Bhutan'da geçireceğimiz son günün sabahında Punakha Dzong’a doğru yola çıktık.
Gelmeden önce internette Punakha Dzong’un fotoğraflarını görmüş ve henüz kendi gözlerimle görmeden çok beğenmiştim. Punakha Dzong göreceğimiz sonuncu Dzong’du ve kesinlikle assolist en sona kalmıştı…
Punakha Dzong’un bir diğer ismi “Pungtang Dechen Photrang Dzong”. Bir kerede asla söyleyemeyeceğim bu isim Bhutan Dilinde; Büyük Mutluluk Sarayı anlamına geliyormuş. Bhutan’ı bir ülke haline getiren Ngawang Namgyal burayı 1637-38 yıllarından yaptırmış. Ve tabii ki bu ülkenin olmazsa olmazı bir de hikayesi var.
Söylenceye göre; Bhutan’a 8. Yüzyılda Budizm’i getiren Guru Rinpoche şöyle bir tahminde bulunmuş; “Bir gün Namgyal adında bir adam file benzeyen bir tepe görecek…” Yüzyıllar sonra Namgyal Punakha’yı ziyaret ettiğinde Mo Chhu (Anne Nehir) ve Po Chhu’nun (Baba Nehir) birleştiği noktadaki, bugün Punakha Dzong’un yer aldığı alanı uyumakta olan bir filin gövdesine benzetmiş ve Dzong’u buraya yaptırmış…
Dzong’un inşasıyla ilgili diğer bir söylenceye göre de Namgyal, Dzong’u inşa edecek olan Mimar Zowe Palep’in içinde Buda heykeli olan küçük bir tapınakta uyumasını emretmiş. Mimar rüyasında Guru Rinpoche için inşa edilmiş bir sarayın çok net hayalini görmüş ve sonrasında da bu Dzong’u kafasındaki o görüntüye göre kağıda dökmeden, plan çizmeden inşa etmiş…
Punakha Dzong ülkeyi yöneten Wangchuck hanedanına uzunca bir süre ev sahipliği yapmış. Ülkenin ilk kralı Ugyen Wangchuck 1907 yılında burada taç giymiş ve Punakha 1950’lerin ortalarına kadar ülkenin başkentiymiş. Ve Dzong 6 kez yangın ve birer kez de sel ve deprem nedeniyle hasar görmüş…
Bhutan’ın tipik kapalı köprülerinin harika örneklerinden bir tanesinden geçerek Punakha Dzong’a girdik. Mimari yapı gördüğümüz Diğer Dzong’lardan faklı değil ama sanki burada her şey çok daha muhteşem. Jakaranda ağaçları, inanılmaz el yapımı ahşap ayrıntılar, Budist tapınaklara özgü rengarenk süslemelerin en güzel örnekleri ve göz kamaştırıcı Kuenrey (meclis salonu) gerçekten bu Dzong’u diğerlerinden farklı bir yere koyuyordu sanki…
Bence Bhutan’da gördüklerimizin en güzeli Punakha Dzong çıkışı Paro’ya doğru yola düşüyoruz. Önümüzde yaklaşık 142 km yani en az 5 saat var…
Yolda, yol kenarındaki köylü kadınların sattığı közlenmiş mısırların cazibesine dayanamayıp sanki Türkiye’de yokmuş gibi adam başı 2’şer tane yeme öykümüz var ki evlere şenlik. Belki de Bhutan’ın mısırları çok daha lezzetlidir diyeceğim ama Türkiye’de en son ne zaman közlenmiş mısır yedim anımsamıyorum bile…
Öğle yemeği molamız 3140 metre rakımlı Dochu La Geçidindeydi. Fakat Paro’dan gelirken içimiz ısıtıp harika bir kahvaltı ettiğimiz Dochu La Resort Hotel yerine bu kez açık havadaydık, muhteşem Himalaya manzaralarına karşı piknik yaptık…
Dolchu La geçidinde, tepede birbirine bakan çok güzel 2 yapı var. Bir tanesi 108 küçük Chorten’den oluşan bir anıt (Druk Wangyel Chortens). Bu anıt 2005 yılında inşa edilmiş. Hindistan’ın Kuzeydoğu eyaletlerinden olan Assam’ın Bhutan’a sınırı var. Assam’lı ayrılıkçı militanlar 1990’ların sonlarında Bhutan’ın Güneyinde Hindistan sınırındaki yoğun ormanlık arazilerde yerleşmeye başlamışlar. Kamplar kurmuşlar ve buradan Hint Ordusuna karşı saldırılar düzenliyorlarmış… (Tanıdık geldi değil mi?). İşte bu militanlara karşı yapılan bir çatışmada Bhutan Kraliyet Ordusu 11 askerini kaybetmiş. İşte Dochu La Geçidindeki 108 küçük Chorten’den yapılmış bu çok güzel anıt da Assam’lı ayrılıkçı militanlarla girdikleri çatışmada hayatını kaybeden o 11 askerin anısına…
Anıtın karşısında yolun diğer tarafındaki merdivenlerle çıktığınız ufak bir tepede ise Druk Wangyal Lhakhang var. (Lhakhang; Bhutan dilinde tapınak)
Hem tapınağı hem de 108 Chorten’i inşa ettiren kişi Bhutan’ın 4. Kralı’nın ilk eşi ve Kraliçe Azhi Dorji Wangmo Wangchuck. (Burada küçük bir not ekleyeyim; Bhutan’ın 4. Kralı, yani şimdiki kralın babası Jigme Singye Wangchuck. Tahttan kendi isteğiyle feragat eden bu Kralın Bhutan’dan çok eşlilik geleneği olmamasına rağmen 4 eşi var. Kral 4 kız kardeşle evlenmiş…)
Druk Wangyal Lhakhang gerçekten çok güzel bir yapı. Bhutan’da gördüğümüz diğer tapınaklardan da farklı. Tapınak içerisindeki duvar resimlerinde tapınağın modern zamanlarda yapılmış olmasının bir sonucu olarak Bhutan’ın modernleşmesi gösterilmiş; Laptop karşısında oturan keşişler, Druk Air uçakları gibi… Bir bölümde de Bhutan Ordusu en önde Krallarıyla Assam’lı militanlara karşı savaşırken resmedilmiş. Zaten ülkenin son yüzyılda gördüğü tek savaş da bu...
Tapınakta bir de sadece erkeklerin girebildiği kadın ziyaretçilere yasak bir bölüm var ki o da Bhutan Ordusu’na adanmış. İçinde Orduya ait savaşlarda kullanılmış silahlar bile var; eski ok, yay ve kılıçlardan AK47’lere kadar…
Dochu La Geçidinden sonra Başkent Thimphu’yu geçip Paro’ya doğru ilerledik. Yolumuz yaklaşık 2 saat. Artık grup yorgun ve sabahki dönüş uçuşunu bekler duruma geçti sanki.
Paro’ya yaklaştığımızda yolun hemen sağında Paro Havalimanı’nın fotoğraflarını çekebileceğimiz dar bir cepte durduk. Burada üzerinde “Paro Ariport Bird’s Eye View” (Paro Havalimanı Kuşbakışı) yazan bir tabela bile var. Aslında Paro Havalimanı oldukça ünlü; Dünyanın en zorlu Havalimanlarından biri olarak biliniyor. Pisti Paro Chhu nehir boyunca uzanıyor. Pistin rakımı 2200 metrelerdeyken, havalimanını çevreleyen dağların yüksekliği 5500 metrelerdeymiş. Yani pilotların pisti pas geçmek gibi bir şansları yok. Dünyada Paro’ya inip kalkabilmek için kalifiye sadece 8 pilot varmış bu arada… (Bu konuyla iligili ilginç bir makaleyi link'de bulabilirsiniz. Sadece Bhutan Havayolları yani Druk Air’in buraya uçtuğunu da hesaba katmalı tabii ki!)
Paro’nun bana Kovboy kasabalarını anımsatan ana caddesinde son bir turun ardından Bhutan’daki son gecemiz için Tenzinling Resort otele geldik.
Sabah Paro’dan Yeni Delhi’ye uçuyoruz…
Son Not: Çok fazla ülke gördüm diyemesem de şimdiye kadar gördüklerimden çok farklı bir ülke Bhutan… Her şeyden önemlisi henüz Turizm ile kirlenmemiş. Sokaklarda kimse size bir şey satmaya çalışmıyor, sadece gülümsüyorlar. Otellerdeki komiler bile valizlerinizi odanıza bıraktıktan sonra çıkıp gidiyorlar, bahşiş vermek için adeta siz arkalarından koşturuyorsunuz. Bhutan'ı görmek gibi bir planınız varsa eğer elinizi çabuk tutun derim…