Budva'nın Eşsiz Plajları ve Güzellikleri

Dün eski şehrin dar sokaklarında dolaşırken insan selinden güzel dar ve tarihi sokaklardan istediğim kareleri alamadığım için, karar verdiğim gibi sabah erkenden kalkıyorum. Hani sokakları boş bulup daha güzel fotoğraflar çekeceğim ya, çok erken kalkmama da gerek yokmuş, saat 8.00 ve sokaklarda tek tük dükkân açan, işyerinin önünü yıkayan insancıklardan ve kalın hortumlarla sokakları pırıl pırıl yıkayan görevliler den başka kimse, oysa dün gece bazı barların önünden geçememiştik. İstediğim gibi fotoğrafları çektiğim için memnun kahvaltı için dostlarımla buluşabilirim. Bu arada söylemeden geçemiyorum, bu şirin sokaklarda müthiş bir tabela kirliliği var, güzelim taş evler bu tabelaların gölgesinde mahsun bakıyorlar sanki. Toscana'daki Eski Şehirler gibi çiçekler içinde de değiller. Budva Eski Şehrin dışı duvarlarına duvar boyunca asılan etkinlik ilan ve reklamları da -bana göre tabii- tarihi duvarlara yakışmadığı gibi görüntü de çirkin.

Şehirde birbirinden güzel plajlar var. Tarihi Eski Şehir dışında kalan şehirde birbirinden güzel plajlar Adriyatik denizin masmavi sahili boyunca ve kilometrelerce, altın rengi kumlarıyla uzanmış. Hepsini gezmek görmek zor, o halde biz bir tekne kiralayalım ve size şehrin uzaktan görünümünü, plajları, otelleri ve adalarını detaylı anlatayım.

Budva Plajları

Plajların çoğunluğunda giriş ücretsizken bazıları 5 ila 20 € arası giriş ücreti alıyormuş, ancak hemen hepsinde gayet muntazam sıralanmış şemsiyeler, minderli şezlonglar var ve hepsi de oldukça düzgün görünüyor. Tabii 20 ye yakın plaj arasında bir de özel plajlar ve lüks otellerin plajları var ki oldukça pahalı.

99.000 metre karelik bir alan ile en uzun ve kalabalık plajı ünlü Becici.

Rafailovici Plajı Becici plajının bulunduğu sahilin sonunda aynı tarzda başka bir plaj.

Turkuaz rengindeki denizi ile ünlü ve büyük bir başka plaj Kamenovo Plajı. İlginç yanı ise Rafailovici’den bir tünel aracılığıyla yürüyerek ulaşılıyor olması, denizden ilginç görünüyor.* Budva plajlarından en büyüklerinden biri Jazz Beach. 1200 metre uzunluğundaki kum plajın denizinin de kum olmasıyla ünlü. Turkuvaz renginden belli oluyor zaten, siz de sanırım dayanamaz ve kendinizi bırakırdınız bu güzel sulara.

Bunlar plajlardan bazıları, gelelim lüks beach'lere... Aynı kumsal, aynı deniz, farkları şemsiyelerin çok aralıklı, ferah olması, kalabalık olmaması, eminim yemekleri de lezzetli ve güzeldir. Bunların aradından en ünlüleri…

Queen’s Beach: 2000 metreye yakın bir alan ve 200 metre uzunluğunda kum bir plaj. Giriş ücretinin, yani bir şezlong ve şemsiye, 75€ olduğunu söylüyor kaptanımız. Kral Alexander Karadjordjevic’ın eşinin en sevdiği plaj olması nedeniyle ‘Kraliçe Plajı’ adını almış.

Milocer ya da King's Beach: Kraliçe plajının hemen yanındaki plaj, 7400 metre karelik bir alanda ve 280 metre uzunluğunda. Budva plajlarının en güzellerinden olan Milocer, bazı yaz aylarında kraliyet ailesi üyelerinin ikametgâhı olarak da kullanılmış. Bu plaja girmesek de turkuaz sularda yüzmeden olmaz. Gerçekten dibi görünen, kum yerlerde inanılmaz güzel mavi, turkuaz renkler güneş ışığının altında dans ediyor. Hava çok sıcak ama denizin ısısı da çok hoş, sıcak değil soğuk değil, derin sulara bırakıveriyoruz kendimizi.

Slovenska Plaza Oteli ve plajı (Casino Royal filmine konu olmuş) ile ünlü 5 yıldızlı Splendid Hotel ve plajı da kumlu kumsallara sahip. Ancak bence, sahilde dev beton bloklar halinde bu güzel kıyı kentinin çirkinlik abideleri. Oldukça popüler ama kalmayı hiç düşünmeyeceğim oteller.

Biraz ileride ünlü Sveti Stefan (Aziz Stefhan) adası var (bu Ada'yı size ayrı bir bölümde anlatmalıyım, çok ilginç bir ada). Biz şimdi koyun tam karşısında uzanmış olan en büyük adaya gidip hem yüzecek hem de öğlen yemeği yiyeceğiz.

Sveti  Nikola, 2700 metre karelik plajlarıyla en büyük ada, aynı zamanda da birçok hayvan ve bitki çeşidinin görülebileceği, tamamen doğal yaşam öğeleri barındırması nedeniyle Budva sahilinde yer alan önemli yerlerden biri. Adaya şehirden botlar, bot taksi ya da teknelerle ulaşmak mümkün. Mavi suların güzelliği nedeniyle adaya halk adaya Hawaii diyormuş, gerçekten de denizi de çok güzel olan adanın her tarafı yemyeşil. Hava o kadar sıcak ki tekne hareket halinde değilken dayanılması bol bol denize atıyoruz kendimizi. Teknemiz güzel bir koyda hoş görünen bir restoranın karşısına demirledi, bu restoran da yemek, gölde yediğimiz berbat yemeğin aksine muhteşemdi, beyaz şarap ise Hırvat şarabı (Grgic – Posip) ama harikaydı.

Bu plajlar şehrin ve Eski Şehrin güney kısmında, daha birçok plajı var ama en ünlü ve öne çıkanlar bunlar. Bir de eski şehrin hemen önünde bizim otelimiz Astoria ve ilerisinde Mogren Otellerinin uzun ve şehir merkezinde olmasına karşın kalabalık, ama temiz ve ilgi gören plajları var. Plajlar sahil boyu uzayıp gidiyor. Bu arada sahilde çok ilginç bir kaya oluşumu var, sanıyorum ülkenin yaşadığı çok sayıda depremlerden sonra zeminin oturması sonucu oluşmuş.

Gece Hayatı ve Mekan Tavsiyeleri

Gündüzü böylece bitirdik ama Budva'nın gece hayatı ve eğlence mekânları da oldukça popüler. Gece tüm şehirde mahşeri kalabalık var, ara sokaklarda, caddelerde, meydanlarda, tepelerde yüzlerce gece klübü ve barlar ile sabaha kadar yaşayan bir şehir. Dünde söylemiştim, kale duvarlarının dış kısmı tamamen barlarla tıklım tıklım, Eski Şehir de ise insanlar dar sokaklara taşmış, dışarıdaki barlarda eğlence sabahın ilk saatlerine kadar sürenken burada oteller ile iç içe olan ve ilerlemekte zorlanacağınız sokaklarda müzik 01.00’de bitiyor.

Restoran sorarsanız deniz mahsulü seviyorsanız Demizana ve Porto restoranları tavsiye edebilirim.  Kırmızı şarapları ünlü Karadağ'da özel Karadağ brandy'si (grappaya benzer) dedikleri özel bir içecekleri var, denemek isterseniz sert olduğunu söyleyebilirim.

Budva, hem son derece lüks otelleriyle, casinolarıyla zengin turiste hitap ediyor, hem de oldukça makul yeme, içme, apartlar ile kısıtlı bütçelere de hitap ediyor ki bu çok hoş. Gezilecek yerler konusunda Karadağ’ın en güzel kentlerinden biri. Mimarisi, orta çağdan bugüne iyi korunmuş tarihi ve doğal güzellikleri, umarım bozulmadan kalır.

Sizlere yarın Budva'nın çok ünlü Sveti Stefan adasını anlatacağım, ancak bu kale gibi korunan adayı gezebilmek için restoranlarından birinde yemek yemek zorundayız, eh artık sizler için bu  fedakarlığı yapıp diğer günler sandviçe talim edeceğiz : )

#Makedonyadan yazılar alanında göster
Kapalı
nevinsalman

Yazar Hakkında

nevinsalman

Ankara da doğdum, TED Ankara Koleji ve Gazi Üniversitesi Mimarlık fakültesi mezunuyum. 6 sene Londra'da yaşadım, sonraki yıllarda İstanbul'a yerleştim ve serbest çalıştım.