda müthiş manzaraya sahip Botos Lagünü karşımızda beliriyor. En son M.Ö. 7500 senesinde meydana gelen patlama sonucu ortaya çıkmış olan lagünün çapı 400 metre. En derin yeri ise 14 metre. Rengi zümrüt yeşili ile turkuaz arası. Nefis!

1970’li yıllara kadar bu lagünde yüzülebiliyormuş. Ancak buradaki su çok soğuk olduğundan bazı kişiler soğuk nedeniyle gölde yüzerken ölmüş. Bu nedenle lagünde yüzmek yasaklanmış.

Poas Volkanı ve Botos Gölü, Kosta Rika’nın birinci bölgesinde yer alıyor. Buraya yakın olan en büyük yerleşim ise Kosta Rika’nın üçüncü büyük şehri olan Alajuela.
 
Deniz seviyesinden 952 metre yükseklikte yer alan Alajuela, Puntarenas’a 91 km, başkent San Jose’ye ise sadece 19 km mesafede. Kentin merkez nüfusu yaklaşık 53 bin kişi. Kosta Rika’nın özgürlükçü lideri, halk kahramanı Juan Santa Maria da Alajuela doğumlu. Ama 1856 senesinde vefat etmiş.
 
Bu şehir son büyük yıkımını 2009 senesinde meydana gelen depremde yaşamış. Çünkü deprem ile birlikte heyelan olmuş ve şehir zarar görmüş.
 
1830’lu yıllarda çok kısa bir sure Kosta Rika’ya başkentlik yapmış olan bölgenin ana ihraç mallları kahve, şeker kamışı, mısır, fasulye ve tütün.
 Eğer bu kentin içine uğrarsanız, kentin kurucusu Esteban Lorenzo de Triatan’ın anıtını, ulusal kahraman JuanSanta Maria’nın anıtını, şehir katedralini ve San Gerardo Çeşmesi’ni görebilirsiniz.