Tuğba Başyiğit Babaoğlu: “Eğer her yere götürebilecek çocuklar yetiştiriyorsanız her yere gidebilirsiniz”

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
5 kız kardeşin en küçüğü olarak dünyaya geldim, hayalci bir çocuktum ve sanırım hala öyleyim. 24 yaşımda Tuğba Başyiğit ismimin yanına Babaoğlu'nu ekledim çok aşık olduğum bir adamla evlenerek. 25 yaşımda ölümden döndüm ve hayata bakış açım değişti. Her andan keyif almaya çalışan, daha mutlu bir insan oldum. Ölüme çelme takmış biri olarak söyleyebilirim ki hayat müthiş bir hediye! 32 yaşımda anne oldum. Kızım Mina dünyaya geldi ve yeniden doğdum ben. Profesyonel hayatta Medya Planlama Ajansında Medya Direktörü olarak çalışıyorum. Diğer yandan da "dinamikanne" blogunun kurucusuyum. Şu anda dinamikanne.com bir arkadaşımın bana eşlik etmesi ile birlikte bir içerik paylaşım sitesine dönüştü. Baby&You dergisinde köşe yazarıyım ve yine aynı dergide annelere ilham veren kişilerle masal tadında sohbetler gerçekleştiriyoruz.

Seyahatlerin hayatınızdaki yeri nedir?
Yol müthiş bir şey benim için. Gitmek, sadece gitmek bile mutlu eder beni. Amaçsız ve plansız yola çıkmak… Bir "hadi"ye bakarım ben. Bahaneler yaratırım seyahat için. Kızımın dünyaya gelmesinden bile bir seyahat planı çıkarttım. Belki de dünyada ilkimdir. Kızım 1 Ocak 2013'te doğal doğum ile dünyaya geldi. Hamileyken sürekli dünya müzikleri yapan bir radyo dinliyordum ve doğum sırasında da bu radyo kanalı açıktı. Kızımın doğum saati olan 00.50'de hangi şarkı çalıyorsa ve şarkıcı nereli ise o yıl orayı seyahat edelim ve bunu ritüele çevirelim dedim eşime. Elbette doğum yaparken "hangi şarkı var şu anda radyoda" gibi bir önceliğiniz olmuyor : ) Kızım dünyaya geldi, saate baktım ve 1 saat sonra radyoya sosyal medyadan yazdım, hangi şarkıydı diye. Prem Joshua çalmışlardı. El kadar, erken doğmuş bir bebekle Hindistan'a gidemeyeceğimiz için bu planı daha sonra gitmek üzere rafa kaldırdık ve  bir önceki şarkıcının memleketine Yunanistan'a gittik. 2. yıl ise Edith Piaf bizi Paris'e davet etti. Bu yıl aynı dakikada şarkı değişti ve Fransa & America çıktı. Bakalım yol bizi hangi ülkeye götürecek.

Tuğba Başyiğit Babaoğlu: “Eğer her yere götürebilecek çocuklar yetiştiriyorsanız her yere gidebilirsiniz”

Sizce gezgin bir anne olmak zor mu? Nedir zorlukları?
Zor değil bence. Benim mottom: "çocukla her şey yapılır!" Eğer her yere götürebilecek çocuklar yetiştiriyorsanız her yere gidebilirsiniz. Bu ayna gibi... Her şey sizde bitiyor. İş nedeni ile yurtdışına seyahat etmem gerektiğinde bile "kızım olmadan asla" dedim ve o seyahatlere gitmedim. Kızımın o zamanlar meme emiyor olmasının büyük etkisi vardı bu seyahatlere gitmeyi tercih etmememde. Ancak tatile onsuz gitmeyi düşünemiyorum mesela. Çocuksuz tatile çıkan ebeveynler de oluyor, bu bana göre değil.

Çocukla gezenlere tavsiyeleriniz neler olur? Nelere dikkat etmeli anne ve babalar?
Bebeğin yaşına göre seyahati dizayn etmeliler bence. Hangi ulaşım aracını kullanacaklarsa yemek düzenini buna göre oturtmalılar. Her zaman atıştırmalık bir şeyler olmalı. Ceviz, kayısı, süt, meyve... Çocukları lahana gibi giydirmek iyi bir şey. Sıcak olunca soy, soğuk olunca giydir. Çok amaçlı bir örtü bulundursunlar, hayat kurtarır. Gerektiğinde battaniye, gerektiğinde çadır, gerektiğinde emzirme önlüğü, gerektiğinde piknik örtüsü olur. Çok fazla eşya ile yola çıkmasınlar, artık her şey her yerde bulunuyor. Giden şeylerin birçoğu kullanılmıyor zaten. Çocukların en sevdiği bir oyuncak alınabilir ancak evdeki bütün oyuncakları yüklenip götürmek çocukların yeni tatlar, yeni keşifler yapmalarını engeller. Seyahatler genellikle ebeveynlerin çocuğa teslim olduğu ve çocuğun huyunun değiştiği yerlerdir. Yol boyunca uslu dursun diye günlük hayatta verilmeyen yiyecekler, içecekler, oyuncaklar verilmek istenebilir. Bence bu en büyük hatadır. Yani yolda dursun diye tablet vermek, yolda dursun diye sağlıksız atıştırmalıklar vermek bence çok yanlış. Bu tuzağa düşmesinler...

Kızınız nasıl bir gezgin? Onu bir “gezgin” olarak nasıl tanımlarsınız?
Kızım çok uyumlu bir gezgin. Bebekliğinden beri çok sever seyahat etmeyi. Sabah çok erken yola çıksak da hiç ağlamaz maşallah. Arabaya bineriz ve uykusuna devam eder. Arada bir gözünü açar ve "anne geldik mi" der. Bir gece öncesinden "sana bir sürprizim var" derim  ve "tatiiiil miii" diye çığlık atar.

Tuğba Başyiğit Babaoğlu: “Eğer her yere götürebilecek çocuklar yetiştiriyorsanız her yere gidebilirsiniz”

Kızınız kaç yaşında, birlikte nereleri gördünüz?
Şu anda 2,5 yaşında. Kış bebeği ve erken doğum ile dünyaya geldi. Bu nedenle ilk uzak seyahatimizi 5 aylıkken yapabildik.

Sıradaki seyahatiniz nereye olacak?
Gelecek seyahatimiz araba ile güneye doğru inmeyi düşünüyoruz. 7 Haziran'da 2 haftalık bir rota. Çanakkale, İzmir, Bodrum gibi bir plan... Koyları dolaşacağız. Buralarda doğal ve organik çiftliklerde ve butik otellerde kalmayı planlıyoruz. Net bir rota yok aslında, yol bizi nereye götürürse...

Bugüne kadar gittiğiniz yerler arasında sizi en çok etkileyen neresi oldu?
En güzel yer; gelecek sefer gideceğim yer. Bu her zaman için böyle. Ben her andan keyif almayı seviyorum ve her gittiğim yere yeni keşif olarak bakıyorum. Burası her gün gittiğim bir yol olsa bile...

Seyahat öncesi nasıl bir hazırlık yapıyorsunuz? Elbette çocuğunuzla geziyor olmanın farklı bir hazırlığı vardır.
Çok fazla bir hazırlık yapmıyorum aslında. Özellikle çocuk büyüdükçe daha farklı dizayn ediyorsun yola çıkmayı. Çok daha kolay oluyor yola çıkmak. Bunun yanı sıra birlikte keşfetmek olağanüstü bir şey. Bebekken sepet gibi her yere götürüyorsun, yemek derdi olmuyor, her yerde meme emebiliyor. Ama paylaşım yapamıyorsun birlikte, çok fazla anlamıyor ilk aylarda ancak endişelerin de daha büyük oluyor. Kendisini ifade edemediği için endişeler de daha büyük oluyor. İlaç kullanan bir anne değilim ama seyahatte yanımda kesin bulundururum. Atıştırmalık alırım yanıma, rahat ayakkabılar ve birkaç rahat elbise... Oyuncak almıyoruz yanımıza, çok taktığı bir şey varsa o eşlik eder bize yalnızca. Bebeği İda gibi mesela. Onun dışında "oyun doğada" deriz ve doğanın içinden oyun tasarlarız. Trafikte giderken mavi arabayı bulma oyunu, kırmızı ağacı bulma oyunu, kokuyu içine çekme oyunu... Oyunu hayatın içindeki materyaller ile oynarız.