Orta Çağ'ın Büyüsü: Innsbruck'ta Bir Gün

Bu sene kayak için Sankt Anton’u seçince yakın yerlere de günübirlik ziyaretler yapma şansımız oldu. Bunlardan biri de Innsbruck

Dünya Kayak Şampiyonaları'nın ev sahibi: Innsbruck

Tirol eyaletinin başkenti olan Innsbruck, Dünya Kayak Şampiyonaları’na ev sahipliği yapmasıyla ünlü. Ayrıca kayakla atlama dünya şampiyonu Gregor Schlierenzauer’in vatanı da Inssbruck. "Bruck" kelimesi modern Almanca'da “Brück”, yani İngilizce'de “Bridge” kelimesinin karşılığı. Innsbruck’ın kelime anlamı ise “the bridge over the Inn” yani “Inn Nehri üzerindeki köprü” aslında. Zaten ortasından nehir geçen bir yeri benim beğenmeme imkânım hemen hemen yok gibi. Yengeç burcu sezgilerim hemen devreye giriyor, su kenarı olsun da nasıl olursa olsun diyor.

Inn Nehri

Köprü

Şehrin silüetinde görkemli bir şekilde yerini alan Nordkette Dağları, bugün kayak severlerin akın ettiği yerlerden biri.

Innsbruck Gezilecek Yerler

Innsbruck Eski Şehir Bölgesi

Rengârenk binaları ve “Old Town”unun (Eski Şehir) kendine özgü havasına bayıldım.


Nehrin kıyısındaki rengârenk binalar

Genelde Avrupa’daki bütün “Old Town”lar birbirinin tekrarı gibi olsa da Innsbruck’un farklı bir tarzı var sanki. En ünlü caddelerinden biri Maria Theresia Caddesi, caddede 17. ve 18. yüzyıllardan günümüze kadar harika korunmuş saraylar var.

Caddenin üzerinde en dikkat çekici eserler; Meryem Ana’ya adanmış Annasaule Anıtı ve Zafer Takı.


Annasaule Anıtı


Zafer Takı

Şehrin görünüşüne Hungerburg teleferiği ve Bergisel atlama pisti ise apayrı bir görsellik katıyor.

Altın Çatı

Roma İmparatoru I. Maximilian, Innsbruck’u Tirol eyaletinin başkenti olarak ilan ettikten sonra (1429), 1500 yılında şehirde bugün bile en uzak köşeden gözünüzü alacak Altın Çatı’yı yaptırmış. Altın Çatı, Habsburg Hanedanı tarafından ana meydandaki gösterileri izlemek için kullanılan yermiş.

Çatının 2657 adet altın kaplama seramikten oluştuğu biliniyor.

Hofburg Sarayı

Hofburg Sarayı da görmeniz gereken yerlerden biri. Gotik tarzıyla 1406 yılında yapılmış, ana balo salonunu inanılmaz büyüklükteki hanedan halkının resimleri ile süslü. Hemen yanındaki HofKirsche’de ise Kral Arthur ve Kral Maximillian’ın 27 adet bronz heykeli var.

Belediye Binası

Old Town (Eski Şehir)’da Altın Çatı’nın hemen yanında 51 metrelik kulesi ile gotik tarzda yapılmış belediye binası var.

Aslında Old Town, U şeklinde yerleşmiş, sırtınızı Altın Çatı’ya verdiğinizde sağlı sollu binaların altlarında birçok değişik mağaza, sizleri bekliyor. Hediyelik eşya, çikolata, giysi satan mağazaların yanında Swarowski’nin de çok büyük bir mağazası var burada.Innsbruck’un öyle bir havası var ki sanki gözlerinizi bir anlığına kapatıp açtığınızda kendinizi Ortaçağ’da bulabileceksiniz.

Innsbruck, batı Avusturya’nın kültür ve ekonomi bölgesi olduğu kadar neredeyse her gün 1 milyon üzerinde ziyaretçisi ile de inanılmaz turistik bir bölge. Sokaklar yine Japon turist gruplarıyla doluydu.

Aynı zamanda bir üniversite şehri olan Innsbruck’ta birçok bilinmiş üniversite bulunuyor. University of Innsbruck (Leopold-Franzens-Universitat), Innsbruck Medical University ve MCI Management Center Innsbruck en bilinenler arasında.

Innsbruck'ta Ne Yenir?

Eğer şimdiye kadar yemediyseniz mutlaka fırınlardan birinden Faschingskrapfen (doughnuts) ya da strudel yiyin. İçlerindeki soslar sadece elma ile sınırlı değil, fındık dolgusu isterseniz Nussstrudel’ı da deneyebilirsiniz.

Viyana’nın ünlü Cafe Sacher’ini, Innsbruck’ta deneyebilirsiniz. Konu yemeklerden açılmışken; Gulaş çorbası ya da meşhur Vienerschnitzel’i tavsiye etmeden geçemeyeceğim.

Ünlü restoranlardan örnek isterseniz ise; konuklarını Weiherburggasse 6 adresinde 1899 yılından bu yana büyüleyici bahçesinde ağırlayan, Alfred Miller Schöneck taze balık ve kaz ciğeri ile meşhur. Geleneksel Avusturya ve dünya yemeklerini tadabileceğiniz 5th Floor adlı restoran ise The Penz Hotel bünyesinde.

Geleneksel ev yemeği tercih ederseniz 500 yıllık bir Tirol mutfağı, sizi Schneeburggasse 140 A Berchtoldshof restoranında bekliyor.

İtalyan tercih ederseniz odun ateşinde pişen pizzaları ile Bozner Platz 6’da Die Pizzeria’ya ve sakın şaşırmayın; lahmacun, dürüm gibi seçenekleri ve Türk sahibi ile Bistro Palas’a uğrayabilirsiniz.

En az 200 yıllık yaşıyla şehrin tarihi cafelerinden biri olan Konditorei-Cafe’de de yerel çiftliklerden toplanan meyvelerden yapılan reçellerden satın alabilirsiniz.

Christmas zamanı Innsbruck

Innsbruck’u aslında Christmas zamanı ziyaret etmek varmış. Şehrin 5 ayrı yerinde açılan Christmas Marketleri çok güzel oluyormuş. 13 metre boyunda olan yılbaşı ağacı tam olarak 170.500 adet Swarowski taşı ile süsleniyormuş ve her akşam saat 17.30’da trompetçiler Altın Çatı’dan trompet çalıyorlarmış. Ne kadar büyülü öyle değil mi?

Akşamüstü hafif aperatif bir şeyler içmek isterseniz schnapps ya da şarap öneririm. Aslında likör dükkânlarında da çok farklı likörler deneyebilirsiniz. Sadece çok aç karnına denemeyin ben en son Kufstein’da çift gördüğümü hatırlıyorum.

Nordpark

Nordpark, şehrin inanılmaz güzellikteki görüntüsüne sahip kayak tepelerinden biri. Kaymıyorsanız bile 20 dakikalık bir yolculukla tepeye çıkıp manzarayı seyretmek muhteşem.

Nordpark’tan başka; Seegrube, Patscherkofel, Axamer Lizum, Glungezer, Schlick 2000, Stubaier Gletscher, Kühtai, Rangger Köpfl isimli toplamda 8 adet kayak merkezi var.

Avusturya’nın 5. büyük kenti olan Innsbruck, kış ya da yaz sizin yolunuz ne zaman oraya düşerse Orta Çağ’ın büyüsünü size de tattırmak istiyor olacak.

Yazı ve fotoğraflar: Banu Demir

BANU DEMİR

Yazar Hakkında

BANU DEMİR

İstanbul Üniversitesi Radyo-TV bölümü ve Marmara Üniversitesi Contemporary Business Management’tan (gece bölümü) mezun olduktan sonra İngiltere Nescot College’da okudum.