Öncelikle blogunuz http://gezginmarti.blogspot.com.tr/’den biraz bahseder misiniz? Nasıl ortaya çıktı, okuyucularınızla neler paylaşıyorsunuz?
Okumayı ve yazmayı öğrendiğimden beri yazı-çizi işleriyle yakından ilgileniyorum, yalnız bunu hep kâğıt üzerinde yapıyordum. İnternet ve sosyal medya ansızın hayatlarımıza girince neden ben de bir seyahat blogu yazmayayım dedim ve böylece kişisel günlüklerimi de bir nevi herkese açmış oldum. Paylaşmak güzeldir.
Son günlerde bir Barselona seyahatiniz oldu? Gitmeye nasıl karar verdiniz?
Barcelona'ya 5 yıl önce gitmiş, aslında yapılası turistik her şeyi gerçekleştirmiştim. Bu kez yalnızca dost ziyareti yapmak için uçağa bindim. Hiçbir şey planlı, programlı değildi. Arkadaşlarım çağırdı, güzel bir fırsat karşıma çıktı ve birden kendime yeniden o çılgın Katalan şehrinde buluverdim!
Barselona seyahatiniz öncesinde nasıl bir hazırlık yaptınız?
Son aksam minik bir sırt çantası hazırladım ve kendi yazdığım notları okudum.
Barselona’da nerelerde kaldınız? Şehir içi ulaşımı nasıl sağladınız?
Barri Gothic yakınlarında bir evde bir gece, diğer dört gece de Paralell isimli bölgede, arkadaşlarımda konakladım. Bir önceki gidişimde Couchsurfing ile konakla mistim ve metroyu sıklıkla kullanmıştım. Bu kez metroyu çok az kullandım, sürekli yürüdüm. Şehri yürüyerek dolaşmak çok daha zevkli.
Ne kadar süre kaldınız?
5 gece, 6 gün.
Barselona’da yeme-içme alışkanlıkları nasıl? Bize önereceğiniz yeni lezzetler var mı?
İspanya’da aç kalınmaz! Beyaz ekmek dilimleri üzerine serpiştirilen güzelim deniz ürünleri ve peynirlerin yani Pinchos'larin lezzeti müthiş. Meyve şarabi Sangria'yı zaten anlatmaya gerek yok. Paella, tapas, limonlu ve normal biraları, burgerler, patatas bravas, horchata, domates çorbası... Hepsi köşe başlarında ya da ara sokaklardaki kafe ve restoranlarda bulabileceğiniz müthiş lezzetler. Denemeye açık olun.
Peki, Barselona’da gidecek olanlara tavsiyeleriniz nelerdir?
Mutlaka Miro ve Picasso müzelerini gezin. Montjuic'e cikin, muhteşem parkları gezin. Espana meydanındaki, geceleri yapılan, klasik müzik eşliğindeki su gösterisini izleyin. Zamanınız varsa Dali'nin izinde Figueres ve tarihi kent Girona'ya da günübirlik geziler düzenleyin. Pastanelerden tatlınızı ve kahvenizi alıp keyif yapın. Plaja inip turistik bir başkentte nasıl tertemiz denize girilir, sahilde eğlenilir onu deneyimleyin. İnsanlarla konusun, dans edenlerin yanına gidip onlara eşlik edin. Çılgın fotoğraflar çekin, çektirin. Geniş caddelerin, kaldırımların tadına varmak için bolca yürüyün. (Yazar burada aslında çok yediniz içtiniz, kalorileri yakın demek istiyor) Kısacası rahat olun, kendinizi şehrin ritmine bırakın. Çok keyif alacaksınız. Bir de hayatta kalmak istiyorsanız Katalanca öğrenin! : )
