Linz’de Gezilecek Yerler

Yeni Katedral (Almanca: Neuer Dom), aynı zamanda Cathedral of the Immaculate Conception (Masum Gebelik Katedrali) (Almanca: Mariä-Empfängnis-Dom), Linz şehrinde yer alan, Roma Katolik Kilisesine bağlı bir katedraldir. İnşaat planları 1855 yılında rahip Franz-Josef Rudigier tarafından başlatılmıştır. İlk taş 1 Mayıs 1862 tarihinde koyulmuştur. Bu etkinlik Anton Bruckner'in Festive Cantata Preiset den Henry ile ölümsüzleştirilmiştir.

1924 yılında Rahip Johannes Maria Gföllner bitmiş binayı kutsamış ve mevcut adını vermiştir. Yapının mimari planı Köln Başdiyosezlik Mimarı Vincenz Statz, tarafından Fransız Yüksek Gotik tarzında yapılmıştır.

20 bin koltuk sayısıyla katedral, 130 metre uzunluğunda ve zemini 5,170 metrekare alanındadır. Elbette bir hayli yüksek olmasına rağmen Avusturya’daki en yüksek katedral değildir. Orijinal planda bulunan ve bu planda mevcut halinden çok daha yüksek olan kule tepesi onaylanmamıştır. Çünkü o dönemde Avusturya Macaristan İmparatorluğu sınırları içinde hiçbir binanın Viyana’daki Aziz Stephan Katedrali’nin güney kulesinden daha uzun olmasına izin verilmemektedir. 135 metre yüksekliğiyle Yeni Katedral, Viyana’daki katedralden 2 metre daha kısadır.

Ars Electronica Center (AEC), elektronik sanatlar için kurulmuş ve Ars Electronica tarafından çalıştırılmakta olan bir merkezdir. Tuna Nehri’nin kuzey kıyısında, Linz Belediye Binasının tam karşısında yer alan merkez Nibelungenbrücke’nin sağ tarafına inşa edilmiştir. Bina aynı zamanda Geleceğin Müzesi olarak da anılmaktadır. Şehirdeki en önemli gezilecek görülecek yerler arasındadır. Teknoloji sektöründeki en güncel gelişmeler ve son yenilikler büyük bir hızla bu müze kapsamında sergilenmeye alınmaktadır. Müzenin yayıldığı altı kat boyunca, dünyanın her köşesinden yüksek teknolojili laboratuvarların ürettiği sayısız eser sergilenmektedir.

Binanın en üst katına Gökyüzü Medya Katı (Sky Media Loft) adı verilmektedir. Bu kısım kafe-bar olarak müze ziyaretçilerine hizmet vermektedir. Bu yapının özelliği ziyaretçilere Nibelungenbrücke’den Tuna Nehri’nin karşı yakasına kadar çok geniş bir şehir manzarasına panoramik bakış sağlamasıdır.

Müzenin ikinci katı interaktif sergilere ayrılmıştır. İçi farklı müzik türleriyle doldurulmuş müzik şişeleri veya sanal bir su zemini üzerinde ping pong oynanmasını sağlayan Pingpongplus gibi işler sergilenmektedir.

Müzenin ilk katı ise gözümüzün görmediği bir dünyanın kapılarını aralar. Saklı Dünyalar adı verilen bu bölümde sesi yazıya çeviren makineler, sözcükleri sanat sembollere ya da renklere çeviren aygıtlar, ve dokunarak bir ekran üzerinde hareket ettirilebilen gündelik eşyalar gibi sergilenmektedir.

Linz şehrinde yer alan New Gallery’nin halefi olan Lentos Sanat Müzesi Mayıs 2003 yılında açılmıştır. Müze, Avusturya’nın en önemli sanat müzelerinden biridir. Temiz ve uyumlu yapısal tasarımı, (ki binanın mimarları meşhur Avusturyalı mimar ekibi

Weber & Hofer’dir,) binaya uluslararası bir ün kazandırmıştır.

130 metre uzunluğundaki bina yaklaşık 8000 metrekare kullanım alanı sunmaktadır ve Tuna Nehri kıyısında Nibelungen Köprüsü ile Brucknerhaus’un tam arasında yer almaktadır. Binanın dışarıdan görünümü camla kaplı, yüzeyi ise geceleri ziyaretçilerin dikkatini çekicek şekilde aydınlatılmaktadır. Zemin katta manzara seyretmek için tasarlanmış bir terası da olan bu binanın şık ve çok sevimli bir kafesi de mevcuttur.

Sanat müzesinin koleksiyonunda, resim, heykel, obje sanatı gibi alanlarda yaklaşık 1500 eser, 10.000 kağıt üzeri eser ve 850 fotoğraf vardır. Bu fotoğraf koleksiyonunu oluşturan eserler arasında sanatsal fotoğrafçılığın gelişimine önemli katkılarda bulunan isimlere ait eserler de vardır. (A. Rodtschenko, Man Ray, H. Bayer gibi)

Müzenin koleksiyonunda dönem olarak en erken üne kabuşan eserler 19. yüzyılın birinci yarısına aittir. (C. D. Friedrich, J. B. Reiter gibi) Klasik modernizm alanında Lentos Müzesi, Klimt, Schiele, Kokoschka, Corinth ve Pechstein gibi son derce önemli ressamların eserlerine ev sahipliği yapar. Koleksiyon aynı zamanda savaş arası dönemin eserlerini de kapsar. Alman ve Avusturya dışavurumculuğı ve Yeni Nesnellik alanında üretilmiş eserler de müzenin en dikkat çeken parçaları arasındadır. 1945 sonrası döneme ait ise seçkide eserleri bulunan isimler Appel, Bayer, Nay, Warhol, Haring, Staudacher, Lassnig, Lüpertz, Rainer, Chillida, Cragg, Helnwein, Scheibl, Scully, Balkenhol, Caro, Goeschl, Export, Krystufek, Ludwig Merwart gibi niceleridir.

Bu 1,200 metre uzunluğundaki cadde Promenade ile ana tren istasyonu arasında uzanır ve Linz’in tarihi merkezini gezmek için en uygun rotadır. Caddenin doğu tarafında 1772 yılına ait Ursulinenkirche ve 1674-1726 yılları arasında yapılmış Karmelitenkirche adlı iki kilise bulunur. Bir diğer eski kilise de Seminarkirche isimli küçük yuvarlak yapıdır. 1717-25 yılları arasında yapılmıştır.

Eski şehrin mutlaka keşfedilmesi gereken bir diğer tarafı da Hauptplatz’tır. Çok şık barok binalar tarafından çevrilmiş bu meydan, eski şehrin merkezini oluşturur. Doğu kıyısında 17. yüzyıldan kalma Rathaus ve tam karşısında yani meydanın merkezinde Trinity Sütunu bulunur. (Dreifaltigkeitssäule) Bu 20 metre yüksekliğindeki mermer sütun 1723 yılında dikilmiştir, ve şehrin salgın hastalıklardan ve Türk saldırılarından korunması için bir totem amacı güdülmüştür. Rathaus’un tam karşısında yer alan Feichtinger Haus’un çok güzel bir bahçesi vardır.

Alter Dom, Grottenbahn, Donaupark, Saray Müzesi, Diş Müzesi, Botanik Bahçesi.